Erzurum Güncel- Hacır'ın bugünkü yazısından ilgili bölüm şöyle:
Abdülkadir Selvi dün yazmış. İnönü ile arasında geçen konuşmayı anlatan Mehmet Barlas. Konu Boğaz Köprüsü… “Yıllar önce Süleyman Demirel’i İstinye’deki evimde ağırlamıştım. Bir darbeyle devrildiği için Boğaz Köprüsü’nü açamamıştı. Pencereden Boğaz’a bakarken yanına gittim… ‘Şu Boğaz Köprüsü’nü daha geniş yapmayı düşünseydiniz trafik tıkanmazdı’ dedim. Bana şöyle bir baktı, sonra duvardaki İsmet İnönü ile babamın fotoğrafını işaret etti:
‘İnönü’nün resmi altında bana, niye köprüyü dar yaptın, diyor bu delikanlı.
Yahu ben ne zaman Boğaz’a köprü yapacağım desem, İsmet Paşa İstiklal madalyasını kürsüye vurur ve ‘Köprüyü yaparsan seni kurşuna dizerim’ derdi’ dedi.”
Süleyman Demirel başta olmak üzere tüm sağ liderlerin bitmeyen masalıdır. CHP zihniyeti gelişmeye yatırıma karşı.
Dünyanın en tumturaklı yalanıdır.
CHP neden gelişime karşı olsun.
İlkelerinden biri “devrimcilik” olan bir parti yeniliğe niye kapalı olsun?
Ama sağ siyaset için her şey demogojiye müsaittir.
Her konu itinayla istismar edilebilir.
Boğaz Köprüsü tartışmalarını 70’li yılların dergilerinden okudum.
Şehir Plancılarının itirazlarını satır satır inceledim. Mimarlar Odası Başkanı Vedat Dalokay’ın bas bas bağırdığı basın toplantılarını okudum.
İtiraz ettikleri husus şudur.
“Siz bu köprüyü yaparsanız, sadece iki semti birbirine bağlamış olmuyorsunuz. Koskoca iki kıtayı da birbirine bağlıyorsunuz. İki kıtanın trafik yükü 3-4 şeritli bir yola indirgenemez. Transit geçiş olursa herkes buna yönelir. Zamanla bu köprü de yetmez. 2. si yapılır o da yetmez 3. Yapılır” demişler.
Peki şimdi…
İstanbul’un bu keşmekeş haline bakıp söyleyin bakalım…
Yanlış mı söylemişler…