Erzurum Güncel- AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal, "Bu düzenleme darbe teşebbüsü, sadece o gece ve 16 Temmuz sabahıyla ilgili" diyen Ünal, şunları kaydetti: "15 temmuz gecesi ve 16 Temmuz gününü ifade etmektedir. Terör eylemleri ifadesi de darbe teşebbüsünün terör eylemi olması nedeniyle yazılan bir unsurdur. Sonrasındaki eylemleri hiçbir şekilde kapsamamaktadır."
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Ünal'a son yayınlanan KHK'daki tepki çeken düzenleme soruldu. "Bu düzenleme darbe teşebbüsü, sadece o gece ve 16 Temmuz sabahıyla ilgili" diyen Ünal, şunları kaydetti:
"15 temmuz gecesi ve 16 Temmuz gününü ifade etmektedir. Terör eylemleri ifadesi de darbe teşebbüsünün terör eylemi olması nedeniyle yazılan bir unsurdur. Sonrasındaki eylemleri hiçbir şekilde kapsamamaktadır. Darbeye göğsünü siper eden kahraman insanların ülkelerini korumalarından dolayı onlara dönük herhangi bir hukuki sorumluluk doğmasın diye bu düzenleme yapılmıştır. Bu düzenlemeyi bugünkü terör eylemleriyle ilgili gibi göstermek dezenformasyondur. KHK'daki cümlede tarihler yazıyor. Devamından kastedilen 16 Temmuz sabahıdır. Diğer terör olaylarını kapsayan bir ifade yasa yapım tekniği açısından orada mevcut değil. Ülkesini darbecilerden korumak için sokağa çıkan darbeye direnen insanları kapsadığı çok açık. Buradan yola çıkarak kara propaganda yaparak, iç savaş vs. söz konusu değil. Buradan felaket tellallığı çıkarmasınlar. Bu yalanları yapanların ne yaptıkları ortadadır. Birisi bir söz söylediğinde önce söze sonra söyleyene bakın.Türkiye'de bir kargaşa bekleniyor vs. söz konusu değil. Alınan karar son derece açık ve net. Birilerinin başka anlamlar çıkarmasını kabul etmiyoruz.
O gece darbeciler suç üstü yakalandı. Bir kısmı hakkında gerekli hüküm verildi bir kısmı yargılanmaya devam ediyor. Kimin darbe yapmaya, kimin engellemeye çalıştığı belirlendi. Burada bilinmeyen bir şey varmış gibi bir durum söz konusu değil. Kimin darbeci olduğu kimlerin hangi eylemlerde bulunduğu kamera görüntülerinden tutun da ifade tutanaklarına kadar tespit edilmiş durumda. Belirsiz bir durum söz konusu değil.
Bu düzenleme son derece sarih. O gece gerçekleşenler üzerinden konuşuyoruz. Daha önce yapılan düzenlemeyle darbeyi engellemeye dönük asker, emniyetçi ve kamu personelinin yanına o gece ülkesini korumak için sokağa çıkanların eklenmesi normal. Burada hangi amaç güdülmüştür. Ülkesini korumak için sokağa çıkan kimselerin hukuki kovuşturma görmemesi için bu yapılmıştır. Bu da son derece doğaldır."
KHK NE DİYORDU?
696 sayılı KHK’de en dikkat çeken düzenleme, “terör eylemlerini bastıran kişilerin” cezai sorumluluğu olmamasına ilişkin. KHK’ya göre, “Resmi bir sıfat taşıyıp taşımadıklarına bakılmaksızın darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında” hareket eden kişilerin cezai sorumluluğu olmayacak. KHK’nın 121. maddesinde “Resmi bir sıfat taşıyıp taşımadıklarına veya resmi bir görevi yerine getirip getirmediklerine bakılmaksızın 15/07/2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında hareket eden kişiler hakkında da birinci fıkra hükümleri uygulanır” ifadesi yer alıyor.
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, çıkarılan yeni KHK'yı "Sivillere darbe kalkışması isnadıyla silah kullanma hakkı verilmesi ülkeyi bir iç savaşa çekmek olur" sözleriyle eleştirmişti. CHP ise, olağanüstü MYK yapma kararı almıştı.
TEK TİP KIYAFET
Ünal, tek tip kıyafet düzenlemesine ilişkin düzenlemeye yönelik soruyu ise şöyle yanıtladı:
ABD, Almanya, İngiltere'de uygulanan bir uygulama. Darbe girişiminden sonra FETÖ mansuplarına dönük halkın açık bir talebi doğrultusunda bu konu gündeme geldi. Adalet Bakanlığı örnekleri inceleyerek meseleyi hukuki bir zemine oturtmuştur. AİHM masumiyet karinesinin ihlalini değerlendirirken yargılama sürecinin geneline bakmaktadır. Burada bir meseleyi değerlendirirken öncelikli olarak meselenin talepler, ihtiyaçlar, özgürlükler konusunda değerlendirmesi yapılır."
Ünal'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Taşeron düzenlemesiyle 1 milyon insanımızın sorununu çözmüş bulunuyoruz. Uzunca bir süreden beri sözünü verdiğimiz taşeron düzenlemesi kanunlaştı. Hayırlı olmasını diliyoruz.
Uyum yasaları konusunda çalışmalarımız devam ediyor. 5 tane komisyon oluşturduk.
Sayın Cumhurbaşkanımız Afrika seyahatinde. Dün Sudan'daydı. Sudan'da karşılanması ve parlamentoda Cumhurbaşkanımıza gösterilen teveccüh uzun bir süredir Sayın Cumhurbaşkanımızın küresel ölçekte liderliğinin tescillendiğini gösteriyor. Sayın Başbakanımızın da bir Suudi Arabistan ziyareti olacak.
ERKEN SEÇİM YOK
Biz seçimi tarihinde yapacağız. Erken seçime her zaman karşıyız. İstikrarı sürdürmek seçim ekonomilerinden uzak durmak ve seçimi kendi tarihinde yapmak... 2019 Mart ayında yerel seçimleri, kasım ayında genel seçimleri yapacağız. Herhangi bir erken seçim söz konusu değil.
MHP İLE İTTİFAK
MHP ile doğal bir ittifakımız vardır ama seçim ittifakı teknik bir konudur. Bu şu anda teknik olarak değerlendirilerek konuşulacak bir konu.
"ANAYASAYA AYKIRI DURUM YOK"
Herhangi bir şekilde anayasaya aykırı bir durum olmadığı sürece bu hükümetin tasarrufundadır. Bunu neden böyle yaptınız demek yerine hükümet bu tercihini bu yönde kullanmış demek daha doğru olur.
"GÜVENLİK ZAAFİYETİ YOK"
Ben de o esnada oradaydım. Vatandaş bir şehit çocuğu. Güvenlik zaafı söz konusu değil. Salona alınanlar güvenlik kontrolünden geçiriliyor. Cumhurbaşkanımıza gösterilen aşırı bir sevgi gösteri. Kendisiyle konuştum, hareketinin doğru olmadığını söyledim. Elini öpmek istediğini ama kendisine yaklaştığında ne yapacağını şaşırdığını söyledi."