Alkır'ın 1. ölüm yıl dönümü!

TRT Türk Halk Müziği sanatçılarından 'Türkü Paşa' Raci Alkır, ölümünün birinci yıldönümünde Solakzade Cami’inde düzenlenecek Mevlit programı ile anılacak.

Erzurum Güncel- Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Türkü paşa Raci Alkır için 16 Aralık Pazar günü ikindi namazına müteakip Solakzade Cami’inde Mevlit programı düzenleneceğini belirten oğlu Vahit Alkır, Erzurumluları mevlit programına davet etti.RACİ ALKIR KİMDİRRaci Alkır 1933 yılında Erzurum’da doğdu.Asıl mesleği terzilik olan Alkır müzik yaşamına 1955 yılında Erzurum Halk Oyunları Halk Türküleri Derneğinde başladı. 1971 yılında TRT Erzurum Radyosu Halk Müziği Korosuna girerek müzikte profesyonelliğe adım attı. Özellikle Erzurum Türkülerine getirdiği yorumuyla dikkatleri üstüne çekti.Taytan Baba ve Türkü Paşası diye anılan Alkır Türk Halk Müziği repertuarına 80 yakın eser kazandırdı.Aspendos da dinleyicilerine mikrofonsuz konser veren Alkırın ünü kısa sürede Türkiye’ye yayıldı. Aktif müzik yaşamına 1980 yılında veda eden Raci Alkır ın derlediği türküler Klasikler adı altında CD de toplandı.Oğlu Vahit ALKIR yazdı....BABAMA HASRETLE...Tam bir yıl oldu, sen gittiğinden beri .Ama sen yine benimleydin ve bizimleydin...Sen hiç gitmedin ki BABA !..Gözlerimden kalbime taşındın sadece.Önceden bir yerdeydin ; şimdi baktığım her yerdesin...Bu şehir hala soğuk bana.Seni kaybetmenin verdiği acıya alışamadığım için belki de....Hani deniyor ya : '' giden ,en kıymetli şeye ANI 'ya dönüşüyor '' öylesin şimdi...Canım yanıy...or yokluğunda...Babam! gölgesinde büyüdüğüm çınarım...Nefesinde ömrümü demlediğim Babam, şimdi sensizliği demliyorum içimde...Alışamıyorum yokluğuna.Bir yangın yeri sanki bugün bu şehir...Çünkü Ramazan...Ve sen yoksun....Sesinin yankısı var iftar sofrasında.Kalkmamacasına başlar öne eğik, kimse kimsenin yüzüne bakmıyor ; gözgöze gelinirse ağlayacak gibi herkes...Bakışlarımızı kaçırıyoruz birbirimizden...'''Beni yokluğunla savaştırma..Kaybederim...'' diyor Özdemir Asaf.Ben öyleyim şimdi..Ben ki başka hiç bir şeye yenilmedim ; ama senin yokluğuna yeniliyorum Baba....Ben sensiz yapamıyorum,nefes alamıyorum bu şehirde...Her ne yöne baksam sen varsın...Hayalimde hayalini öpüyorum,gülüşünü özlüyorum ve doyasıya sarılıyorum sana...Gece olunca ; el -ayak çekilince senin yanına geliyorum.Üzerine vuran ayışığının altında sohbet ediyorum seninle saatlerce...Yolunu gözleyen çocuk gibiyim adeta.Sahi nerdesin Baba? Ben seni çok özledim Babam !...Yine yazmaya başladım Baba, ve inan bir tek seni yazıyorum.Dilimle seni anlatacak sözü bulamazken; kalemden kuvvet alıyorum belki de...Ne zaman senin gözlerini anımsasam; gözlerim isyan ediyor bana...Bu şehir, bu ev böylesine sen kokarken,benim yüreğim öyle soğuk ki; hele de bu günlerde...Hep seni yazıyorum ,hep seni karalıyorum satır aralarında...Geçen gün seni ziyarete geldiğimde ,ağladım sessizce...Gözyaşlarımı görünce dayanamazdın ya, şimdi silen yok gözyaşlarımı...Senin odana girerken geçen gün , gayri ihtiyari yatakta sen varmışsın gibi tebessüm ettiğimi farketmiş evdekiler....Alışamamışım daha yokluğuna....Ben seni çok özledim Baba.............Ve hep aynı şey : herkesin babası ölebilir, herkes yetim ve öksüz olabilir. ama aynı anda bir insan hem babasız ,hem yarsız, hem sırdaşsız hem de cansız kalamaz.İşte benim anlatamadığım nokta bu ....Çünkü aldığım nefese sebep olan şeyi kaybettim.Bir yardır insanı hayata bağlayan ,ayaklarını yerden kesen ,gözlerinin içini güldüren....Şimdi insanlar uzakta olan birinin bile mutluluğuyla gülerken ve mesut olurken ;ben yüreğimi güldüren ve yüzüne baktıkça mutlu olduğum bir insanı kaybettim. Ben küçüktüm o ölene kadar ; o gece büyümeye başladım.Koruyup kollayanım,üzerime titreyenim yoktu artık yanımda.Bende bir Babaydım ; ama o varken hepimizin babası oydu ya; o varken bende çocuklarımla beraber çocuktum nazarında...Onu kaybettikten sonra anladım birazda babalığın zor olduğunu...Çünkü onun gibi bir baba ve eş olmalıydım ;tam anlamıyla eksiksiz ve mükemmel bir baba evlatlarımın gözünde ve eşimin hayatında en büyük destek olmalıydım;tıpkı onun gibi ... Bu önemliydi onun için;O öyleydi çünkü ;aile mukaddesti.Verdiğini alan evlat olmamızı isterdi hep; '' sen doğru ol,kem belasını bulur.'' diyerek alçak gönüllülüğünü sergilerdi her durumda.... Saatlerce seni anlatabilirim , seninle yaşadıklarımı,paylaştıklarımı ve sayende biriktirdiklerimi...Öyle bir mirasın var ki bende ; gönüllerde yaşayan bir soyadının bekçisiyim şimdi...Hiç kimseye ihtiyacım yok ; biliyorum ki her zaman yanımdasın; nefesini hissedip ,gölgeni görebiliyorum.Sadece çok özlüyorum; öyle bir an geliyor ki; sarılsam tüm dertlerim bitecek gibi hissediyorum eski günlerdeki gibi....Bu şehir bırakmıyor beni ; tıpkı seni bırakmadığı gibi........

Kültür/Sanat//Mağazin Haberleri

Zayıfladıkça daha çok zayıflamak istedi!
Hazal Kaya ile evli olan Ali Atay'dan gündem olan sözler
Erzurum Devlet Tiyatrosu'nun oyunu Tunus'ta perdelenecek
Yavuz Bingöl "Son 10 yıldır en fakir dönemimi yaşıyorum" diyerek intihar itirafında bulundu!