Erzurum Güncel -
Jüriden yapılan açıklamada, “Sezar ölmeli” filminin en iyi film seçildiği belirtildi. Böylece 8. kez bir İtalyan filmi “Altın Ayı” ödülünü almış oldu.
En iyi kadın oyuncu dalında “Gümüş Ayı" ödülü Kongolu oyuncu Rachel Mwanza'ya verildi. Mwanza, Kanadalı rejisör Kim Nguyen'in "Rebelle" (Militan) adlı filmindeki rolüyle ödülün sahibi oldu.
FESTİVALDEN KARELER / FOTO GALERİ
En iyi erkek oyuncu dalında ise “Gümüş Ayı” ödülü, Nikolaj Arcel'in “Kraliçe ve doktoru” adlı filmindeki Danimarka Kralı 7. Christian'ı canlandırdığı rolüyle Danimarkalı oyuncu Boe Folsgaard'a verildi.
En iyi film dalında “Sadece Rüzgar” (Csak a szel) adlı Macar filmi “Gümüş Ayı” ödülüne layık görüldü. Bir Macar köyünde yaşayan çingenelere yönelik bir cinayet serisinin konu edildiği filmin yönetmeni Bence Fliegauf da Jüri Büyük ödülünü aldı.
Alman kameraman Lutz Reitemeier de “Beyaz Geyiğin ülkesi” (Bai Lu Yuan) adlı çin filmindeki sanatsal çalışmasından dolayı “Gümüş Ayı” ödülüne layık görüldü.
"TüRK SİNEMASI İçİN İYİ GEçTİ"
Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen 62. Berlin Film Festivali'nde (Berlinale) gösterilen ve ödüllerle dönen “Tepenin Ardı” filminin yönetmeni Emin Alper ile “Lal Gece” filminin yönetmeni Reis çelik, bu yılki Berlinale'yi değerlendirdi.
Berlinale'nin ödül töreninde “en iyi ilk film” dalında özel mansiyonla onurlandırılan ve Forum bölümünün en iyi film seçilerek “Caligari” ödülünü kazanan yönetmen Emin Alper, yaptığı açıklamada, festivalde “Lal Gece” ve “Tepenin Ardı” filmlerinin çok olumlu eleştiriler aldığına dikkati çekerek, “Festival bence Türk sineması açısından gayet iyi geçti. Zaten eleştiriler gelmeye başladığı zaman hem Reis ağabeyin filmi hem benim filmimin gayet olumlu eleştiriler aldığını gördük. O çok önemliydi. Her ikimiz de buradan bir şeyler çıkmasını bekliyorduk. çıkınca da güzel oldu” dedi.
“Tepenin Ardı” filmi ile Forum bölümünün en önemli ödülünü aldıklarını ve en iyi ilk film yarışmasında özel mansiyonla onurlandırıldıklarını ifade eden genç yönetmen, “çok sevinçliyiz” ifadesini kullandı.
Festivalde çok heyecanlı olduğunu anlatan Alper, “Bu kadar insanın önüne çıkarak filmi göstermek, ilk kez yaptığınız filmin bu kadar insanın önünde çıkması çok stres verici, keyfini çıkaramadım açıkçası” diye konuştu.
Alper, yeni bir projesinin olup olmadığı yönündeki bir soruya karşılık da yeni bir projenin hazır olduğunu, finansman sorunlarını çözdükten sonra mümkünse ortak bir yapımcı bulup bu filmi hemen çekmeye başlamak istediğini kaydetti.
DERT VE SEVİNçLERİMİZİN DüNYA İLE PAYLAŞILMASI GüZEL BİR ŞEY
“Lal Gece” filmiyle Generation bölümünde en iyi film seçilerek “Kristal Ayı” ödülüne layık görülen yönetmen Reis çelik, Berlinale'nin Türk sineması açısından iyi geçtiğini belirterek, “ülke sinemamızın uluslararası alanda kendi hikayelerimizin, kendi renklerimizin anlatılması ve tanıtılması, dertlerimizin ve sevinçlerimizin dünya ile paylaşılması güzel bir şey. Değerlendirilmek, karşılanmak da güzel bir şey. Onun için hem ülkemiz, hem kendimiz keyifli zamanlar yaşamış olduk beraberce” diye konuştu.
Kendisinin “Lal Gece” filminin Generation bölümü yerine başka bir bölümde gösterilmesi yönünde eleştiride bulunduğunun hatırlatılması üzerine de çelik, “Benden ziyade kritikler böyle idi. Bu film ana yarışmanın filmi iken Generation bölümünde yer alması konusunda. Ama daha coşkuluydu. Daha çok kalabalıktı. Güzeldi. önemli değil. önemli olan sinemamızı, anlatmak istediğimiz konuyu insanlarla paylaşmak” ifadesini kullandı.
En iyi kadın oyuncu dalında “Gümüş Ayı" ödülü Kongolu oyuncu Rachel Mwanza'ya verildi. Mwanza, Kanadalı rejisör Kim Nguyen'in "Rebelle" (Militan) adlı filmindeki rolüyle ödülün sahibi oldu.
FESTİVALDEN KARELER / FOTO GALERİ
En iyi erkek oyuncu dalında ise “Gümüş Ayı” ödülü, Nikolaj Arcel'in “Kraliçe ve doktoru” adlı filmindeki Danimarka Kralı 7. Christian'ı canlandırdığı rolüyle Danimarkalı oyuncu Boe Folsgaard'a verildi.
En iyi film dalında “Sadece Rüzgar” (Csak a szel) adlı Macar filmi “Gümüş Ayı” ödülüne layık görüldü. Bir Macar köyünde yaşayan çingenelere yönelik bir cinayet serisinin konu edildiği filmin yönetmeni Bence Fliegauf da Jüri Büyük ödülünü aldı.
Alman kameraman Lutz Reitemeier de “Beyaz Geyiğin ülkesi” (Bai Lu Yuan) adlı çin filmindeki sanatsal çalışmasından dolayı “Gümüş Ayı” ödülüne layık görüldü.
"TüRK SİNEMASI İçİN İYİ GEçTİ"
Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen 62. Berlin Film Festivali'nde (Berlinale) gösterilen ve ödüllerle dönen “Tepenin Ardı” filminin yönetmeni Emin Alper ile “Lal Gece” filminin yönetmeni Reis çelik, bu yılki Berlinale'yi değerlendirdi.
Berlinale'nin ödül töreninde “en iyi ilk film” dalında özel mansiyonla onurlandırılan ve Forum bölümünün en iyi film seçilerek “Caligari” ödülünü kazanan yönetmen Emin Alper, yaptığı açıklamada, festivalde “Lal Gece” ve “Tepenin Ardı” filmlerinin çok olumlu eleştiriler aldığına dikkati çekerek, “Festival bence Türk sineması açısından gayet iyi geçti. Zaten eleştiriler gelmeye başladığı zaman hem Reis ağabeyin filmi hem benim filmimin gayet olumlu eleştiriler aldığını gördük. O çok önemliydi. Her ikimiz de buradan bir şeyler çıkmasını bekliyorduk. çıkınca da güzel oldu” dedi.
“Tepenin Ardı” filmi ile Forum bölümünün en önemli ödülünü aldıklarını ve en iyi ilk film yarışmasında özel mansiyonla onurlandırıldıklarını ifade eden genç yönetmen, “çok sevinçliyiz” ifadesini kullandı.
Festivalde çok heyecanlı olduğunu anlatan Alper, “Bu kadar insanın önüne çıkarak filmi göstermek, ilk kez yaptığınız filmin bu kadar insanın önünde çıkması çok stres verici, keyfini çıkaramadım açıkçası” diye konuştu.
Alper, yeni bir projesinin olup olmadığı yönündeki bir soruya karşılık da yeni bir projenin hazır olduğunu, finansman sorunlarını çözdükten sonra mümkünse ortak bir yapımcı bulup bu filmi hemen çekmeye başlamak istediğini kaydetti.
DERT VE SEVİNçLERİMİZİN DüNYA İLE PAYLAŞILMASI GüZEL BİR ŞEY
“Lal Gece” filmiyle Generation bölümünde en iyi film seçilerek “Kristal Ayı” ödülüne layık görülen yönetmen Reis çelik, Berlinale'nin Türk sineması açısından iyi geçtiğini belirterek, “ülke sinemamızın uluslararası alanda kendi hikayelerimizin, kendi renklerimizin anlatılması ve tanıtılması, dertlerimizin ve sevinçlerimizin dünya ile paylaşılması güzel bir şey. Değerlendirilmek, karşılanmak da güzel bir şey. Onun için hem ülkemiz, hem kendimiz keyifli zamanlar yaşamış olduk beraberce” diye konuştu.
Kendisinin “Lal Gece” filminin Generation bölümü yerine başka bir bölümde gösterilmesi yönünde eleştiride bulunduğunun hatırlatılması üzerine de çelik, “Benden ziyade kritikler böyle idi. Bu film ana yarışmanın filmi iken Generation bölümünde yer alması konusunda. Ama daha coşkuluydu. Daha çok kalabalıktı. Güzeldi. önemli değil. önemli olan sinemamızı, anlatmak istediğimiz konuyu insanlarla paylaşmak” ifadesini kullandı.