Gazete Güncel- Fenerbahçe'de Ali Koç ile Aziz Yıldırım arasında gerçekleşecek başkanlık seçimine sayılı günler kala gerilim arttı.
Ali Koç'un yönetim listesindeki Acun Ilıcalı ile Aziz Yıldırım adeta birbirine girdi.
Yıldırım, geçtiğimiz gün Enver Aysever’in YouTube’daki programına konuk olmuş ve Ilıcalı hakkında çok konuşulacak iddialarda bulunmuştu.
Yıldırım, “Acun FETÖ’cülere pasaport veriyormuş, Adnan Oktar meselesine girersem sokağa çıkamaz.” demişti.
Aziz Yıldırım ve Acun Ilıcalı birbirine girdi
TV100 ekranlarında Candaş Tolga Işık'ın programına konuk olan ünlü televizyoncu da Yıldırım'ın bu sözlerine "Benim tek amacım Fenerbahçe'ye yardım etmekti. Şimdi 'Adnan Oktarcı' oldum. Başkan olmak için birilerini karalamaya çalışmak yakışmıyor. 35 sene önceki mevzu. Ayıptır." diyerek karşılık vermişti.
Ilıcalı'nın yanıtı sonrası gözler, bir kez daha Aziz Yıldırım'a çevrildi.
Yıldırım, ünlü televizyoncu hakkındaki ifadelerini daha da sertleştirdi.
Acun Ilıcalı'nın kendisi hakkındaki sözlerinin sorulması üzerine sert tepki veren Yıldırım, “Acun, kaşınıyor. Kaşınmasın. Çıkmış bu gece bir televizyon programında benim hakkımda konuşuyor. Mourinho ile Londra'da görüşmüşüm. Yanlış biliyor, Londra'da değil Roma'da görüştüm geri zekalı!" dedi.
Yıldırım'ın sözlerine bir cevap daha verdi
İki isim arasındaki gerilim sürerken konuyla ilgili dün akşam yeni bir gelişme yaşandı.
Fenerbahçe Ülker Arena'da genç taraftarlar ile bir araya gelen Ilıcalı, Yıldırım'a yeniden yanıt verdi.
Ilıcalı, Yıldırım'ın iddialarını ispat etmesi durumunda bir daha kendisini buralarda göremeyeceklerini söyledi.
Sözlerine devam eden ünlü televizyoncu, Aziz Yıldırım'ın kendisine iftira attığına da vurgu yaparak, "Öyle iftiralar atıyor ki kendimi Escobar gibi hissetmeye başladım." dedi.
"Meğer düşmanım dışarıda değil içerideymiş"
Ilıcalı son olarak, düşmanlarının dışarıda değil içeride olduğunu da öne sürerek şunları söyledi:
Aziz Yıldırım bu iddiaların bir tanesini ispat etsin, beni bir daha buralarda görmeyeceksiniz. Öyle iftiralar atıyor ki kendimi Escobar gibi hissetmeye başladım. Benim hayatım çok iyiydi. Çok mutluydum. Ancak ben Fenerbahçe için elimi taşın altına koydum. Bir gün bile 'Rakip takım taraftarı bana zarar verir mi?' diye düşünmedim. Ama bir şey fark ettim. Meğer düşmanım dışarıda değil içerideymiş.