Erzurum Güncel- Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yapan Başbakan Binali Yıldırım adeta müjde niteliğinde çok sayıda kararı açıkladı. Başbakan Yıldırım yaptığı açıklamada, tapu konusunda mağdur tüm vatandaşlarla imar barışı yapılacağını duyurdu. Vergi ve prim affı da 24 milyarlık paketin içerisinde yer aldı.
Başbakan Binali Yıldırım, Çankaya Köşkü'nde düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Başbakan Binali Yıldırım, yaptığı açıklamada, vatandaşların Berat Kandili'ni tebrik etti, bugünün hayırlara vesile olmasını diledi.
Bütün çalışanların emeği ve dayanışmayı kutladıkları önemli bir gün olan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü tebrik eden Yıldırım, daha önceki dönemlerde 1 Mayıs denilince herkesin gerginleştiğini, "Nerede ne olay olacak?" diye düşündüğünü, bugün ise1 Mayıs'ı işçi ve memur sendikalarının yurdun değişik yerlerinde bir bayram havasında kutladıklarını söyledi.
Türkiye'nin son 10 yılda, 10 milyon vatandaşa istihdam sağladığını aktaran Yıldırım, şunları kaydetti:
"Bu istihdam, 28 Avrupa Birliği (AB) ülkesinin tamamının bu süre içinde oluşturduğu istihdamdan daha fazla. Sadece geçen yıl 1 milyon 400 bin yeni istihdam sağlayarak neticede yüzde 7,4'lük bir büyümeyi gerçekleştirdik. Bu yıl da işler iyi gidiyor. Ekonomide, vergilerde planladığımız, hedeflediğimiz değerlerin üstünde ilk üç ay sonuçları geldi. Ocak, şubat, mart ölü aylardı. Bundan sonra artık yaz da geldi. Hem turizmde hem tarımda hem de üretimde birçok alanda çok daha iyi sonuçlar gelecek."
Başbakan Yıldırım, bugün itibarıyla TBMM'ye gönderdikleri düzenlemelerin vatandaşların geniş bir kesimini ilgilendiren, onların beklentilerini, ihtiyaçlarını karşılayacak konular olduğunu vurguladı.
Yeniden yapılandırma
Kendisinin düzenlemeleri kısa kısa açıklayacağını, ilgili bakanların daha sonra bu konuları detaylıca anlatacaklarını, Meclis görüşmeleri esnasında da konunun komisyonlarda ve TBMM Genel Kurulunda görüşüleceğini anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birinci madde, esnafı, sanayicileri, çalışanlarımızı yakından ilgilendiren yeniden yapılandırma. Bununla ilgili neyi kastediyoruz? Maliyede işi olan vatandaşımız, gümrükte sorunu olan vatandaşımız, sigortayla ilgili borcu ve sorunu olan vatandaşımız, il özel idareleri, belediyeler, kamu kuruluşlarının tamamıyla ilgili konular. Nelerden oluşuyor? Vergi ve prim alacakları yeniden yapılandırılacak. İkincisi trafik cezaları, Karayolu Taşıma Kanunu'na göre kesilen cezalar, seçimlerle ilgili geçmiş seçimlerde bir şekilde ceza tahakkuk etmiş ama tahsilatı yapılmamış, askerlik ve nüfusla ilgili, RTÜK cezaları, köprü, otoyol kaçak geçişler vesaire. Vatandaşın devlet kurumlarıyla arasında olan nizalar, anlaşmazlıklar çözüme kavuşturuluyor, vatandaşla el sıkışılıyor. Nasıl? Bunu yaparken belli kuralları şartları var."
Yıldırım, belediye ve il özel idarelerinin su ve atıksu alacaklarının da bu yapılandırmaya dahil olacağını aktardı.
Geçmiş 5 yıla ait vergi düzenlemesi
"Yeniden yapılandırma için 31 Mart 2018 tarihinden önce vatandaş yukarıda saydığım bütün kalemlerde ödemelerini gerçekleştirmemişse bunlarla ilgili bir fırsat getiriyoruz." diyen Yıldırım, şunları kaydetti:
"Vergi ve sosyal güvenlik kurumu primlerine ilişkin itilaflı alacaklar kanun kapsamında yer alacak ve vergi prim barışı sağlanmış olacak. İlave olarak geçmiş 5 yıla ait vergiyle ilgili bir fırsat getiriyoruz. Matrah artışı sağlamak suretiyle burada vergi takibinde olan, bununla ilgili uzlaşmazlık ve inceleme sürecinde olan bütün mükelleflere böyle bir kolaylık. 'Gel bir miktar şeyini artır, onun üzerinden vergini al bu defterleri kapatalım' diyoruz."
Stok affına ilişkin düzenleme
Yıldırım, piyasada çok beklenti haline gelen stok affına ilişkin düzenleme yapıldığını belirtti.
Başbakan Yıldırım, "Geçmiş yıllara yönelik stoklarla ilgili bir düzenleme yapıyoruz ve bunu mükellefler meşrulaştırmış oluyor. Stoklarında var ama kayıtlarında gözükmüyor dolayısıyla hesabı, kitabı tutturamıyor, bunu düzenlemiş oluyor. Kasa fazlalıkları... Bunlar da aynı şekilde beyan usulüne göre işletme kayıtlarının düzenlenmesine imkan veriyoruz." diye konuştu.
Yıldırım, kanundan yararlanmak için vatandaşların temmuz ayı sonuna kadar müracaat etmesi gerektiğini, takip eden 36 ay içinde de borçların ödenebileceğini söyledi.
Peşin ödeme olması halinde indirimler olacağını anlatan Yıldırım, peşin ödeyen vatandaşların gecikme faizinin yüzde 90'ını ödemeyeceğini, yüzde 10'unu ödeyerek hesabı kapatabileceğini kaydetti.
Emekli vatandaşların yeni iş yeri açması
Yeni bir iş yeri açan emekli vatandaşların yüzde 15 destek primi yatırdığını, bunun kaldırıldığını ifade eden Yıldırım, "Ancak geçmiş yıllara ait borçlar var. Kanunla bu meseleyi hallettik bitti. Böyle bir sıkıntı yok artık, emekli olan iş yeri açabilir. İlave bir yüke girmeden çalışabilir ancak geçmişten gelen peşini bırakmayan borçlar var, o borçları siliyoruz. Tamamen siliyoruz. Vatandaşla esnafla aramızdaki ilişkilerimizi düzeltmiş oluyoruz." dedi.
Bağkur borcu olup da sağlık hizmeti alamayan esnafın bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, "Borcun varsa sağlık hizmeti verilmiyor. Bunun da önünü açıyoruz, borç ayrı sağlık ayrı, bunun pazarlığı olmaz. Borcunu bugün vermedi ama yarın imkan olur verir ama 'Hasta oldun, git kardeşim senin borcun var, ben sana bakmayacağım.' diyemeyiz. Onun için de burada bir düzenleme yapıyoruz." diye konuştu.
İş yeri açacak gençlere kolaylık
Yıldırım, iş yeri açmak isteyen 18-29 yaş arasındaki gençlere daha önce 3 yıla kadar vergi kolaylığı getirdiklerini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gelir vergisinden 75 bin lira gelire kadar vergiden muaf tutuyorduk. Genç girişimciliği desteklemek amacıyla ona bir ilave daha getiriyoruz. O ilave de şu; iş yeri açıyor birisi, bu 3 yıllık gelir vergisi desteği yine devam edecek. Bunun üzerine de 1 yıl boyunca iş yeri açan kendisi Bağkur primi ödemeyecek. Biz ödeyeceğiz. Yani devlet Bağkur primini ödeyecek, 1 yıl boyunca prim derdi olmayacak. Bu da genç müteşebbislere, gençken iş yeri açmak isteyen vatandaşlarımıza getirilen çok önemli bir kaynak."
Yaşlılık aylığı artıyor
65 yaş ve üzerine üç ayda bir "65 yaş aylığı" ödendiğini, 600 bin civarında yaşlılık aylığından yararlanan vatandaş olduğunu dile getiren Yıldırım, "Bunların 266 lira olan aylığını 500 liraya çıkarıyoruz. İki katına yakın bir artış yapıyoruz. Yani üç ayda bir bin 500 lira para almış olacaklar." şeklinde konuştu.
Kaydı silinen üniversite öğrencilerine kayıt imkanı
Üniversitelerde okuyan 8 milyona yakın öğrenci olduğunu anlatan Yıldırım, bu öğrencilerin içinde eğitimine öğretimine devam edemeyen 500 bine yakın öğrenci bulunduğunu söyledi.
Üniversiteyi 7 yılda bitirme mecburiyeti olduğunu hatırlatan Yıldırım, "Bu öğrencilere bir kereliğine üniversitelerine, bölümlerine dönme imkanı veriyoruz. Kaydı silinen öğrencilere tekrar kayıt yaptırma ve eğitimini tamamlayıp diploma alma fırsatı veriyoruz. Bunun istisnası ne? Teröre bulaşmışsa, terörle irtibatı, iltisakı varsa bunlar bu haktan yararlanamayacak." dedi.
İmar barışı
Yıldırım, bir diğer önemli kararlarının imar barışı olduğunu belirterek, son 50 yılın kangren olmuş bir sorununu kökten çözecek bir kanun tasarısı hazırladıklarını ifade etti.
Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Bu imar barışı nasıl işleyecek? Türkiye'de şu anda 25 milyon civarında bağımsız bina var veya kat vesaire. Bunların neredeyse yarısı, bir hesaba göre 12, bir diğer hesaba göre 13 milyon kadarı geçmiş yıllarda, özellikle de bunların büyük bir kısmı 2000 yılından önce imarsız yapılmış. Başkasının mülküne, Hazine arazisine, vakıf arazisine, meraya yapılmış. Mülkiyet sorunu var. Bazıları da imar almış ama imara uygun yapmamış ilaveler, uygunsuzluklar var. Başka ne var? Bu yapılar tabi mülkiyet sorunu olduğu için arsa gözüküyor, tapusu yok. Tapu nasıl alacak? Hem arsa kendinin değil hem imarı yok, kat mülkiyeti, yapı kullanım izni yok. Bütün bu konulardan dolayı ne ortaya çıkıyor? Vatandaş su, elektrik alamıyor, doğalgaz bağlatamıyor. Yapıyorsa da kaçak, yine suç işlemiş oluyor."
Yıldırım, bütün bu konuların derli toplu bir şekilde ele alındığını, vatandaşa yanlışlık ve haksızlık yapılmaması için aylarca çalışıldığını vurguladı.
Emeklilere ikramiye müjdesi
Emeklilere yönelik yeni bir düzenlemenin hayata geçirileceğini ifade eden Başbakan Yıldırım, 12 milyonun üzerinde emekli aylığı alan vatandaşın bulunduğu belirtti. Bunlara her yıl ramazan ve kurban bayramları öncesi birer ikramiye verileceğini açıkladı.
Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:
"Bayram ikramiyesi. Miktar ne? Ramazan bayramı öncesi bin lira, kurban bayramı öncesi bin lira. Bu 12 milyon üzerinde emekliyi düşündüğümüz zaman hatırı sayılır bir para ediyor. Emeklilerimiz daha fazlasına layık, bunun bilincindeyiz. Bu bir adımdır. İnşallah imkanlarımız daha da geliştikçe... Emeklilerin dul ve yetimleri de dahil herkes bundan istifade edecek, yurt dışından emekli olanlar da belirli bir şekilde istifade edecek. Böylece 12 milyonun üzerindeki emeklimize ister az ister çok maaş alsın bu bir bayram hediyesi, ikramiyesi olarak düşünülen bir şey. Standart, seyyanen, eşit miktarda, aldığı emeklilik maaşına bakmadan böyle bir imkanı inşallah sağlamış olacağız. Hayırlı uğurlu olsun, emeklilerimiz her şeyin en güzeline layık, onlara daha iyi imkanlar sağlamak için hükümet olarak var gücümüzle çalıştık, çalışmaya devam ediyoruz."
"Kaynakla ilgili bir sıkıntımız yok"
Yapılan düzenlemelerden sonra muhalefetin, "Gömü mü buldunuz, bu paraları nereden veriyorsunuz" diye "yaygara" yapmaya başlayacağını belirten Başbakan Yıldırım, "AK Parti 15 yılda Türkiye'yi 3,5 kat büyüttüğüne göre, bütçe rakamlarını 120 milyarlardan 750 milyara kadar çıkardığına göre bunların da tabii ki karşılığı olacaktır, vardır. Hamdolsun 2018'in Maliye Bakanlığının koyduğu hedeflerin üzerinde gelirler var. Dolayısıyla kaynakla ilgili bir sıkıntımız yok" ifadelerini kullandı.
Yıldırım, yeniden yapılandırmadan gelecek paralara da dikkati çekerek şöyle konuştu:
"Çeşitli şekilde satışlar var, onlardan gelen paralar var. Ayrıca bu planlanan gelirlerin üzerinde gelir geliyor. Bütün bunların hesabını kitabını yaptı arkadaşlar, oturduk böyle bir karar verdik. İnşallah ileride imkanlarımız daha da artınca daha fazlasını da her zaman vermekten yana olacağız, bunun gayretlerini göstereceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın da riyasetiyle bu çalışmalar tamamlandı, onun da 'olur'u alındı ve bu şekilde Meclis'e bugün itibarıyla bu kanun tasarısını iletmiş bulunuyoruz. Bunu yapmakla tabii AK Parti iktidarının 15 yıldan beri uyguladığı ekonomik politikalardaki sıkı duruş, mali disiplin, yapısal reformlar bitmiş değil, bundan sonra da daha da artarak yeni dönemde devam edecek ve kamunun daha verimli çalışması, tasarrufların artırılması ayrıca vergi kanunları başta olmak üzere birçok alanda yeni reformlar da inşallah seçimden sonraki oluşacak ilk parlamentoda ele alınacak ve 2023 hedeflerimize yönelik faaliyetlerimiz hız kesmeden devam edecek."
"Eleştiri getirmezlerse şaşarım"
Cumhurbaşkanı ve milletvekili genel seçimi öncesinde böyle düzenleme yapılmasına muhalefetin eleştiri getirebileceği belirtilerek değerlendirmesi sorulan Yıldırım, "Eleştiri getirmezlerse şaşarım. Onu tahmin etmek çok zor değil. Biz ne yaparsak yapalım muhalefet açısından hiç makbul bir şey değildir" karşılığını verdi.
Muhalefetin seçim dönemi olmasa da aynı şeyi söyleyeceğini ifade eden Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onlar bildikleri ezberleri neyse tekrarlayıp dururlar ama meydanlarda bakıyorum ana muhalefet partisi başkanı her gittiği yerde ulufe dağıtıyor, 'Herkese tapu, bedava. Geleceğim şunu şöyle yapacağım, size bu kadar, size şu kadar vereceğim'. Bu ne anlama geliyor? Bugünlerde söylüyor. Asıl popülizmi bunlar yapıyor. 7 Haziran öncesinde de çok yaptılar ama millet kimin söylediğine bakarak karar veriyor. Söylenen sözden ziyade bu sözü kim söyledi, bu sözü AK Parti söylüyor, AK Parti iktidarının Başbakanı, Cumhurbaşkanı söylüyor. Aradaki fark bu. Niye? Geçmiş 15 yıla baktığınız zaman AK Parti'nin sicili o kadar güzel kayıtlar, hizmetlerle dolu ki hem kalkınma hem reformlar hem de vatandaşımızın hayali olan şeylerin gerçeğe dönüştürülmesi."
"Üfle evladım üfle kaval elin yel Allah'ın"
Muhalefet partilerinin 7 Haziran'daki seçim öncesinde asgari ücreti açık artırmaya çıkardıklarını, bununla ilgili birbirleriyle yarışa girdiğini ifade eden Başbakan Yıldırım, "Birisi diyor 'Bin 500', öbürü 'Ben daha fazla, 2 bin' diyor, öbürü '3 bin' diyor, bir tanesi çıktı, vitesten attı '5 bin', dolayısıyla biz onu yapmadık. Biz iktidara geldik yaptık, 'Bin 600' lira dedik noktayı koyduk. Bunlar atmakla, tutmakla olmaz" diye konuştu.
Rahmetli babaannesinin kullandığı, "Üfle evladım üfle kaval elin yel Allah'ın" sözünü paylaşan Başbakan Yıldırım, "Muhalefetinki de böyle, kaval elin yel Allah'ın. Biz üflemiyoruz, biz ses çıkarıyoruz. Söylüyoruz, yapıyoruz, aradaki fark bu" dedi.
Kaydı silinen üniversite öğrencilerine sağlanacak yeniden kayıt imkanının çift ana dal öğrencilerini de kapsayıp kapsamayacağı sorusuna Yıldırım, "Bütün öğrenciler dahil. Ayrı gayrı olmaz, 'Sizlere af var, sizlere yok' böyle bir şey yapamayız. İstisnasını söyledik, terörle bir şekilde ilişkisi olmuş, teröre bulaşmış bu yüzden atılmış olanlar hariç bütün öğrencilere uygulanacak" yanıtını verdi.
Açıklanan paketin kamuya maliyetiyle imar barışından beklenen gelirin sorulması üzerine Başbakan Yıldırım, "22-24 milyar arası, 22 asgari ama 24 milyar civarında diyelim ama gelecek daha fazla. İmar barışında Mehmet Bey'in (Şimşek) hesabına göre, iki katı" ifadesini kullandı.
Emekliye ödenecek bayram ikramiyelerinin bu bayramda verilip verilmeyeceğine yönelik soruya da Başbakan Yıldırım, "Bu bayramda. Meclis'e gönderdik, çıkar çıkmaz inşallah ramazan içinde. Bu, yılda iki sefer düzenli olarak her iki dini bayram öncesi ödemeler gerçekleşecek" dedi.
"Bu bir imar affı değildir"
Yıldırım, Çankaya Köşkü'nde düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, imar düzenlemesiyle ilgili kanun çıktığında Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 'yapı kayıt belgesi' vereceğini belirtti.
Bu belgenin imar için başvuracakların işine yarayacağını ifade eden Yıldırım, "Kentsel dönüşüme gidecekse o zaman öncelik tanınacak veya tapu verileceği zaman da bu belge aranacak. Vatandaş elindeki malıyla rezil olmuş vaziyette. Malı var 'benim' diyemiyor. 30 senedir kullandığı evine 'benim' diyemiyor. İmarla, mülkiyetle ilgili sorunu var. Elektrik, su, altyapı, kat mülkiyetine geçemiyor. Bina yapmış arsa gözüküyor. Bütün bunları sona erdirecek reform düzeyinde bir düzenleme." diye konuştu.
Yıldırım, İzmir'de yapıların yüzde 65'inin kaçak ve depreme dayanıklı olmadığını belirtti.
"Bu bir imar affı değildir. Burada açıkça altını çiziyorum, bu bir imar barışıdır. Bunun için sembolik bir ücret alınacak. İki türlü; birincisi, yapı kayıt belgesi alabilmek için. Bunun emlak beyan değeri üzerinden, bilinen değeri üzerinden yüzde 3 para alınacak" diyen Yıldırım, kat mülkiyeti tapuya geçtiği zaman da yine yüzde 3 para alınacağını dile getirdi.
Vatandaşın oturduğu evin sahibi olacağını, kaçak göçek durumdan kurtulacağını belirten Yıldırım, düzenlemeden elde edilecek kaynağın deprem ve kentsel dönüşüm çalışmalarında kullanılacağını söyledi.
Hazine arazisini kullanan çiftçilerin olduğunu ifade eden Yıldırım, "Ecri misil ödeyerek hazine arazisini kullanıyorlar ama bazı haklardan yararlanamıyorlar. Bu düzenlemeyle kullanmaya devam edecekler ve 10 yıl sonra da isterlerse satın alabilecek veya kullanma anlaşmasını bir 10 yıl daha yenileyecekler. Halihazırda kanun çıktığında son üç yıldan beri ecri misil ödemiş kullanana...İhaleyle değil. Onun hakkı, ona vereceğiz ve yarı bedeline." dedi.
Sultanbeyli'de 1980'li yıllardan beri imar sorunu olduğunu anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir kısmı vakıf, bir kısmı orman vasfını yitirmiş, bir kısmı milli emlak, bir kısmı da şahıs arazileri var. Bütün bunlar derlendi, toplandı son noktaya gelindi. Oradaki vatandaşa, kullanıcıya belediye veriyor ama belediye mevzuatına göre doğrudan veremiyor. İhale yapacak. Kardeşim 1980'den beri binayı yaptım, içinde oturuyorum. Çocuklarım doğdu, büyüdü ihaleye girecek. Bir tanesi gelip gözüne kestirdi, en çok parayı ben verdim, çık diyecek. Böyle bir şey olur mu? Kazanılmış bir hak var. Kimdeyse bina belediyenin belirlediği bir bedel üzerinden verecek. Bir şekilde de tapusunu alacak, rahatlayacak."
Çay alım fiyatlarına ilişkin düzenleme yapıldığını vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Çay toplama mevsimi başladı. Yarın Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba ile Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak Rize'ye giderek çay fiyatlarını açıklayacak. Bu sene yaş çay kilogram fiyatına 2 lira 45 kuruş olarak karar aldık. Alım fiyatı bu olacak. Bunun altında olmayacak. 2 lira 45 kuruşa kilosunu primle beraber bu geçen seneye göre yeniden değerlendirme ÜFE'nin üzerinde bir orana tekabül ediyor. Yaklaşık yüzde 16. Çay bölgesindeki vatandaşlarımıza bu müjdeyi de vermiş olalım. Mevsimimiz bereketli olsun."