Erzurum Güncel- Bahçeli’nin dünkü grup toplantısında yaptığı konuşmada “ya Erdoğan Anayasa’nın öngördüğü Cumhurbaşkanlığı yetkilerine çekilsin, ya da getirin Başkanlık sistemini Meclis’e oylayalım” çağrısına yanıt, bugün AKP’nin en tepe isminden, AKP Lideri ve Başbakan Binali Yıldırım’dan geldi.
Yıldırım, bugün partisinin İl Başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, bizzat Bahçeli’nin adını anarak, parti olarak Başkanlık sistemine geçiş önerisini TBMM’ye getireceklerini açıkladı. “Bahçeli’nin çağrısını kabul ediyoruz” diye söze giren Yıldırım, “Anayasa değişiklik önerisini Meclis’e getireceğiz” dedi.
SONUç NE OLURSA OLSUN REFERANDUM
Yıldırım, TBMM’de AKP’nin getireceği Başkanlık sistemine geçiş konulu Anayasa değişiklik paketinin, Genel Kurul’da ne oy alırsa alsın, referanduma götürecekleri sözünü de verdi.
Anayasa’da yapılacak değişikliğin referanduma gitmeden doğrudan Cumhurbaşkanı’nın onayına sunulup, kabul edilmesi için TBMM Genel Kurulu’nda salt çoğunluk olan 367 vekilin desteğini alması gerekiyor. AKP’nin vekil sayısı tek başına bu rakama ulaşmıyor.
Anayasa değişiklilerinin referanduma götürülmesi için ise 330 vekilin desteği gerekiyor. 317 vekile sahip AKP, tek başına bu rakama da ulaşamıyor. Ancak MHP’nin 40 vekili ile destek vermesi halinde, 330 rakamı bulunabilir. Bahçeli ise, dün yaptığı “başkanlık sistemini TBMM’ye getirin” çağrısında, aynı zamanda partisinin Başkanlık sistemini değil, parlamenter sistemi tercih ettiğini de açıklamıştı. Yani MHP’nin blok olarak destek vermesi, şu an için pek mümkün görünmüyor. HDP ve CHP de Başkanlık sistemine karşı çıkıyorlar.
Ancak AKP’nin 330’u bulmak için gerek parti gruplarıyla, gerekse bireysel olarak vekillerle temasa geçmesi bekleniyor. Yıldırım, bugün yaptığı açıklamada, başkanlık sistemine TBMM’de destek 367’yi de bulsa, 330’un üzerinde de olsa, her durumda referanduma gideceklerini, şu cümleyle açıkladı; “İster 330’la geçsin ister 367 ile çıkan sonucu millete götüreceğiz. Her türlü millete soracağız….
BAHçELİ VE YILDIRIM’IN BAŞKANLIK AçIKLAMALARI
MHP Lideri Bahçeli ve Başbakan Yıldırım’ın son iki gündür başkanlık konusunda yaptıkları açıklamalar şöyle gelişti;
11 EKİM SALI-BAHçELİ
“Cumhurbaşkanı yasalara ve anayasaya uymak zorundadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin beka mücadelesi verdiği bugünlerde, siyasi iktidarın ve devletin en tepesinde bulunan Cumhurbaşkanının hukuka ters düşmesi geleceğimiz açısından çok mahsurlu, çok tehlikelidir. Bu açık tehlikenin bertaraf edilebilmesi için karşımızda iki alternatif yol bulunmaktadır:
Bunlardan birincisi ve bizim açımızdan da en doğru, en sağlıklı olanı, Sayın Cumhurbaşkanı'nın fiili başkanlık zorlamasından vazgeçmesi, yasa ve anayasal sınırlarına çekilmesidir. Şayet bu olmayacaksa, ikinci olarak, fiili durumun hukuki boyut kazanabilmesinin süratle yol ve yöntemlerinin aranmasıdır. Dünyanın hiçbir medeni ve demokratik ülkesinde her gün suç işleyen bir yönetim ve iktidar yapısı görülemeyecek, bundan bahsedilemeyecektir.” dedi.
12 EKİM çARŞAMBA-YILDIRIM
“MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısını kabul ediyoruz. Anayasa değişikliği önerisini Meclis’e getireceğiz. İster 330’la geçsin ister 367 ile çıkan sonucu millete götüreceğiz. Her türlü millete soracağız.
15 yıldır yeni anayasa yeni anayasa. Sakız gibi çiğneniyor. Yeter, artık milleti bununla meşgul etmeyelim. Sayın Bahçeli'nin çağrısını aynen kabul ediyoruz ve diyoruz ki kısa sürede Meclis'e yeni anayasa teklifimizi getireceğiz. Mevcut parlamenter sistemin zaman zaman istikrarı sağlıyor olmasına rağmen, büyük bir zaman diliminde de zayıf iktidarlar nedeniyle Türkiye'nin dertlerine çözüm üretemediği de bir gerçektir. Son dönem demokrasi tarihimize bakın, tek başına iktidarların olduğu süreler, 50-60, 80-90 buralarda büyüme istikrarla devam ediyor. Kalkınma devam ediyor, ticaret bütçe milli gelir artmaya devam ediyor. Ama koalisyon döneminde bu kazanımlar maalesef heba ediliyor. Onun için sürekli güçlü bir siyasi iradeyi oluşturacak, istikrarı kalıcı hale getirecek bir sistem değişikliği Türkiye'nin vazgeçilmez bir ihtiyacıdır. Bu sadece istikrar için değil, birliğin beraberliğin de sağlamlaşarak devamı açısından elzemdir. Bugüne kadar anlaşılan 60 madde başta olmak üzere, diğer eksik kalan maddeleri de AK Parti grubu hazırlayacak Melis'e getirecek ve onayına sunacak. Meclis ister 367 ile, ister 330 ile kabul etsin, her iki halde de son onayı millete götüreceğiz. Böylece artık yıllardan beri devam eden bu sistem tartışmasını, bu kör dövüşü sona erdireceğiz. AK Parti sorunları torunlarına devreden bir parti değildir. Sorunları çözen partidir.”Sözcü