Erzurum Güncel- Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı’nın 1965’te hazırlayıp MAH (MİT’in eski adı) ve Emniyet dahil sivil-askeri tüm güvenlik ve istihbarat birimlerine gönderdiği içeriği çok fazla bilinmeyen Komünizm raporunda, birbirinden ilginç ifade ve tespitler yer alıyor. Türkiye, 60’lı yıllarda Kıbrıs konusunda ABD ve Batı’dan yeterli desteği alamadığı için, SSCB ile ilişkilerini geliştirme yoluna gitmişti. Bu çerçevede komünist düşüncelerin ülkemize sıçrayabileceğini düşünen Genelkurmay, askeri ve sivil personele dağıtılmak üzere bu raporu hazırlamış. KAYITLARA GEÇEN İLK ÇALIŞMABelge, dönemin Genelkurmay İstihbarat Başkanı Tümamiral Sezai Orkunt’un imzası ve “Tüm personelin temini arz ve rica olunur” talimatıyla başlıyor. İstihbarata Karşı Koyma Faaliyetleri kapsamında hazırlanan raporda, Lenin için “kısa ve saçsız” adam deniliyor. “Amansız düşmanımız” olarak nitelendirilen komünizmin “dinimize aykırı, sosyal inançlarımıza tamamen zıt, memleketi bir esir kampı haline getirmeyi amaç edindiği” ifadeleri belgede yer bulmuş. Genelkurmay Başkanı emriyle gönderildiği de ifade edilen rapor, bir devlet kurumunun komünizm hakkında hazırladığı kayıtlara geçen ilk rapor. KIBRIS'TA BİZİ YALNIZ BIRAKTILARRaporda Türkiye’nin Kıbrıs meselesinde ABD tarafından yalnız bırakıldığı şu şekilde ifade ediliyor: “(Türkiye) NATO’ya ve onun liderliğini yapan dost ve müttefik ABD’ye bütün samimiyeti ve gücü ile bağlanmış olması ve bu bağlılığını en kritik anlarda fiiliyatı ile ispat etmiş bulunmasına rağmen, en haklı olduğu milli bir davasında, Kıbrıs meselesinin hallinde, beklediği yakınlığı bulamadığı gibi kendi meselesini kendisinin halletmesinden başka yol kalmadığı anlarda da buna mani olunduğunu görmüştür.”Araplarla ilişkimizi Batı bozdu“Türkiye’nin hiçbir menfaat peşinde sürüklenmeden Batı ittifakı ile hareketi, onun komşularıyla münasebetlerinde zararlı neticeler doğurmuş, Arap devletleri ile münasebetlerimiz asgari seviyede tutulmuştur” ifadelerinin kullanıldığı raporda, “Bu ise Arap milletleriyle müşterek meselelerimizin halledilmesine mani olmuştur. Batı devletlerinin ekserisi hudut komşumuz olan Rusya ile menfaatleri icabı iyi münasebetler kurma faaliyetlerinde bulunmuşlar ve kendi çaplarında Sovyet Rusya’dan istifade yolunu aramışlarsa da Türkiye Cumhuriyeti Batı’ya bağlılığını esas tutarak komşusundan istifade yoluna gitmemiş, dolayısıyla münasebetlerimiz pek cuz’i olmuştur.” deniyor.ABD'ye atom övgüsüSilahlı Kuvvetler'in “Sinsi, kandırıcı, riyakar olan komünizmi bilmediğinin” söylendiği raporda, SSCB ile ABD arasındaki nükleer silahlanma yarışına da değinilerek Hiroşima ve Nagazaki’de atom bombasıyla katliam yapan ABD, şu sözlerle övülüyor: “Atom enerjisinin bütün milletler için sulh maksatlarıyla kullanılmasında ABD’nin iyi bir şöhreti vardır.Hür dünyadaki devletlerin çoğu, kendi milli emniyetlerini, Amerikalı ilim adamlarının bu dünya barışını tehlikeye sokanlarla başa çıkabilmelerine bağlamaktadır.”Çıkarlar önde gelmeliTürkiye’nin Batı kültür ve yaşam tarzını benimsediğini söyleyen raporda, Batı’yla körü körüne bir ilişkinin yanlış olduğu, çıkarlarımızın ve bağımsızlığımızın daha önde olması gerektiği vurgulanıyor. Raporda sadece Batı’yla değil komşu ülkelerle de iyi ilişkiler kurulmaya çalışıldığı, Sovyet Rusya ile başlayan yakınlaşmanın, bu siyasetin ilk neticesi olduğu da belirtiliyor.Amaçları işgal etmekKomünizmin Rus yayılmacılığı için kullanıldığına vurgu yapan rapor, SSCB'nin siyasi yakınlaşmayı istismar etme ihtimaline yer vermiş.Yenişafak