Erzurum Güncel- İşte o yazı...Üç Kümbetlerin ve Kale’nin rantıÜç Kümbetlerin etrafı açılıyor. Kale’nin çevresinin açılacağıyla ilgili haberler de son günlerde gazetelerde yer almaya başladı. Kale, Çifte Minareli Medrese, Ulu Cami, Üç Kümbetlerin bulunduğu parsel şehir imar planında zaten sit alanı. Bu bölgedeki tarihi mirasın gün yüzüne çıkarılması ve korunması Erzurum belediye başkanlarının hep rüyası olmuştur. Hatırlıyorum Belediye Başkanlığı döneminde Necati Güllü Bey de kalenin etrafında istimlâk yapabilmek için büyük bir para bulduğu müjdesini vermişti, fakat siyasi çalkantılar ve seçim süreci hükümetin verdiği sözü yerine getirmesine engel olmuştu. Kale’nin etrafına dokunamamıştı ama Güllü’lü kıt imkânlarına rağmen görev süresince tarihi eserlere ciddi anlamda sahiplik etmişti. AK Parti Hükümeti sadece Erzurum’da değil ülke genelinde tarihi mirasın ortaya çıkarılması ve korunması için şehir yönetimlerine büyük imkânlar ve fırsatlar vermeye devam ediyor. Şehrimizde 8 yıl içerisinde pek çok camimiz, türbemiz ciddi onarım geçirdi, etrafları tamamen açıldı. Şimdi sıra şehrin ortasındaki sit alanında. Bu konuda da Yakutiye Belediye Başkanı çok gayretli. Yakutiye Medresesi’ndeki çalışmalar sona yaklaştı. Resmi tam olarak görmek için doğrusu şahsen ben sabırsızlanıyorum. Bunlar daha önce yapılması gereken hizmetlerdi, fakat imkân mümkün kaidesince, niyet ve irade olmasına rağmen, para bulunamadığından yapılamadı ve bugünlere kaldı. Şimdi para var, irade var ve önemli adımlar atılıyor.Beni kaygılandıran durum ise şu: Gazetelerdeki haberlerde kale ve çevresinde gerekse Ulu Cami, Çifte Minareli Medrese ve Üç Kümbetlerin etrafında yapılacak yıkımlardan sonra bu eserlerin etrafında bu kez de “Erzurum Sokağı”, “Erzurum Çarşısı” “Butikler” “Cafeler; (Lokantalar, kahvehaneler, pastaneler, barlar) gibi, çeşitli sosyal mekânların yapılacağı bilgisinin yer alması. Çifte Minareli Medrese’nin yanına kurulan çarşı işlevsiz kaldı. Küçükler’in ısrarı o kadar masrafa ve gereksiz pek çok tartışmaya sebep oldu. Böyle bir örnek karşımızda dururken bu istimlâklerin yerine bu türden yeni çarşıların yapılması gerçekten yanlış bir uygulama olacaktır. Bu durum en nihayetinde vatandaşın elinden evini, arsasını alıp birilerine peşkeş çekmeye işi vardırıyor. Bundan bir iki kişi kâr etse de şehrin kaynakları heba ediliyor, belediyeler ve başkanlar yıpranıyor ve şaibeler ortaya sürülüyor. Tarihi eserlerin etrafının açılması, doğru peyzaj çalışmaları yapılması, vatandaşa oturma alanları sağlanması öncelikli bir hedef olarak görülmelidir. Üç Kümbetler civarına sosyal mekân ihdası gerçekten gereksizdir. En fazla bir kır kahvesi olabilir. Ama Kale ve çevresinde hem tarihi dokunun görülebileceği hem de şehrin izlenebileceği sosyal tesis özelliği olan bazı manzara terasları oluşturulması gerekecektir. Bunların işletilmesi konusunda hassas davranılmalıdır. Bugün Müceldili Konağı’nı kâr amacı gütmeyen belediye işlettiği için halk terasında oturup salonunda yemek yiyebiliyor. Aziziye Belediyesi Dadaşkent’te Bölge İdare Mahkemesi’nin karşısındaki küçük parkı birilerine vermiş. Onlar da üzerine bir tesis kurmuş ve etrafını tel örgüyle kapatmışlar. Yani kiralayan orasına babasının malı haline getirmiş! Hâlbuki daha önce oradan civarın çocukları hatta aileler istifade ediyordu. Şimdi özel bir ev görünümünde. Bu tür hatalar sit alanında yapılmamalıdır. Ortaya bir rant çıkacaksa bundan istifade edenler de yine belediyeler olmalıdır.