Erzurum Güncel- Türkiye'de ilk defa vücuda açılan küçük deliklerden girilerek hiç neşter kullanmadan mideden yemek borusu yapıldı. 42 yaşındaki erkek hasta, dünyanın en zorlu ve büyük ameliyatlarından biri olarak kabul edilen "Ivor-Levis" yöntemini vücudunda iz kalmadan küçük bir operasyon gibi atlattı. Yemek borusu kanseri, özellikle Japonya'da sıcak ve acı yedikleri için çok sık görülüyor. Türkiye'de de koyu çay içilme alışkanlığı bu kansere davetiye çıkarıyor. Kırklama çay içen Erzurum'da çayın en az 10 derece sıcak olması bu kanseri tetikliyor. Geç teşhis edildiği için zorlu kanser türlerinden biri olarak kabul edilen yemek borusu kanserinin bugüne kadar cerrahi tedavisi son derece güçlükle yapılabiliyordu. ABD'DE BAŞLANDI Bu kanser için yöntemi bulan "Ivor-Levis" adlı doktorun adıyla anılan ameliyat için önce karın boydan boya açılıyordu. Ardından göğüs boşluğu açılarak kaburgaların kırılması gerekiyordu. Yemek borusunun çıkartılıp yerine mideden yemek borusu yapılması için ölüm riski yüzde 7'leri bulan bir ameliyat gerekiyordu. 2005'te bu operasyon ilk kez kapalı olarak Amerika'da yapılmaya başlandı. Sonuçların başarılı olmasının ardından dünyada uygulamaya geçti. Türkiye'de de ilk kez 1 Ağustos'ta Sağlık Bakanlığı Marmara Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde gerçekleşti. 42 yaşında yemek borusu kanseri olan H.B. isimli hasta, bu yöntemle sağlığına kavuştu. 6 GÜNDE TABURCU Prof. Dr. Hasan Fevzi Batırel başkanlığındaki operasyona Dr. Adamu Issaaka ve Dr. Onur Ermerak katıldı. Eski yöntemle karnın 20-25 santim açılması gerekirken kapalı yöntemle yalnızca karın bölgesinde üç küçük delik açılarak vücudun içine girildi. Midenin üçte biri yemek borusuyla birlikte çıkartıldı. Böylece tümörlü bölge temizlendi. Bu küçük deliklerden aynı zamanda 20 lenf bezi çıkartıldı. Midenin geri kalan üçte ikilik bölümü yeniden yapılandırıldı. Yemek borusu yerine geçebilecek 20 santimlik bir boruya dönüştürüldü. Göğüs bölümünden mideye kadar bu boru uzatıldı. Hastanın yan tarafından açılan üç küçük delik ile yeni yapılan yemek borusunun vücuda yerleştirilmesi mümkün oldu. Prof. Dr. Batırel hastanın vücudunda ameliyat travması bulunmadığı için kanserle çok daha rahat mücadele edebileceğini söylüyor ve bu ameliyatla ölüm riskinin çok daha azaldığını anlatıyor. 1 Ağustos'ta ameliyat olan hasta 6 gün sonra taburcu oldu, normal yemek yemeğe başladı. YÖNTEMİN AVANTAJLARI Normal ameliyatla vücudun karın ve göğüs bölümlerinden yaklaşık 50 santimlik iki ameliyat izi bulunuyordu. Bu yöntemle izler neredeyse silindi. Normal yöntemde ameliyatta ölüm riski yüzde 7 kapalı yöntemde yüzde 2'ye düşüyor. Açık ameliyattan sonra hastanın yoğun bakımdan çıkması günler alıyordu kapalı yöntemde aynı gün yoğun bakımdan çıkması mümkün oluyor. Açık ameliyatta hasta 15 gün hastanede kalıyordu bu yöntemle 6 günde taburcu olup normal hayatına dönebiliyor.