Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankapark'ın açılışında uyardı: Kapının önüne koyarız!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'da "Wonderland Eurasia" açılış töreninde gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

Erzurum Güncel- CHP'nin Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı'nın "Oy yoksa, hizmet yok" sözlerini eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Partili adayları uyararak "Benim belediye başkanım böyle derse kusura bakmasın kapıya koyarız" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankapark "Wonderland Euroasia" açılış törenine katılarak vatandaşlara hitap etti. Konuşmasına tüm vatandaşları selamlayarak başlayan Erdoğan, Ankaralılarla birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti aktardı.

Bir yandan illerde seçim mitinglerini gerçekleştirdiklerini bir yandan da yapımı tamamlanan eserlerin resmi açılışlarını yaptıklarını söyleyen Erdoğan, geçen hafta İstanbul'da günlük 1,7 milyon yolcu taşıyacak Gebze-Halkalı Banliyö Tren Hattı'nı açtıklarını hatırlattı. İstanbul'un 170 kilometre olan raylı sistem uzunluğuna 63 kilometre ilave ederek raylı sistem uzunluğunu 233 kilometreye çıkardıklarını anlatan Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı'nda da 3 bin 704 yatak kapasitesiyle hizmete alınan en büyük hastane olan Ankara Bilkent Şehir Hastanesini vatandaşların istifadesine sunduklarını anımsattı.

"HİÇBİR ZAMAN KULA KUL OLMADIK"

Önceki gün Kuzey Marmara Otoyolu'nun yaklaşık 16,5 kilometrelik kesimini, dün de aynı otoyolun yaklaşık 45 kilometrelik bölümünü hizmete aldıklarını söyleyen Erdoğan, "Böylece son bir hafta içerisinde vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıran pek çok eseri resmen hizmete açtık." diye konuştu.

Hizmet yolculuklarını devam ettirdiklerini söyleyen Erdoğan, bugün de büyük bir projenin açılışını gerçekleştirmek için bir arada olduklarını ifade etti. Vatandaşların, "Dik dur eğilme, bu millet seninle" şeklindeki tezahüratları üzerine Erdoğan, "Dik duracağız, dikleşmeyeceğiz ama şunu unutmayın, biz sadece ve sadece Allah'ın huzurunda rükuda ve secdede eğiliriz. Hiçbir zaman kula kul olmadık, olmayacağız." karşılığını verdi.

"ŞEHRİMİZE ÇOK CİDDİ KATKILARI OLACAK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Toplam büyüklüğü 1 milyon 300 bin metrekareye varan Ankapark, sadece başkentimiz için değil tüm Türkiye'nin gurur sembollerinden biridir." dedi.

Çocuklar ve yetişkinler için her biri ayrı ayrı tasarlanan bin 217 oyuncağın bulunduğu Ankapark'ın 120 metreye ulaşabilen dünyanın en büyük ikinci fıskiyesine ev sahipliği yaptığına işaret eden Erdoğan, binlerce araçlık otoparkı, 5 kilometre uzunluğundaki raylı sistemleri, elektrik ihtiyacının belli bir kısmını karşılayan 10 megavatlık güneş enerjisi sistemiyle Ankapark'ın aynı zamanda çevre dostu bir proje olduğunu vurguladı.

Parkın toplam maliyetinin 1 milyar 396 milyon lirayı bulduğunu ve parktan Ankara Büyükşehir Belediyesinin kira geliri ve diğer kalemlerde yıllık 50 milyon lira kazanç elde edeceğini dile getiren Erdoğan, "İl dışından gelecek ziyaretçiler ve turistlerle birlikte Ankapark'ın şehrimize çok ciddi katkıları olacaktır. Ankara'nın marka değerini daha da artıracağına inandığım bu önemli eserin size, tüm kardeşlerime hayırlı olmasını diliyorum." ifadelerini kullandı.

Havaların ısınmasıyla beraber Ankapark'ın da dolup taşacağına inandığını belirten Erdoğan, "Bu önemli projenin hayata geçmesinde katkısı olan başta Melih Gökçek kardeşim ve ondan sonra diğer görevliler, mimarıyla mühendisiyle hep birlikte burada katkısı, emeği ve alın teri bulunan herkese bir kez daha teşekkür ediyorum." dedi.

"VATANDAŞ 'ALLAH RAZI OLSUN' DEDİ Mİ AKAN SULAR DURUR"

Fatih Sultan Mehmet'in vakfiyesinde "Hüner bir şehr bünyad etmektir, reaya kalbin abad etmektir." ifadelerinin bulunduğunu anımsatan Erdoğan, "Dikkat edin İstanbul'u fethederek çağ açıp çağ kapatan o büyük Sultan 'bir şehri imar etmekten, halkın kalbini kazanmaktan daha büyük bir mutluluk, hüner yoktur' diyor. Bundan daha güzeli olabilir mi? Ne diyoruz biz 'Baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş meğer', vatandaş 'Allah razı olsun' dedi mi akan sular durur. Bütün mesele o sevgiyi, bütün mesele o muhabbeti kazanabilmek." diye konuştu.

Sultan Fatih'in bu veciz ifadesinin çağlar ötesi kıymete sahip bir tavsiye olduğunu bildiren Erdoğan, kendilerinin de 40 yılı aşan siyasi hayatları boyunca hep bu tavsiyenin aydınlığında yürüdüklerini anlattı.

İstanbul'da Büyükşehir Belediye Başkanlığını 1994'te devraldıklarında şehre bu hassasiyetle yaklaştıklarını, 2002 yılında iktidara geldiklerinde de yine bu öğütleri kendilerine rehber kıldıklarını aktaran Erdoğan, şunları söyledi:

"Hemen her fırsatta 'Yaratılanı severiz, Yaradan'dan ötürü.' diyerek 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.' diyerek şahsımıza, partimize ve bize görev veren milletimize daima bu tavsiyeyi hatırlattık. Şüphesiz, 'Hafıza-i beşer nisyan ile maluldur.' Kul unutkandır, fıtratı gereği hata yapmaya, hataya düşmeye müsaittir. Hatadan münezzeh olan sadece alemlerin Rabb'i olan Allah'tır. Mükemmellik, kusursuzluk yalnızca ona aittir. Elbette bizim de zaman zaman eksiğimiz, noksanımız oldu ama ben dün akşam da söyledim, buradan da söylüyorum, tüm belediye başkanlarıma söylüyorum, şunu iyi bilin, bakanlarıma da söylüyorum, halkımın gönlünü kıran benim de gönlümü kırmış olur çünkü biz gönüller kırmaya değil, gönüller yapmaya geldik, böyle çalışacağız."

Yapmak isteyip de yapamadıkları, daha hızlı koşmak isteyip de engellere takıldıkları dönemlerin de olduğunu kaydeden Erdoğan, "Bürokratik oligarşiden darbeci zihniyete kadar pek çok zorlukla yüzleştik ama bir an olsun istikametimizi, hedeflerimizden yüzümüzü milletimizden ayırmadık. Kapımıza ayrımcılığı, kavgayı, tekebbürü millete tepeden bakmayı asla yaklaştırmadık." dedi.

"KUSURA BAKMASIN KAPIYA KOYARIZ"

CHP'nin Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ın "Oy yoksa yol da yok" sözlerini hatırlatan Erdoğan, "Böyle kibir kulelerinden asla olmadık. Benim bir belediye başkanım böyle dese, kusura bakmasın kapıya koyarız. Bu tür adımları attık." diye konuştu.

Sadece AK Parti'ye oy verenlerin değil 81 vilayetin her biri, 82 milyonun her bir ferdi için çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, "Kırıkkaleli vatandaşlarımızın derdini de Hakkari'deki kardeşimin sorununu da Ankaralı hemşehrimin sıkıntısını da kendi meselemiz olarak gördük. Sandıkta verilen görevin hakkını, sahada ter dökerek, koşarak, koşturarak ödemeye gayret gösterdik. Sizin güveninizi, emanetinizi, teveccühünüzü boşa çıkarmamak için gece gündüz demeden mücadele ettik." dedi.

"TELEVİZYONLARA TALİMAT VERDİM"

Tüm Türkiye'ye bir gerçeği ifade etmek istediğini kaydeden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Buradan bize oy versin vermesin, her bir kardeşimin şunu çok iyi bilmesini arzu ediyorum. Bilhassa diğer partilere gönül vermiş vatandaşlarımın dikkatini buraya özellikle çekmek istiyorum. Siyaset özünde rekabettir, bir hizmet yarışıdır ama yalan değildir. Yalandan daha büyük bir felaket olmaz. İşte ben Hatay'da 6 tane baraj yaptığımızı söylüyorum. Ana muhalefetin başındaki zat Antalya'da 'Hatay'da baraj yok ki' diyor. Eline diline dursun... Bana diyorsun ki 'Ya bunun bir danışmanı yok mu?' Bunu sana tavsiye ediyorum. Senin bir defa kılavuzun kim ona bak, kılavuzuna bak. Bunun kılavuzu karga... Televizyonlara talimatı verdim. Dedim ki 'Hassa'daki, Reyhanlı'daki bütün barajlarımızı yayınlayın. Bu adam nerede hangi barajlarımız var bunları görsün'. Akşam yalan, sabah yalan. Biz, bunun bu yalanları sebebiyle aldığımız tazminatlardan bıkar hale geldik. Ama bu ödemekten bıkmadı. Çareyi milletvekillerine yardım sandığı kurdurmakta buldu. Şimdi milletvekilleri 5'er bin lira yardım sandığına para atıyorlar."

Man Adası davasından kazanacağı tazminatı Mehmetçik Vakfına hibe edeceğine işaret eden Erdoğan, "Başka çare yok, en ideali bu." ifadesini kullandı.

"SEÇİM SANDIKTAN ÖNCE KALPLERDE KAZANILIR"

"Bizim siyasetimiz kavga değil, kardeşlik, birlik, dirlik, aşk siyasetidir." diyen Erdoğan, konuşmasının başında çalan "Bizimkisi bir aşk hikayesi" şarkısına atıfta bulunarak, şarkıcı Kayahan'a Allah'tan rahmet diledi.

Erdoğan, "İşte bununla yürüyeceğiz. Bu, bir aşk hikayesidir. Bizim siyasetimiz, nefret değil sevgi siyaseti, husumet değil yürekleri fethetme siyaseti. Bizim siyasetimiz, baskı değil özgürlük, demokrasi siyasetidir. Bizim siyasetimiz, gönül siyaseti, gönülleri kazanma siyasetidir. Çünkü gönle giren her şey göze de hoş gelir. Çünkü seçim sandıktan önce kalplerde kazanılır." diye konuştu.

Yunus Emre'nin, "Bir gönülü yaptın ise / Er eteğin tuttun ise / Bir kez hayır ettin ise / Binde bir ise az değil." dizelerini okuyan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim insana, milletimize, siyasete bakış açımız işte budur. Biz gönül yapmanın, gönüller kazanmanın derdindeyiz. Biz şehirlerimizi bünyad etmenin, ayağa kaldırmanın gayretindeyiz. Biz, ülkemizi 2023 hedefleriyle buluşturup, dünyanın en güçlü 10 devletinden birisi yapmanın peşindeyiz. Biz, insanımızı birleştirmenin, kucaklaştırmanın, aynı ortak payda etrafında bir araya getirmenin çabasındayız. 31 Mart sonrasında da milletimize projelerimizin dışında, en önemli vaadimiz olarak gönül belediyeciliğinin sözünü veriyoruz. 81 vilayetimizin 922 ilçemizin her birine tevazu, samimiyet ve gayretle hizmet etme sözü veriyoruz. Kim ne derse desin Türk milletinin en büyük güç kaynağı işte şu anda içinde bulunduğu kardeşliğidir, dayanışmasıdır, acılarını paylaşarak azaltmasıdır. Bu milletin en önemli özelliği, yaşadığı onca badireye rağmen her seferinde küllerinden yeniden doğmayı başarmasıdır. Açık söylüyorum, dünyada bu kadar kısa süre içinde bizim kadar ağır saldırılara maruz kalıp da ayakta durabilecek bir başka ülke olmamıştır. Bunun da en yakın şahidi Ankara'dır."

"ÖLÜM KUSAN SİLAHLARA RAĞMEN HAİNLERE BOYUN EĞMEDİ"

Son 6 yıl içerisinde Gezi'deki sokak teröründen, kanlı darbe girişimine, ekonomik sabotajlardan terör eylemlerine kadar Ankara'nın şahit olmadığı neredeyse hiçbir saldırının kalmadığına dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ama Ankara bütün bunların üstesinden gelerek daima daha ileriyle daha iyiye doğru yol aldı. Onca provokasyona rağmen Ankaralı kardeşliğinden taviz vermedi. Ankaralı sinmedi, pusmadı, tehditler karşısında geri adım atmadı. Ölüm kusan silahlara rağmen Ankaralı hainlere boyun eğmedi. Ankaralı kardeşlerim birliğine, beraberliğine, kardeşliğine böyle güçlü bir şekilde sahip çıktıkça önümüzü kesebilecek hiçbir güç yoktur."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankaralılardan 31 Mart'ta sandıklara gitmesini isteyerek, "Bütün hemşehrilerinizi arayın, onlara bu işin önemini anlatın. Bu işin ne kadar ciddi bir beka meselesi olduğunu anlatın. Sizlerden bunun için 31 Mart'ta sandıkları patlatmanızı istiyoruz. Sadece başkentimiz için değil aynı zamanda ülkemizin geleceği, milletimizin istikbali, evlatlarımızın huzuru için de bunu yapmalıyız. Çocuklarımız, huzurumuz, ülkemizin istikrarı, demokrasimizin güçlenmesi için sandıklara sahip çıkmalıyız. Ankara'nın kalkınma yolculuğunu kesintiye uğratmamak için sandıklara sahip çıkmalıyız. On binlerce kilometre öteden milletimize tehdide yeltenen müstevlilere hak ettikleri cevabı vermek için sandıklara sahip çıkmalıyız." değerlendirmesinde bulundu.

Bunun için Ankaralılardan bir söz almak istediğini ifade eden Erdoğan, alanı dolduranlara, "Ankara, 31 Mart'ta bağımsızlığına sahip çıkıyor musun? Ankara, 31 Mart'ta kardeşliğine sahip çıkıyor musun? Ankara, 31 Mart'ta sandığa sahip çıkıyor musun? Ankara, 31 Mart'ta gönül belediyeciliğine evet diyor musun?" şeklinde seslendi.

Genel Haberleri

ÇÖP araba! Tıka basa çöp dolu
Mehmet Cengiz Diyanet'ten de çıktı. Milyonlarca lira alacak