Erzurum Güncel- Yaptığı demir adam zırhı ile ismini duyuran Türk yazılımcı ve YouTuber Tolga Özuygur, derisine yerleştirdiği çiple RFID (Radyo Frekansı ile Tanımlama) ve NFC teknolojilerini kullanabiliyor. Atölyesinin kapısını derisinin altına yerleştirdiği NFC çipiyle açabilen Özuygur, şimdi de yaptığı demir adam kolunu bu sistem ile komut ettirebiliyor.
Vücuduna yerleştirilen çipte 2 adet RFID bulunan Özuygur, bu çipi istenilen şekilde programlayabiliyor. Bu sistemle kapı açmak veya bir kimlik doğrulaması yapmak da mümkün. Özuygur daha önce tamamladığı demir adam zırhına ek olarak yeni bir Iron Man kolu tasarladı. Bu kolu derisinin altındaki çiple koldaki sisteme uygun programlama yaparak komut ettirebiliyor.
Demir adam kolunu RFID teknolojisini kullanarak içindeki el yapımı bir devre ile bütün kolun fonksiyonlarını kontrol edebilen Özuygur, demir adam filminde elin ateş etme pozisyonunu aldığında yaptığı hareketi gerçekleştirdi. Ateş etme pozisyonunu aldığı sırada tasarladığı kol derisinin altında bulunan çipe tanımlanıyor. Daha sonra ateş etme komutu derisinin altındaki çip sayesinde gerçekleşiyor.
“Yaptığım deneysel mühendislik projeleriyle her yaştan insana ilham vermek istiyorum”
Özuygur, video paylaşım platformu kanalında deneysel mühendislik projeleri yaptığını söyleyerek, "Özellikle bilim kurgu filmlerinden görmeye alışık olduğumuz bazı fantastik projeleri gerçek dünyada nasıl yapabileceğimizi araştırıp bunları uygulamaya çalışıyorum. Bunu yapmaktaki asıl nedenim sadece gençlere ilham kaynağı olabilmek değil. Her yaştaki insanı biraz daha bilim alanına yönlendirebilmek için bunları yapıyorum. İnsanlar beni Iron Man projemle tanıdı. Şu anda onunla ilgili yeni bir proje geliştirmekteyim. Demir adam serisindeki bir tür deri altı implant ile iletişim kuran teknolojilerden bir tanesi üzerinde çalıştım. Bu sayede derimin altındaki implantı kullanarak kontrol edebildiğim bir adet demir adam kolu tasarladım" dedi.
“Deri altımdaki implantlar aslında akbil veya kimlik doğrulamada kullanılıyor”
Bu tür implantların uzun yıllardır kullandığına dikkat çeken Özuygur, "Dünyada binlerce insanda olan bir şey. Daha çok bu implantlar kimlik doğrulama gibi uygulamalar için kullanılıyor. Benim yerleştirdiğim implantın içinde bir adet RFID (Radyo Frekansı ile Tanımlama) bulunuyor. Bu tür implantlar daha çok akbillerde görmeye alışığız. İnsanların düşündüğü gibi yerimizi takip etme veya zihnimizi kontrol etmek mümkün değil. Oldukça basit elektronik bir çip. İmplantın yerleştirilme süreci oldukça basitti. Bunu bir sağlık personeli ile direkt olarak elinize basit bir enjeksiyon ile yerleştirebiliyorsunuz. Yurtdışında çok fazla bu işi yapan yer var ama Türkiye'de çok fazla yaygın değil. Bu tarz bir implantı derimin altına yerleştirirken kesinlikle insanları özendirmek amaçlı yapmıyorum. Bu tamamen kendi kişisel tercihim" ifadelerini kullandı.
“Günlük yaptığım pek çok şeyi derimin altındaki çip sayesinde yapabiliyorum”
Özuygur, "Çipin içindeki bilgiyi tamamen kendiniz kontrol edebiliyorsunuz. Benim çipimde 2 adet RFID bulunuyor. Bunu istediğiniz gibi programlayabiliyorsunuz. Bu şekilde farklı projelerde kullanabilirsiniz. İsterseniz kapı açmak için, bir kimlik doğrulaması için veya bilgisayarınıza girmek için bunu kullanabiliyorsunuz. Demir Adam zırhını kontrol etmek için programlayabilirsiniz. Yapabileceğiniz çok fazla seçenek var. Bu tamamen hayal gücünüze bağlı. Günlük hayatımda kullandığım pek çok şeyi bu çip sayesinde kontrol edebiliyorum. Demir adam kolunu RFID teknolojisini kullanarak içindeki el yapımı bir devre ile bütün kolun fonksiyonlarını kontrol edebiliyorum. Çipi kullanarak sadece kimlik doğrulama yerine kontrol sağlamayı başardım. Demir adam filminde elin ateş etme pozisyonunu aldığında yaptığı hareketi gerçekleştirdim. Ateş etme pozisyonunu aldığımda kol elimdeki çipi tanımlıyor. Ateş etme komutunu derimin altındaki çip sayesinde yapıyorum" diye konuştu.
“Amacım günümüz teknolojisinin ne seviyede olduğunu göstermek”
Kolun üretimini 3D yazılım ile gerçekleştirdiğini belirten Özuygur, "İlk önce bilgisayarda tasarım yapıyorum. Sonra üç boyutlu yazıcılar ile tasarladığımı üretiyorum. Sonrasında ise zor bir boyama ve işleme sürecine geçiliyor. Daha sonra devre tasarımı yapılıyor. Tasarımım çalışan mekanik bir sistemin halini alıyor. İzleyenler bunun saçma bir şey olduğunu düşünebilir. Neden bir filmdeki nesneyi üretiyorsun diyebilirler. Benim tüm olayım deneysel mühendislik projeleri. Amacım İnsanlara bilim kurgu filmlerindeki tasarımların bile günümüz teknolojisiyle nasıl üretilebileceğini ve bunu üretmek istediklerinde nasıl bir yol izleyeceklerini aktarmak. Burada bir Ar-Ge, mühendislik ve bir nesnenin üretim süreci yer alıyor" açıklamalarında bulundu.
“Gençler TEKNOFEST gibi etkinliklere katılmalı”
Gençlerin bu tür etkinliklere katılım sağlamalarını önerdiğini söyleyen Özuygur, sözlerini şöyle tamamladı: "Ülkemizde aslında pek çok robot etkinlikleri ve yarışları bulunuyor. Bunların arasında TEKNOFEST gibi çok güzel bir etkinliğimiz bulunuyor. Bunlara katılım sağlayanların ekip halinde çalışmaları gerekiyor. Bende çalışmalarımı arkadaşlarımla ufak ekipler oluşturarak üretiyorum. Hiçbir şeyi tek başınıza yapamazsınız. Arkadaşlarınızla beraber yeni şeyler araştırıp bunlar üzerine çalışarak ufak projelerle başlayıp sonrasında bunları nasıl geliştireceğinizi araştırarak kendilerini geliştirmelerini söyleyebilirim".