Erzurum Güncel- Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetinin azmettiricisi olduğu iddiasıyla tutuklanan Doğukan Çep'in adına sosyal medyada açılan hesapta, "Bana (Hasan Ferit Gedik cinayeti konusunda) yardım edeceğini söyleyip etmedi, beni oyaladı. Ben de sinirlendim. Canını yakmak için ayaklarından vurdurmak istedim, öldürmek gibi bir kastım kesinlikle olmadı. Şahsi husumet sebebiyle, uyarı amaçlı canı yansın istedim" denildi.
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetinde azmettiricilikle suçlanan ve İstanbul Gülsuyu’da işlenen Hasan Ferit Gedik cinayetinde 35 yıl 4 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Doğukan Çep adına, sosyal medya platformu X'te şüpheli bir hesap açıldı.
Eski MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz'un soruşturmanın şüphelileri arasına girmesinden 3 gün sonra açılan hesapta, Çep'in ağzından yazıldığı iddia edilen bir mektup paylaşılırken, Sinan Ateş cinayetiyle ilgili iddialara yer verildi. Mektupta "şahsi mesele" vurgusu yapıldı ve "Olay benim olayımdır. Hiçbir kurum ve kuruluşla alakası yoktur" denildi.
Hesabın, MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter'in soruşturmanın yeni koordinatör ismi Ankara Başsavcı Vekili Ahmet Altun ile görüşme yaptığı iddiasının hemen ardından açılması dikkat çekti.
Doğukan Çep tarafından yazıldığı iddia edilen mektupta, "saldırının öldürme değil korkutma amaçlı olduğu ve ülkü ocaklarından bağımsız şekilde düzenlendiği" iddia edildi. Doğukan Çep adıyla yazılan mektupta Sinan Ateş'e FETÖ'cülük suçlaması yapılırken, olayın peşini bırakmayarak gündeme taşımaya devam eden basın kuruluşları da hedef gösterildi.
Öte yandan Çep adına yazılmış mektubun bir yerinde "Hayatım boyunca ülkü ocaklarına gitmedim, bu kültürle yetişmedim" ifadeleri kullanılırken bir başka yerinde de "Ben ülkücüyüm diye konu farklı yerlere çekiliyor" denildiği de dikkatlerden kaçmadı.
Mektupta, öne çıkan ifadeler şöyle:
"Bu dava benim şahsi davamdır. Hayatım boyunca ülkü ocaklarına gitmedim, bu kültürle yetişmedim. Sinan Ateş ile önceden tanışıklığımız bulunmaktaydı. Kendisinden yardım istedim. Bana söz verdi, yardımcı olacağını söyledi fakat sözünü tutmadı. Kasıtlı olarak oyalandım, ben de sinirlendim.
Canını yakmak için ayaklarından vurdurmak istedim. Öldürme gibi bir kastım kesinlikle olmadı. Zaten görüntülerde bu açıkça bellidir. Ben ve arkadaşlarım ölsün istemedik. Devletimiz adil bir şekilde deliller ve raporlarla olayı aydınlığa çıkaracaktır. Şahsi husumet sebebiyle, uyarı amaçlı yaralansın istedim. İlk gelen mermiler ayağından vuruyor. Suikast yapmaya gelen insan kafasına, göğsüne atar ya da sırtından vurur.
Eray, Sinan Ateş'in tek başına karşısına çıkarak Sinan Ateş'in ayaklarına ateş etmiştir. Basında, 'motorla ateş etti' deniliyor. Motor 400-500 metre başka bir yerdedir. Kayıtlarda mevcut. Atış şeklinden ilk mermilerin ayağına geldiği bellidir.
Böyle suikast olmaz. İlk merminin ayağına geldiği bellidir. Ben ülkücüyüm diye konu farklı yerlere çekiliyor. Ben Sinan Ateş'ten, Hasan Ferit Gedik davası için yardım istemiştim. İftira ile cezalandırıldım demiştim. Kamuoyu, yalan haberler ve iftiralarla yanlış yönlendiriliyor. Bunu yapanlar vatan haini FETÖ'cüler ve MHP'den kovulmuş şahıslardır. Bunların derdi Sinan Ateş değildir, MHP'den intikam almaktır. İçeride bir sürü günahsız yatan insanlar var. Benim şahsi meselem yüzünden suçsuz insanların yatması çok üzücü. Evet bana yardım etmeyen Sinan Ateş'e sinirlendim.
Birlikte fotoğrafımız var, emniyette de söyledim. FETÖ'cü hain birçok gazeteci olayları farklı yerlere çekip çarpıtmaya çalışıyor. Olay benim olayımdır. Hiçbir kurum ve kuruluşla alakası yoktur."
İşte mektubun tamamı: