Doktor Döven Vekile İnceleme

BDP Genel Merkezi’nden yapılan açıklamada, hekimlere ve kamu çalışanlarına yönelen şiddet olaylarının asla kabul edilemeyeceği belirtilerek, ”Van’da meydana gelen bu üzücü olayla ilgili olarak partimiz gerekli inceleme ve araştırmayı başlatmıştır” ifadeleri yer aldı.

Van Milletvekili özdal üçer’in eşi ve kızının trafik kazası geçirmesi ve sonrasında yaşananlara ilişkin BDP Genel Merkezi’nden yapılan yazılı açıklamada, üçer’e ve ailesine geçmiş olsun dileği iletildi.

Açıklamada şunlar kaydedildi.



”Kamuoyuna da yansıdığı üzere dün Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ne yazık ki tasvip edilmeyecek üzücü bir olay yaşanmıştır. Kimden ve nereden gelirse gelsin, görevi başındaki sağlık çalışanlarına, hekimlere ve kamu emekçilerine yönelen şiddet olayları asla onaylanamaz, asla hoş görülemez. Van’da meydana gelen bu üzücü olayla ilgili olarak partimiz gerekli inceleme ve araştırmayı başlatmıştır. Sonuçları kamuoyuyla paylaşılacaktır.

Ayrıca söz konusu doktorun ve diğer görevlilerin sayın milletvekilimizin trafik kazası geçiren eşine ve kızına yönelik ayrımcı uygulamalarda bulunduğuna dair iddialar da titizlikle araştırılacak ve ilgililer hakkında gerekli hukuki işlemler yapılacaktır.”



TüRK SAĞLIK-SEN: MİLLETVEKİLİNİN DOKTOR DöVMESİ TBMM İçİN KARA BİR LEKEDİR

TüRK Sağlık-Sen Genel Başkanı önder Kahveci, BDP Van Milletvekili özdal üçer’in Van’da bir doktora şiddet uygulamasının insanlık dışı ve kabul edilemez olduğunu belirterek, "Gaziantep’te Dr. Ersin Arslan’ın hastanede öldürülmesininin ardından tüm Türkiye ve sağlık çalışanlarının şehitleri için yas tuttuğu bir sırada, üçer’in bir doktora şiddet uygulaması bu işin artık çığırından çıktığını göstermektedir. Bir milletvekilinin doktor dövmesi aynı zamanda TBMM’ye de sürülmüş kara bir lekedir" dedi.

Aynı milletvekilin Kasım ayında da ’Ben milletvekiliyim bana saygı göstereceksiniz, göstermezseniz bağırırım, kafanı da patlatırım’ diyerek bir polisi de tehdit ettiğini belirten Kahveci, "Bu tür davranışları ile bu milletvekilinin kamu görevlilerine karşı bir kin beslediğini görmekteyiz. Devletin verdiği görevle, milletin hizmetinde olan polise ve doktora karsı niçin bu kadar kin beslediğini de açıkçası merak ediyoruz. Milletvekilinin bu alışkanlığından artık vazgeçmesini tavsiye ediyoruz" diye konuştu.

"TBMM’NİN BU KARA LEKEYİ TEMİZLEMESİNİ BEKLİYORUZ"

önder Kahveci şöyle devam etti: 

"Milletvekilinin tavrı sadece kendine değil TBMM’ye de zarar vermektedir. Sağlıkta şiddetin çözümü için TBMM’de komisyon kurulması, şiddete yönelik cezaların arttırılması için TBMM’den yasal düzenleme yapılması beklenirken, bir milletvekilinin doktor dövmesi aynı zamanda TBMM’ye de sürülmüş kara bir lekedir. Doktor bile döverek şiddetten beslenmeyi kendilerine ilke edinen kişilerin, bu ülkede milletvekilliği yapmasını büyük bir utançtır, TBMM’nin bu kara lekeyi temizlemesini ve özdal üçer’e bu yaptığının hesabının sorulmasını bekliyoruz."

VAN VALİSİ'NDEN AçIKLAMA GELDİ

Van Valisi Münir Karaloğlu, darbedilen doktorun tüm haklarını korumak için her türlü desteği vereceklerini ve olayın sonuna kadar da takipçisi olacaklarını bildirdi.

Vali Karaloğlu, Van-Edremit karayolu üzerinde bulunan Anadolu konteyner kentinde katıldığı bir etkinlikte, gazetecilerin Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil tıp uzmanı Oğuz Eroğlu’nun BDP milletvekili özdal üçer tarafından darbedilmesiyle ilgili soruları cevapladı.

Hastanenin acil servisinde, ”görevi başında, insanlara hizmet için çırpınan doktora yapılan saldırının çok çirkin bir olay olduğunu” ifade eden Karaloğlu, yaşananları şöyle anlattı:

”Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi depremde ayakta kalan tek hastanemizdi. Bu sebeple çok ciddi bir yoğunluk var. Hekim arkadaşlarımız gerçekten olağanüstü bir gayretle vatandaşımıza hizmet etmek istiyorlar. Bu doktor arkadaşımız, o sayın vekilin eşini ve çocuğuna, vekil eşi ve çocuğu olduğunu bilmeden normal bir vatandaş olarak zaten gerekli hizmeti yapmış. Milletvekili gelip hastayla ilgilenmeye başlayınca, doktor arkadaşımız tedirgin olunca kim olduğunu soruyor, çünkü tanımıyor. Doktor, ’Beyefendi sizin isminiz?” diye soruyor. Vekil de ’Sen bana ismimi soramazsın’ diyerek tekme tokat kendisini tartaklıyor. çok çirkin olan saldırıyı kınıyoruz. Darbedilen doktorumuzun tüm haklarını korumak için elimizden gelen her türlü desteği vereceğiz ve olayın sonuna kadar da takipçisi olacağız.”

Vali Karaloğlu, başka bir soru üzerine de darbedilen doktorun sağlık durumunda ciddi bir problem olmadığını belirterek, ”Ama önemli olan psikolojik durumudur. Kendisine bir hafta dinlenme izin verdik. Şu an dinleniyor. çok kötü bir olay. İnşallah bir daha tekrarlanmaz”dedi.

SAĞLIKTA ŞİDDETİN öNLENMESİ İçİN ARAŞTIRMA öNERGESİ

CHP Mersin Milletvekili Prof. Dr. Aytuğ Atıcı, Gaziantep’te Dr. Ersin Arslan’ın hasta yakını tarafından bıçaklanarak öldürülmesiyle sonuçlanan hekimlere ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarının araştırılması için ’Meclis Araştırma önergesi’ verdi.

Prof. Dr.Aytuğ Atıcı, verdiği önergede hekim ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarının giderek arttığına dikkat çekti. Atıcı, Türkiye’de hekim ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarının sayısı gün geçtikçe arttığını hatırlatarak, "En son Gaziantep’te bir meslektaşımız cinayete kurban gitmiştir. Giderek yaygınlaşan ve telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurduğu görülen şiddet olayları yüzünden sağlık çalışanlarının sağlığı bozulmuştur. Hekimler hizmet veremez hale gelmiştir. Şiddet olaylarının nedenlerinin araştırılması, çözüm yollarının bulunması ve şiddeti önleyici politikaların oluşturulması amacıyla TBMM içtüzüğünün 104 ve 105. maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz” dedi.

Prof.Dr. Atıcı, dilekçesinin gerekçe bölümünde ise hükümetin ’Sağlıkta Dönüşüm’ adıyla yürüttüğü sağlık politikasının yerleşmesiyle birlikte, sağlık çalışanlarına yönelik fiziksel, sözlü, psikolojik ve ekonomik şiddet olaylarının giderek arttığına dikkat çekerek şöyle dedi:

"Tabip odaları ve diğer sağlık meslek kuruluşlarına başvurarak şiddete uğradığını bildiren ve destek isteyen sağlık çalışanı sayısı çığ gibi büyümüştür. Şiddete maruz kalan ve sürekli olarak şiddete uğrama korkusuyla yaşayan sağlık çalışanlarının çalışma şevkleri kırılmıştır. Sağlık çalışanlarında, risk almamak adına tedavisi zor olan hastaları başka merkezlere gönderme eğilimleri başlamıştır. AKP iktidarının sağlıkta dönüşüm adıyla hekime dayattığı ’düşük ücret ve performans uygulaması’, vatandaşa dayattığı ’katkı payı uygulaması’ sonucunda, hastaların yaklaşık üçte biri acil servislere başvurmaya başlamıştır. Böylece gerçekten acil sorunu olan hastaya verilen hizmetin kalitesi düşmüştür. Sonuç olarak Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın toplumu hasta ettiği bunun sonucu olarak ta, sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin arttığı anlaşılmaktadır. Sağlık çalışanlarının güvenlik kaygıları, topluma sağlık sorunu olarak geri dönebilecek olması büyük önem arz etmektedir.”