Demirtaş, "Açılım gerçekten Kürt açılımı ise Kürt halkının hassasiyetleri, talepleri ortadır. Birincisi siyasi iradelerine önderliğine saygı duyacaksınız. Bu nettir. Halkımızın partisinin seçilmişlerine, öncüsüne saygı duyacaksınız. Ana diline kültürüne saygı duyacaksınız. Daha açılımın başından bu kadar pervasız bir yaklaşım sergilenirse. Bundan sonra yapılacak olan açılımın başına TRT 6'nın başına gelenler gelir" dedi. Diyarbakır'da DTP'lileri, PKK'nın Türkiye yapılanması yönelik Kürdistan Topluluklar Birliği'ne (KCK)yönelik düzenlenen ve 10 kişinin tutuklandığı operasyonu protesto etmeyi sürdürüyor. DTP Grup Başkan Vekili ve Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaş, ile milletvekili Aysel Tuğluk, İl Başkanı Fırat Anlı, merkez ilçe belediye başkanları Yenişehir Belediye Başkanı Selim Kurbanoğlu'nu ziyaret etti. Ziyaretin ardından belediye binası önünde toplanan yaklaşık 400 kişi, DTP'lileri 'Baskılar bizi yıldıramaz' sloganları atarak karşıladı.DTP Grup Başkan Vekili Selahattin Demirtaş, burada yaptığı konuşmada arkadaşlarına yönelik operasyonları sert bir dille eleştirerek arkadaşlarının tutuklanmasını kabul edemeyeceklerini söyledi. Demirtaş, şöyle konuştu:"Hiç kimse böylesi bir dönemde bize açılımdan söz etmemelidir. Arkadaşlarımızın tutuklanması tam olarak şu mesajı içeriyor. Biz sizin iradenizi tanımıyoruz. Bizim irademizi tanımayanlar. Nasıl bizimle açılım yapacak CHP'nin MHP'nin hassasiyetini Kürt halkından daha fazla dikkate alacaksınız. Ama ismine Kürt açılımı diyeceksiniz. O zaman benim tavsiyem hükümet Kürt açılımının adını değiştirsin. Bu açılımın adı 'Baykal, Bahçeli' olsun, onlara da hayırlı uğurlu olsun. Açılım gerçekten Kürt açılımı ise Kürt halkının hassasiyetleri, talepleri ortadır. Birincisi siyasi iradelerine önderliğine saygı duyacaksınız. Bu nettir. Halkımızın partisinin seçilmişlerine, öncüsüne saygı duyacaksınız. Ana diline kültürüne saygı duyacaksınız. Daha açılımın başından bu kadar pervasız bir yaklaşım sergilenirse. Bundan sonra yapılacak olan açılımın başına TRT 6'nın başına gelenler gelir"BAŞBAKAN KÜRT CÜMLESİNİ KULLANMAYA ÇEKİNİYORYÖK'ün yaşayan diller adlı enstitüsünün adını eleştiren Demirtaş, devletin hiç bir kurumunun Kürt sözcüğünün ağzına almak istemediğini söyledi. Demirtaş, şöyle dedi:"Rektör bile buna isyan ediyor. Bu kadar saçmalık olabilir mi? Kürt açılımı olacaksa 20 milyonluk bir halkın ismini ağzınıza almaktan çekinmeyeceksiniz. Kürt halkı bir realitedir. Kürt demek, olmak utanç verici bir durum değildir. Kürt halkı demek bir realitenin tespitidir. Buna hükümet, YÖK, MGK, Cumhurbaşkanı kendini alıştırarak başlayacak. Eğer bu ülkenin Başbakan'ı Cumhurbaşkanı ise vatandaşların etnik kimliğinin ismini ağzına almaya çekinmeyecek. Başbakan Kürt açılımı altında yürüyen projede ağzına Kürt sözcüğünü almaktan çekiniyor. Kime açılım yapılacak? Neye açılım yapılacak? YÖK karar alıyor Kürdoloji Enstitüsü diye. İsmi, 'Yaşayan Diller Enstitüsü' oluyor. Bütün bunlar DTP'ye yönelik operasyon dahil. Bu açılımın bu sulandırılması da dahil. Tamamı bir konseptin parçasıdır. Bizim halkımız örgütlü bir halktır. Bu örgütlü yapı dikkate alınacaksa en başta seçilmişlere ciddi ve tutarlı bir yaklaşım bekliyoruz. Eğer itirazlarımızı dikkate alınarak bu arkadaşlarımız serbest bırakılırsa, bizde inanalım ki evet, bir ir hata yapıldı ve bu hatadan dönüldü. Halkımızda bunu görsün. Aksi taktirde bu şekilde kandırarak ve sulandırarak açılımda yapılamaz, demokratikleşmede gerçekleştirilemez. En azından Kürt halkını ikna edin Ama mesele Baykal ile Bahçeli'yi ikna etmekse onlar zaten ikna olmuştur. Bundan sonrada biz yürüyeceğiz. AKP'yi de doğru yola, doğru çizgiye biz getireceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın" Demirtaş'ın konuşmasının ardından yürüyüşe geçen grup, 'Özgür belediyecilik anlayışımız tutsak edilemez' yazılı pankart taşıyarak Büyükşehir Belediyesi önüne geldi. Belediye önünde konuşan DTP İl Başkanı Fırat Anlı, operasyonların siyasi olduğunu belirterek, operasyonları düzenleyenlerin, operasyonların altında kalacağını ileri sürdü. Hükümete seslenen Anlı, " Askeri ve siyasi operasyonlardan vazgeçin, tutuklu arkadaşlarımıza sahip çıkacağız. Arkadaşlarımız özgür olmayıncaya kadar, kendimizi özgür saymıyoruz. Bizlere televizyonlarda hakaret ederek, arkadaşlarımızı gözaltına alarak bize açılımdan söz edemezsiniz. AKP'liler bu sürecin nereye gideceğini bilerek hareket etmektedirler. Kendi ellerimizle bu coğrafyayı yaşanabilir kılacağız. Tüm arkadaşlarımız serbest kalıncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz" dedi. TUĞLUK: PARTİMİZİ KAPATIN BİZİ TUTUKLAYINDTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk, herkesin bilmesini isteyerek barışa hazır olduklarını söyledi. Tuğluk, şöyle konuştu:"Barışa hazırız, kardeşliğe hazırız ama onurluca hazırız. Bu baskılarla, dayatmalarla onurlu yolumuzdan vazgeçiremezler, Çünkü biz ne bedeller ödedik, bu konumları kolay kazanmadık. Bunları kaybetmeyeceğiz. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu operasyonları gerçekleştirenlere diyoruz ki, buyurun hepimizi tutuklayın, buyurun bütün belediye başkanlarımızı görevden alın, buyurun partimiz kapatın. Peki bu size ne kazandıracak? Bundan emin olsunlar ki, bu operasyonlar, bu yaklaşımlar, bu yöntemler devam ettiği sürece kaybedecek olan onlar olacaktır. Anayasal, yasal hiç bir hakkı tanınmayan halkımızın zaten kaybedecek bir şeyi yoktur. Sayın Başbakan diyor ki, çözüme en yakın dönemde olduğumuz bir dönemdeyiz diyor. Biz de diyoruz ki Sayın Başbakan bu yöntemlerle, uygulamalarla çözümden uzaklaşıyoruz" SOKAKTA MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZTuğluk, bedeli ne olursa olsun bu sürece devam edeceklerini belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a da eleştirilerde bulundu. Tuğluk, şunları söyledi;"Bu sürecin bedelini yine Kürtlere ödetiyorsunuz. Uyguladığınız bu yöntemlerle bedelini halkımıza ödetiyorsunuz. Buradan bir kez daha söylüyoruz. Gelin bu yanlış yaklaşımlardan vazgeçin ve yeniden kendi içinizde değerlendirin. Ve bir özeleştiride bulunarak, bu sorunun gerçek ve esaslı çözümü için yeniden bir süreç başlatın. Halkımızın kaygı ve kuşkularını giderecek, yeni bir başlangıç yapın. Böyle yapmazsanız biz halkımızı bu sürece inandıramayız. Milyonlarca halkımızın muhatap aldığı sayın Abdullah Öcalan'ı muhatap almıyorsunuz. Dağı muhatap almıyoruz diyorsunuz. DTP’yi muhatap almıyoruz diyorsunuz. Operasyon üzerine operasyon yaparak, irademizi kırmaya çalışıyorsunuz. Peki bu sorunu kiminle çözeceksiniz. O nedenle onları ciddi olmaya davet ediyoruz. Biliyoruz ki, bu süreç tıkanırsa artık barış umutları bir kez daha kırılırsa, artık yeniden barış umutlarını yeşertmek mümkün olmayacak. Her şey çok daha zor olacak. Ve çok daha büyük acılar yaşayabileceğiz. Analar ağlamasın. Ama bu yöntemlerle mi anaları ağlatmayacaksınız? Bu yöntemler devam ederse demokratik meşru direniş hakkımızı kullanacağız. Kimse Kürtlere çok görmesin. Bir kez daha söylüyoruz. Demokratik meşru zeminde mücadelemizi sürdürmek istiyoruz. Ancak bu yolu tıkarsanız, bu yolu halkımızla birlikte sokakta mücadelemizi sürdüreceğiz"