Bugün için ticari hayatta (Erzurum ölçeğinde) yılda 70 milyon ciro yapan bir şirket epey büyük bir şirkettir.
Anlayın ki o şirket ne Covid’ten etkilenmiş ne de sıkışan ekonomik koşullardan…
Satmış da satmış!
Ne diyelim…
Hayırlı işler…
Pekii Erzurum’da çarşı pazarın bile kapalı olduğu şu süreçte 70 milyon ciro yapan o şirket kime ait?
Haydi bir tahminde bulunun…
Size kolaylık olsun diye bir ipucu vereyim.
O şirket, inşaat sektöründe değil…
O şirket, gıda sektöründe değil…
O şirket tekstil sektöründe değil…
O şirket imalat sektöründe değil…
Haydi uzatmayalım o şirket, hiçbir şey üretmeyen, ticari hayatında hiç mi hiç risk üstlenmeyen, dünya yansa bir horum otu bile yanmayacak olan bir şirket!
A’dan Z’ye her şey satıyor!
Tamam; ürünlerinin neredeyse yüzde yetmişi miadını doldurmuş, teknolojinin gerisine düşmüş, ama kamu kurumları ondan o tapon malzemeleri almak zorunda!
Anladınız siz onu…
Evet; o şirket Devlet Malzemeleri Ofisi (DMO)
Adı bile sevimsiz; komünizmi, kooperatifçiliği ve tekeli çağrıştırıyor.
Ticaret Odası Meclis Başkanı Saim Özakalın, bir vakitten beri bu meseleye kafa yoruyor, hatta kafa yormakla yetinmeyip, DMO’nun ticaret hayatı üzerindeki olumsuz etkilerini tane tane ispatlıyor.
Rivayet odur ki, şu günlerde yeni bir düzenleme yapılacak ve bu düzenlemeye göre, illerdeki kamu kurumları iğneden araç lastiğine kadar her ne alacaklarsa Devlet Malzeme Ofisi’nden almak zorunda kalacaklar!
AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban, (Zehra hanım evlendi ya, bu ‘Ban’ kocasından gelen bir isim) Saim Özakalın’ın talep ve itirazına kulak verdi.
Saim Özakalın, kendi adına değil şehir ve iş dünyası adına bir tepki koyuyor.
Görebildiğim kadarıyla DMO şimdilik kimyasal ürün ya da çimento satmıyor ki, Saim’e rakip olsun!
İşin şakası bir yana..
Hakikaten bu DMO meselesi ciddi bir husus…
Erzurum’da DMO irtibat bürosu şeklinde faaliyet gösteriyor, eskiden bölge müdürlüğüydü.
Lakin buna rağmen yine bilmem kaç il bu irtibat bürosuna bağlı…
Misal geçtiğimiz günlerde Erzurum Emniyeti’nin yeni binası için ofis malzemeleri ihtiyacı oldu.
Bu ihtiyaç için Erzurum esnafından neredeyse çöp bile alınmadı.
Ne varsa yoksa alayı DMO’dan temin edildi. Çünkü Emniyet’i buna mecbur eden bir düzenleme var!
Aynı şey bölge eğitim hastanesinin yeni binasında da oldu.
Adına DMO denilen bir kamu kuruluşu var. Kâr-zarar diye bir derdi yok!
Vergi diye bir kaygısı yok!
Ekmek elden su gölden havasında!
Covid tüm dünyayı kasıp kavurmuş ama onun zerre kadar umurunda değil!
Döviz çıkmış inmiş, borsa batmış çıkmış hiç mi hiç tınlamıyor!
Bu ay çalışanların maaşlarını nasıl ödeyeceğiz, sigorta primlerini nasıl yatıracağız diye asla kendi kendine soru sormadı, çünkü böyle bir derdi yok!
İşte o kurum geçtiğimiz yıl Erzurum’da 70 milyon lira ciro yaptı!
Haydi buyurun bu şehirde ticaret yapın, esnaf olun, iş insanı olun, üretici olun, sanayici olun…
Olmaz, olamaz…
Kamu müdürlerinin canlarına minnet…
Özel sektörden alış veriş yapıp zaman zaman töhmet altında kalmaktansa, her bir şeyi DMO’dan satın al, kafan rahat olsun!
Devlet Malzeme Ofisi’ni sakın yabana atmayasınız. Yedi sektörde toplam 500 kaleme yakın ürün satıyor.
Diyelim ki bir kamu kurumuna akü lazım, tamam miadı dolmuş olsa da orada akü olduğu sürece almak zorundasın.
Diyelim ki kuruma televizyon lazım, ama DMO’nun depolarında Nuhnebi’den kalma tüplü televizyonlar var, mecbursun onu alacaksın!
Tam bir trajedi…
Cağ kebabı yapanlarla çimento üreten Erçimsan şimdilik rahat!
Nasılsa DMO kebap ve çimento satmıyor!
Ama sıkı durun çok sağlam bir yerden aldığım duyuma göre, DMO yakın bir zamanda çimento, kadayıf dolması, cağ kebap ve tespih de satacakmış!
Hatta Erzincankapı’daki çorbacıların yeniden hareketlendiğini görünce çorba işine bile girecekmiş; benden demesi!
Yani sadece masa sandalye satanlar batmayacak, siz de topun ağzındasınız efendiler!
Bu konuda en rahat biz basın mensuplarıyız!
Değil mi ki DMO kamu adına basın alımı ve satımı yapmıyor.
O işi RTÜK’e bırakmış, nasılsa RTÜK’ün elinde de baltası var, beğenmediği her yere vurup duruyor!
Saim Özakalın’la yaptığım görüşmeden anladım ki, milletvekili Zehra Hanım, yapılacak yeni düzenlemede, “kamu kurumları her bir şeyi DMO’dan almak zorunda” şeklindeki dayatmayı değiştirecek gibi duruyor.
Şu soruyu sorarak konuyu kapatalım:
Devlet Hava Meydanları İşletmesi yüzünden bu şehrin iç ve dış turizmi ölümcül darbe aldı.
Covid yüzünden üniversiteler kapatıldı, Erzurum yüz binlerce öğrencinin bıraktığı gelirden mahrum kaldı.
Ekonomi iyi gitmiyor diye özel sektör de devlet de yatırımları askıya aldı.
Şimdi de DMO diyor ki, hangi kamu kurumu çöp torbası dahi alacaksa benden almak zorunda!
Haydi Zehra Hanım siz söyleyin, eskiden kapatacağımız bir kepenk vardı, şimdi o bile kalmadı.
Biz neremizi kapatacağız ki bu DMO mutlu olsun?