Erzurum’da anıtlar kurulu bilmecesi

Erzurum Güncel- İşte o yazı....Anıtlar Kurulu’nun Küçükler sevgisi(!) Erzurum’un simgesi Çifte Minareli Medrese, Erzurum’u Erzurum yapan değerlerden yalnızca biridir. Tarihi eserler açısından şanslı bir şehir Erzurum. Ama gel gör ki bu zenginlik içerisinde kimse onların kıymetini bilmiyor, bilemiyor. 2011 Kış Oyunlarının simgesi ve oyunların açılışının, törenlerinin yapıldığı mekanların önünde şimdi çirkin bir tuvalet yükseliyor. Bütün itirazlar ve tepkilere rağmen şehrin ruhuna ihanet olan bu hilkat garibesi tuvalet hala yerinde duruyor. Ahmet Küçükler, önce Çifti Minareli Medrese’nin siluetine ihanet etti. Barakaları, birkaç duyarlı Erzurumlunun (selametlik Necati Bölükbaşı ve meslektaşı Faruk Terzioğlu) hukuk mücadelesine rağmen oraya dikiverdi. Gariptir, ‘oraya bir şey yaparsanız Erzurum’u başınıza geçiririz’ diyerek medyada gürleyen Konyalı akademisyen Hamza Gündoğru, tarihi eserlere gereği gibi değer veren meslektaşı Cevat Başaran’ın ardında Anıtlar Kurulu’nun başına gelince Erzurum’un başına çorap geçiren karar Kurulda onaylandı. Her şeye rağmen, yumruk yeme pahasına hukuk mücadelesini sürdüren Necati Bölükbaşı, kendisi gibi avukat olan Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler’in inanını aşamayınca barakalar Çifte Minareli Medrese’nin bağrında ur gibi kaldı. Bölükbaşı ise şehri terki diyar eyledi. Vanlı, şanlı, sakıncalı bir kararGel zaman, git zaman Anıtlar Kurulu’nda bir şeyler değişti. Sakın tarihe sahip çıkan başkan ve üyeler bağlamında olayı anlamayın. Değişen Kurulun başkanıydı. Mimarlar Odası Van Şube Başkanı Şahabettin Öztürk, Anıtlar Kurulu Başkanı olarak kendisinden önceki başkan ve şimdi kurul üyesi olan Hamza Gündoğdu ile yine Ahmet Küçükler’in bir garip projesine daha onay verdiler. Vanlı Şahabettin Öztürk için duyarlılık tartışması yapabilirsiniz, ancak Erzurum’un okumuş yazmışları, siyasi çevreleri, her gün gazetelerde boy gösteren STK temsilcilerinin gıkı çıkmadı. Ne garip değil mi? Erzurumlu saygın isimlerden, edebiyat şinas ve şair Mehmet Emin Alper, “Şehirlerin de ruhu vardır. Tıpkı insanlar gibi, nefes alırlar ve yaşarlar. Onlara ihanet ederseniz, sizde abat olamazsınız, karşılığını alırsınız” derdi. İşte size karşılıktır bu. Erzurum kültür mirasını korumazsa Konyalı veya Vanlı olanlar niye korusun ki, değil mi? Yakutiye Belediye binasının derz dolgusuna karşı çıkan, derz dolgu tarihi esere uymaz diyen aynı kurul Çifte Minareli Medresenin önünün tuvalet ile kapatılmasına onay verdi iyi mi? Yakutiye’nin cırbıtına kızanlar, merteği okşayıp geçtiler. Biz Erzurumlular ise yalnızca sustuk ve izledik. Bence ER-VAK ve Erdal Güzel dışında kimsenin ben sivil örgütüm veya siyasiyim diye ortaya çıkmaya hakkı ve hukuku yok. Erzurum insanının da bizim tarihi eserlerimiz gibi bir lafı söyleme hakkı. Bu eserler, haklarını Erzurum’un bigâne insanına helal etmeyeceklerdir. Şimdi Çifte Minareli Medrese, gözyaşları yanaklarından süzülerek, sessiz ama hüngür hüngür ağlıyor...