Erzurum'da başlayan FETÖ elebaşı Gülen’in CIA ile ilk flörtü

Kanlı terör örgütünün ihanet tarihi: FETÖ elebaşı Gülen’in CIA ile ilk flörtü

Gazete Güncel- Yıllarca halkı dini duygularını istismar ederek kurduğu ihanet şebekesiyle Amerika Birleşik Devletleri ve onun gizli servisi CIA'in aparatı olan Fetullahçı Terör Örgütü elebaşı Fetullah Gülen, sığındığı ABD'nin Pensilvanya eyaletinde 20 Ekim'de öldü. "Altın nesil yetiştireceğiz" vaadiyle yola çıkıp vatan haini olarak ölen Gülen, arkasında miras olarak 1960'lı yıllarda kurduğu ihanet şebekesi FETÖ'yü bıraktı. Gülen'in ve örgütünün CIA ile bağı, ABD'ye 'göç ettiği' 1999 senesinden çok öncesine; 1960'lı yıllara dayanıyor. SABAH, örgütün kurulduğu ilk dönemden günümüze kadar olan süreçte geçirdiği aşamaları resmi belgelere dayanarak derledi.

Mustafa Sait ÖZKAN

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, 1941 yılında Erzurum'un Pasinler İlçesi Korucuk köyünde dünyaya geldi. Babası Ramiz imam, annesi Rabia ise ev hanımıydı. Babasının okulu olmayan bir köye tayini çıkması nedeniyle ilkokulu dışarıdan bitirdi. Askerlik öncesi ve sonrasında Edirne Üç Şerefeli Cami'de toplam 4 yıl imamlık yapan Gülen, askerliğinin acemi birliğini Ankara Mamak, usta birliğini ise İskenderun'da tamamladı. Askerlikten sonra 1963 yılında Erzurum'a giderek bir yıla yakın ailesiyle kaldı.

VE KASIM GÜLEK, GÜLEN'E CIA'İN KAPILARINI AÇIYOR
Fetullah Gülen'in, 1960'larda Türkiye'de CIA ile iltisaklı en etkili isimlerden biri olan CHP'nin o dönemki Genel Sekreteri Kasım Gülek'le askerlik yıllarında tanışması, hain örgütün tohumlarının ekilmesine vesile oldu. Bu başlangıç, örgüt elebaşının darbe sürecine giden yolunun kilometre taşlarını döşedi. Tabii bu arada Gülen, CIA destekli Komünizmle Mücadele Derneği'nin 2'inci şubesinin Erzurum'daki kuruluşunda yer aldı ve halkevlerinin Erzurum şube yönetimine girdi.

KOMUNİZMLE MÜCADELE DERNEKLERİ
Komünizmle Mücadele Dernekleri, 1963 yılında bir anda Türkiye'nin dört bir yanına yayıldı. Gülen ayrıca, 1967 yılında uzun yıllar CHP Genel sekreterliği ve milletvekilliği yapan Kasım Gülek'in referansıyla Üçgen Mason Locası'na da törenle kabul edildi. Gülen, bir röportajda, Gülek'in ABD'de albay olarak görev yapan ve daha sonra şüpheli şekilde ölen baldızı Aylin Rodomisli aracılığıyla Pentagon ve CIA ile ilişkiye geçti. Gülek, ismi o kadar önemliydi ki ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz Abramowitz'le kendisini tanıştıranın bile Kasım Gülek olduğunu verdiği bir röportajda dile getirmişti.

FETÖ'NÜN İLK KULUKÇA MERKEZİ: KESTANEPAZARI
Fetullah Gülen'in dönüm noktası İzmir'e geçtiği 1966 yılıydı. İzmir merkez vaizliğine atanan Gülen, 1971 yılına kadar buradaki görevine devam etti. Bu yıllarda özellikle Kestanepazarı Derneği Kuran Kursu'nda yöneticilik ve öğreticilik yaptı. Gezici bölge vaizi olarak da Ege Bölgesi'ni gezdi. FETÖ'nün mahrem yapılanmasının ilk tohumları da İzmir'deyken atıldı. TSK, yargı, emniyet gibi bürokrasideki kadrolar bu yıllarda Türkiye'nin dört bir tarafında kurulan 'Işık Evleri'nde yetiştirilmeye başlandı. 'Altın Nesil' olarak gördüğü bu örgüt mensupları devletin kılcallarına bu evlerde yetişerek sızdırıldı.

PAPA'YLA GÖRÜŞME
1990'lı yıllar örgütün medyada ve siyaset arenasında sık sık görünmeye başladığı yıllar oldu. Gülen, CHP'nin eski Genel Başkanı olan ve 90'larda DSP'nin Genel Başkanlığı'nı yürüten Bülent Ecevit, ABD merkezli Siyonist lobi kuruluşu ADL'nin başkanı Abraham Foxman, ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz, Papa 2'inci John Paul gibi tanınmış din ve devlet adamlarıyla görüşmeler yaptı. Papa'ya 'Vatikan'da ölmek istiyorum' temalı bir mektup bile gönderdi.

GÜLEK'İN CENAZESİNİ O KILDIRDI
Tıpkı kendisi gibi ABD'de hayatını kaybeden kendisini Kasım Gülek'in cenaze namazını vasiyeti üzerine kıldırdı. Gülek, ABD Washington'da vefat etti, ancak cenazesi ülkesinde defnedildi. Memleketi olan Adana Asli Mezarlığı'nda, ancak Gülen'in cenazesi gelmedi, gelmeyecek.

İŞTE ÖRNEK ALDIĞI TARİKATLAR
Gülen, örgütün temelini atarken 2 farklı tarikat ve yapılanmayı kendisine örnek aldı. Bu örneklerden ilki, 1920'lerde İspanya'da ortaya çıkan; devlet kademelerinde, medyada, sermaye çevrelerinde ordunun içerisinde çok güçlü bir yapı oluşturan masonik yapılanma Opus Dei tarikatıydı. Kurucusu, Madridli bir Katolik papazı olan Josemaia Escriy de Balagar'dı. Aslı ise gizli Yahudi olan bir aile kökeninden geliyordu. Çalışma bölgesi Hristiyan âlemiydi.

MOON KORE'Yİ HRİSTİYANLAŞTIRDI
Bir diğer örnek alınan tarikat ise Moon tarikatıydı. Kurucusu önceleri Budist, sonradan papaz olan Sun Myung Moon'du. 1954'de Kuzey Kore'den kaçarak Güney Kore'ye kaçtı ve tarikatını burada kurdu. Tarikatın resmi adı ise 'Birleştirme Kilisesi'ydi. 1951 ABD müdahalesinin hemen ardından kuruldu. Çalışma alanı Budist inancının yaygın olduğu Asya ve Pasifik'ti. FETÖ elebaşının çalışma alanı ise İslam coğrafyasıydı. Güney Kore'nin yüzde 40'ını Budistlikten Hristiyanlığa devşirdi. 3 tarikatın merkezi de Amerika'ydı. Üç tarikat lideri de orada ikamet etti. . Üç tarikatın ortak marifeti Yeşil Kuşak Projesine hizmet etmekti. Üçünün de ortak kullandığı kavramlar, "Diyalog", "Hoşgörü", "Dini Araştırmalar" ve "Sevgi"ydi.

Genel Haberleri

ÇÖP araba! Tıka basa çöp dolu
Mehmet Cengiz Diyanet'ten de çıktı. Milyonlarca lira alacak