Erzurum Güncel- Erzurum ve çevresinde Ramazan eğlencelerinin eskiden çok daha yaygın olduğunu vurgulayan Sezen, “Bu eğlenceler köylerde konak odalarında, şehir merkezinde ise, kahvehanelerde düzenlenirdi. Kahvehanelerden başka evlerde hanımların kendi aralarında düzenledikleri eğlence programları da olurdu” dedi.İletişim araçlarının çoğalmasının, özellikle de radyo ve televizyonun her evin ayrılmaz bir parçası olmasının, Ramazan eğlencelerini olumsuz yönde etkilediğini anlatan Sezen, “Bugün Erzincankapı, Kilisekapı ve Mahallebaşı semtlerinde bulunan birkaç kahvehane dışında Ramazanla ilgili olarak özel eğlence programı düzenleyen kişi, dernek veya topluluk yok gibidir. Söz konusu kahvehanelerde daha çok yörede yetişen halk aşıkları karşılıklı atışmalarda bulunmaktadırlar.” diye konuştu.Geçmişte Ramazan eğlencelerine özel bir anlam verildiğine dikkat çeken Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi (KKEF) Türkçe Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Lütfi Sezen, Erzurum’da Teravih namazından çıkan herkesin, eğlenebilecekleri veya vakit geçirebilecekleri bir kahvene aradıklarının bilindiğini kaydetti. Sezen, “Kahvehanelerin hitap ettiği farklı kesimler vardı. Bir kısım kahvehanelerde saz şairlerinin atıştıkları sazlı sözlü eğlenceler düzenlenirken, bir kısmında da dini kitaplar okunur, hikayeler dinlenir ve tatlı sohbetler edilirdi. Ramazan’da kahvehanelerin her birinin devamlı müşterileri olduğu gibi, değişiklik arayanlar da, farklı kahvehanelere giderlerdi.” dedi.Ramazan eğlencelerinin bu ve çeşitli alternatiflerle sahur saatlerine kadar sürdüğünü aktaran Lütfi Sezen, geçen zamanın ve kitle iletişim araçlarının yaygınlaşmasının, insanlara bu eğlenceleri unutturduğunu dile getirdi. Sezen, “İnsanlar artık Ramazan’da iftardan ya da Teravih namazından sonra gelenekleri diri tutacak eğlenceler icat etmektense, televizyon başında ya da internette saatler geçirmeyi tercih ediyor. Önceleri sahur saatlerine kadar sokaklardan eksik olmayan çocuk cıvıltıları bile artık tarih oldu.” Şeklinde konuştu.