Tarihi film yapmanın zorluklarına dikkat çeken Uzunyaylalı, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Aziziye kahramanlığının Top Dağı’ndaki Aziziye tabyasında gerçekleşen Türk-Rus çatışmasını anlattığını belirterek, “Erzurum halkı yediden yetmişe, kadın erkek, tabyaya koşmuş, Mehmetçikle omuz omza Ruslara karşı amansız bir savaş vermiştir. Saldırganı, kalleşçe girdiği ve canı pahasına tutunmaya çalıştığı tabyanın taş duvarları arkasından pençesiyle söküp geldiği Vank deresine döken Erzurum halkının temiz kanıyla yazdığı büyük milli bir destandır, Aziziye. Nene Hatun ise, bu destanın simgeleşmiş kadın kahramanıdır. Bu nedenle sadece yapımcı ve yönetmenin değil, aynı zamanda senarist ve oyuncuların yüksek bir sorumlulukla hareket etmeleri gerekir,” değerlendirmesini yaptı.NENE HATUN’SUZ AZİZİYE EKSİK KALIROmurgasını Nene Hatun’un oluşturmayacağı bir Aziziye filminin dramatik etkisinin tam olarak gerçekleşemeyeceğine dikkati çeken Uzunyaylalı, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:“Aziziye savunmasının milletimizin meydana getirdiği büyük bir destan olarak tanınıp bilinmesi Nene Hatun’un yaşam öyküsüyle özdeş kılınmıştır. Aziziye’de ortaya konulan milli kahramanlık, milletimizin yüksek bir feragate tekabül eden yurt severliğinin bir göstergesidir. Türk milletinin bir sıfatı olan ‘ordu-millet’ sözünün bir kere daha değerini bulması ve taçlanmasıdır. Konuyu ele alan edebi ve tarihi metinler bu destanı bir nakış gibi hep Nene Hatun tipolojisi etrafında örmüştür. Aziziye kahramanlığı diyince akla ilk gelen de bu yüzden Nene Hatun’dur. Türk milleti, Aziziye Destanını Nene Hatun üzerinden tanıyıp bilmiştir. Haliyle Nene Hatun’suz bir Aziziye kahramanlığı anlatımının eksik kalacağının farkında olunmalıdır.”SENARYO GÖRÜCÜYE ÇIKMALIAziziye filmi için 3 milyonluk bir bütçeden söz edildiğini hatırlatan Uzunyaylalı, “Bu, oldukça iyi bir bütçe. Bu kaynağı sağlayanların senaryoyu bilmeye hakları vardır. Çekimler başlamadan önce film senaryosunun Erzurum’da da konuya vakıf kişilerce tartışılması eksiğin-gediğin görülmesi ve doğru yaklaşımların ortaya konulması bakımından önemlidir. Senaryo öyküsü nedir? Senaryo da kaç karakter var, bu karakterler üzerinden nasıl bir tarih anlatılacak? Bu çalışmanın tarih ve edebiyat danışmanları kimlerdir? Bunlar kamuoyuna açıklanmalıdır.” dedi.AZİZİYE BİR ŞEHİR PROJESİ OLAMAZUzunyaylalı, tarihi olayların, belli bir zamanda ve mekânda geçmesine karşın onu yapan milletin tamamının ortak duygularına hitap ettiği gerçeğini hatırlattı.Uzunyaylalı, “Bu nedenle Aziziye filmine sadece bir şehir projesi gözüyle bakılmamalıdır. ‘Erzurum’un tanıtımına yardım edecek(!)’ gibi ifadeler haberlerde yer alıyor. Bu yaklaşım yanlıştır. Erzurum, Türkiye’de en çok tanınan ve bilinen şehirlerimizdendir. Aziziye filminde anlatılması gereken ise tarih ve kültürdür. Bu filimle Türk milletinin ortak tarih bilincine hitap edileceği unutulmamalı ve buna göre davranılmalı,” saptamasını yaptı.OYUNCU SEÇİMİ ÖNEMLİ“Aziziye filmindeki oyuncu seçimi de önemlidir” diyen Uzunyaylalı, şöyle devam etti: “Gazetelerde yer alan haberlerde Aziziye filminde rol alacak bazı isimler de zikrediliyor. Bu isimlerin bazıları ‘gülmece sinemasının’ özneleri. Dizilerde de aynı özellikte gözüküyor bu insanlar. Aziziye filminde anlatılacak öykü ise bir dramdır. Gülmeceyle özdeşleşmiş karakterlerin bu özellikteki bir filme katacağı artıların ve eksilerin umarım yapımcılar farkındadır.”Daha başka bazı endişelerinin olmasına rağmen çalışmanın başarıyla tamamlanmasını arzu ettiğini ifade eden Uzunyaylalı, yapımcıların, senaryo aşamasında, Aziziye kahramanlığını anlatan “Efsane Kadın Nene Hatun” romanından yararlanıp yararlanmadıklarını ise bilmediğini ifade etti. Uzunyaylalı, böyle bir durumun söz konusu olması halinde eserin haklarının hukuken korunacağını sözlerine ekledi.