Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Yüksel tarafından operasyonla, Doğu Anadolu'da bir ilk gerçekleştirildi. Erzurum'un İspir ilçesinde yaşayan İbrahim(43) ve Gülay Çakır(40) çiftinin çocukları Fatih ve Ahmet Çakır doğuştan Pektus eksvatum hastalığına yakalandı. Kalp çarpıntısı ve solunum güçlüğü çeken kardeşler, tedavi olabilmeleri için İstanbul ve Ankara'ya götürüldü. Ancak yaşlarının küçük olması nedeniyle operasyon yapılmayan Çakır kardeşler son olarak getirildikleri Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Cerrahi Servisi'nde tedaviye alındı. Yapılan muayenelerinin ardından Erzurum'a gelen MarmaraÜniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Yüksel başkanlığında Op. Dr. Erdal Yeleker ile Op. Dr. Hakkı Ulutaş, Çakır kardeşlere Türkiye'de henüz yeni olan 'Nuss operasyonu'nu uyguladı. DÜNYADA İLK KEZ 200 YILINDA YAPILDI Dünyada ilk kez 2000 yılında yapılan Nuss operasyonunun hastalara genel anesteziyle uygulandığını anlatan Prof. Dr. Mustafa Yüksel, Türkiye'de şimdiye kadar 500 Nuss operasyonu yapıldığını bildirdi. Ameliyatların göğüs kafesini açmadan ve kan kaybına neden olmadan gerçekleştirildiğini dile getiren Prof. Dr. Yüksel, "Eskiden kunduracılar ayakkabıları göğüslerine dayayarak çalışırlarmış. Kunduracılarda oluştuğu varsayılarak hastalığa bu isim konulmuş. Göğüs kafesinin çöküklüğü nedeniyle kalbe, içeriye baskıolduğu için hastalar solunum sıkıntısı ve kalp çarpıntıları yaşıyorlar. Kalbe her zaman bir baskı söz konusu. Ergenlik çağına gelen hastalarda şikayetler daha da artıyor. Başarı oranı yüzde 95 olan bu yeni ameliyatta göğüs kafesini kesip çıkarmıyoruz. Sadece göğüs kafesinin sağ ve sol taraflarına üç delik açıyoruz. Bu deliklere çelik bar yerleştirerek göğüs kafesini düzeltiyoruz. Türkiye'de Marmara Üniversitesi'nde 4 yıldır yapılıyordu. İlk defa Doğu Anadolu'da Erzurum'da gerçekleştirdik. Eskiden kullanılanyöntemlerde operasyon 4-5 saat sürebiliyordu ve hasta ciddi acılar çekiyordu. Bu operasyon Yunanistan'da hiç yapılmadı. Fransa'da ise birkaç vakada uygulandı. Yaklaşık 15-20 dakika süren operasyon ile hastalar bir gün süren yoğun bakımın ardından sağlıklarına kavuşuyorlar. Toplumda bir özür olarak kabul edildiği için çok sağlıklı rakamlara sahip değiliz ancak Türkiye'de 200 bin 'Kunduracı göğsü' hastası olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca 300 doğumda bir görüldüğü de bilinen bir gerçek" diye konuştu. NUSS TEKNİĞİ NEDİR? Nuss Tekniği ilk olarak, Amerikalı bir cerrah olan Prof. Dr. Donald Nuss tarafından 1990'lı yıllarda Amerika'da uygulandı. Yeni yöntemle 1 saat gibi kısa bir sürede yapılabilen bu ameliyatla hastalar sorunsuz bir ameliyat sonrası dönemle sağlıklarına kavuşuyor. Ameliyat sonrası hastaların ağrısı dindiriliyor ve gerekli solunum egzersizleri yaptırılıyor. Hastaların operasyon sonrası iki ay süre ile spor yapmaları ve ağır kaldırmaları yasaklanıyor. İki ay sonrası ise göğüs kaslarını geliştirici egzersizlerönerilirken, özellikle yüzmenin çok yararlı olduğu vurgulanıyor. Temas sporlarına ise 6 ay sonra başlanıyor. Operasyon sonrası belli sürelerde hastaların takip edilmesi gerekiyor. Sonuç olarak, göğüs kafesi kozmetiğini bozan gögüs çöküklüğü hastalığı yeni ameliyat yöntemiyle (Nuss tekniği), daha az hastanede kalış süresi, mükemmel estetik sonuç, basit ve kolay bir ameliyat ve rahat bir ameliyat sonrası dönemle yüksek düzelme oranıyla başarılı oluyor. Erken yaşlarda yapılan düzeltme, göğüs kafesi iskeletinindoğal gelişimini bozmuyor ve gelişmenin normal olmasını sağlıyor. Çocukların sosyal gelişimi bozulmuyor ve kendilerini toplumdan soyutlamıyorlar. Kemikleşmenin tamamlandığı daha ileri yaşlarda ameliyat mümkün olmakla birlikte teknik olarak daha zor oluyor ve psikolojik problemlerle mücadele zorlaşıyor.