Erzurum’da geçtiğimiz hafta bazı tetikçi ve tehditçi gazetecilere yönelik operasyon düzenlendi.Gözaltılar Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısının talimatıyla, Organize Suçlar şube müdürlüğü ekipleri tarafından gerçekleştirildi.Tetikçi ve tehditçilerin kimisi 3 gün sorgulandı, kimisi ise yarım gün.Evleri arandı, iş yerleri arandı.Onlarca soru soruldu.Teknik takibe takılan konuşmalar önlerine konuldu.Bu arada, olayı duyan iş adamları Savcılığa ve Organize suçlara koştu ifade verdi, şikâyetçi oldu.Sonra savcılığa çıkarıldılar, tutuklanmak üzere mahkemeye sevk edildiler.Mahkeme, bazı şartlar koyarak bu tetikçi ve tehditçileri tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı.Tabi, serbest kalmaları başta davacı iş adamları olmak üzere, birçok kesimin tepkisini aldı.Hatta bir iş adamımız beni aradı.“Falancayı arayacağım. Gelsin istediği haraç için pazarlık edelim. Üç aşağı, beş yukarı anlaşırız”.Bu tepki, haklı bir tepki.Ama çoğu kişi sanıyor ki, bu tetikçi ve tehditçiler serbestler.Hayır…Yeni yargı paketlerinin sayesinde, şimdilik ellerini kollarını sallayıp duracaklar.Ama Cumhuriyet Savcısı iddianame hazırlayacak.Delillerini, belgelerini netleştirecek.Bu arada, yeni tanıklar ve yeni mağdurlar ortaya çıkacak.Bakalım, zaman ne gösterecek.Tabi bu arada, bu tetikçi ve tehditçilerin serbest kalmasına tepki gösterenleri de anlıyorum.Bunlar serbest kaldı, bize yine saldırırlar.Gerçi bugün, kendi, kendilerini kahraman ilan edenler var.Onlar namusluymuş, haklarında hiçbir delil, belge ve şikâyette bulunan yokmuş.Utanın, hakkınızda verilen şikayet dilekçelerinin haddi var, hesabı yok.Ya açılan davalar, karara bağlanan davalara ne demeli.Siz değilmisiniz, sizlere tetikçilik yaptıranlara, e-posta atarak açıkça tehdit edenler. Siz değilmisiniz, elinizi kana batırıp insanların yüzüne sürenler.Aslında yazılacak o kadar çok şey var ki.Neyse..Arlı arından korkuyor, arsız da sanıyor ki benden korkuyor…“Bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur” Büyük devlet adamımız İsmet İnönü