ETA silah bırakıyor

İspanya'da Bask ülkesinin bağımsızlığı için 43 yıldır savaşan ETA'nın silah bırakacağı belirtildi. Örgüt nihai kararını bu hafta ilan edecek.

Erzurum Güncel- İspanya’nın kuzeyi ve Fransa’nın güneybatısında 43 yıldır Bask ülkesinin bağımsızlığı için savaşan ETA silahlı mücadelede yolun sonuna geldi. 829 kişinin ölümünden sorumlu tutulan ve ABD ile AB’nin terör örgütü saydığı ETA’nın silah bırakma kararını bu hafta ilan etmesi bekleniyor. Ocakta ateşkes ilan eden ETA’yı siyasi sürece çekmeye yönelik uluslararası konferans dün yapıldı. Lokarri ve Uluslararası Temas Grubu’nun girişimiyle San Sebastian’da düzenlenen konferansa eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın yanı sıra IRA’nın siyasi kanadı Sinn Fein’in lideri Gerry Adams, eski İngiltere Başbakanı Tony Blair’in Kuzey İrlanda barış sürecinde kilit rol oynayan danışmanı Jonathan Powell, eski İrlanda Başbakanı Bertie Ahern ve eski Norveç Başbakanı Harlem Bruntland da katıldı. Adams barış sürecinin çift yönlü bir yol olduğunu belirtip hükümetin de diyalogu benimsemesi gerektiğini kaydetti. Bask Milliyetçi Parti’den bir yetkili “ETA şiddete tamamen son verme kararı aldı. Bunu bu hafta ilan edecek” dedi. İspanya hükümeti ETA’nın ateşkes kararını yeterli görmeyip örgütün tasfiye edilmesinde ısrarlıydı. Silahsızlanma tartışması geçen ay hapisteki 700 ETA üyesinin şiddete son verilmesi çağrısıyla yoğunlaşmıştı. İktidardaki Sosyalist Parti’nin Bask kadrosunun katılıp ana muhalefetteki Halk Partisi’nin boykot ettiği konferans silahsızlanma yolunda fırsat olarak görülüyordu. Ama bu ETA’nın tasfiyesi değil bağımsızlık mücadelesini siyasi alanda sürdürmesi anlamına geliyor. K. İrlanda’da ‘Gerçek IRA’ örneğindeki gibi ETA’da silah bırakmasına karşı çıkanların farklı örgüt kurma ihtimali var. ETA’nın tek taraflı ateşkes ilanları hiç işe yaramadı Bask Ülkesi ve Özgürlüğü (ETA) General Francisco Franco diktatörlüğü döneminde ortaya çıktı. Amacı İspanya’nın kuzeyinde dört vilayet ile Fransa’nın güneybatısında Bask ülkesinin bağımsızlığıydı. 1979’da Bask bölgesine özerklik tanınmasına rağmen ETA bağımsızlıkta ısrar etti. Silahlı mücadeleyle yetinmeyip Batasuna ile siyasette de var oldu. Batasuna’nın 2003’te kapatılmasının ardından kurulan Aukera Guztiak ve Sortu gibi partiler de ETA ile bağlantıları nedeniyle kapatıldı. Batasuna’nın lideri Arnaldo Otegi’ye eylülde 10 yıl hapis cezası kesildi. Sosyalistlerin 2005’te iktidara gelmesiyle ETA, Mart 2006’da ateşkes ilan etti. Ancak 9 ay sonra Madrid-Barajas Havalanı’nda 2 kişinin öldüğü saldırıyla müzakere yolu kapandı. Lider kadrosunun tutuklanmasıyla zayıflayan örgüt, Ağustos 2009’dan itibaren şiddet eylemine kalkışmadı. ETA’nın ocaktaki ateşkes ilanına şüpheyle yaklaşan hükümet 20 Kasım’daki seçime olumlu etkileri olacağı beklentisiyle silahsızlanma ilanını önemsiyor. Franco’nun mirasçısı olarak görülen ve seçimde iktidara dönmeyi uman Halk Partisi (PP) ise ETA ile görüşmeyi reddediyor. Fakat bu tutum PP’nin 1998’deki ateşkes sürecinde örgütle bağlantı kurmasını engellememişti. PP’nin Bask ayağı da ETA’ya kurban vermiş olsalar da yeni sürece yardım eder bir pozisyon aldılar. ‘Konuşmaktan kaçan savaşa ortak olur’ Kuzey İrlanda’da barışın mimarı Sinn Fein’in lideri Gerry Adams Radikal’e 3 Eylül 2010’da Radikal’e röportajında konuşmaktan kaçanların savaşa ortak olacağı mesajı vermişti. Adams ‘Hayırlı Cuma Anlaşması’ra giden zorlu süreçle ilgili şunları söylemişti: Barış yapmak, düşman bellediğiniz tarafla iletişime girmek çok ama çok zordur. Zaman ister, gerekli taşların üst üste birikmesi lazımdır. Bizimki 1986’da John Hume’un benimle konuşmaya razı olmasıyla başladı. 90’ların başında Sinn Fein ve İngiliz hükümetinin gizli görüşmeleri başladı. Diğer bir adım ABD’nin devreye girmesiydi. En önemlisi IRA’nın 1994’te tamamen silah bırakmasıydı. Askeri zaferin olamayacağını biliyorduk. IRA’yı silahın dışında bir seçenek olduğuna inandırmak zaman aldı. Askeri bir kördüğüm vardı, yani ne IRA İngiliz ordusunu ne de İngiliz ordusu IRA’yı yenebiliyordu. Savaş sonsuza kadar sürebilirdi. Bugün bile İngiliz istihbarat servisi ve ordusunda barışa karşı güçler mevcut. Tony Blair farklı düşünebildiği için başardı. ‘Teröristlerle masaya oturmayız’ diyen devlete inanmam. Gizli görüşmeler yapılır. Dünyanın her yerinde olmuştur. İngiliz devleti IRA’yla değil Sinn Fein’le masaya oturdu. Müzakere sürecinde sorun bütün yönleriyle konuşulmalı. Bütün taraflar sürece iyi niyet ve inançla başlamalı. Taraflar her anlamda birbirine eşittir. Önşart ve veto hakkı yoktur. Alınan kararlardan vazgeçilemez. Ve süreçte konuşulacak her şeyin bir zaman çizelgesi olmalıdır. İngiliz hükümeti “İç meselemiz” diyerek uluslararası örgütleri uzak tuttu. Halbuki barış sürecimizde ABD’li, Güney Afrikalı, Finlandiyalı ve Kanadalı temsilciler hayati çözümler getirdi.

Haberleri

Utandıracak Sonuç...
Türk öğretmene seks davası
Mübareke İçin Karar Verildi
Çocuk Tıp dünyasını Şok Etti
Pakistan'da Sıcaklar 19 Can Aldı!