Fast food çene gelişimine de zarar veriyor

Türk Ortodonti Derneği Üyesi Prof. Dr. Banu Çakırer Bakkalbaşı, fast food ve sağlıksız beslenmenin çene gelişimine de olumsuz etkisi olduğunu belirterek,

Erzurum Güncel- "Sürekli çok yumuşak ve sağlıksız hazır gıdalarla beslenme, çene kaslarının yeterince fonksiyon görmemesine, çene gelişiminde problemlerin ortaya çıkmasına neden olabilir." dedi.

Prof. Dr. Bakkalbaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tüm çocukların  7-8 yaşlarında ortodontik kontrolden geçmesi gerektiğini, çocuğun dişlerinin  düzgün görünebileceğini ancak sadece bir ortodonti uzmanının problem olup  olmadığını belirleyebileceğini anlattı.

 7-8 yaşlarında çoğu çocuğun ağzında süt dişleriyle birlikte daimi  birinci azı ve daimi ön keser dişlerinin bulunduğunu aktaran Bakkalbaşı,  ortodonti uzmanının bu dönemde yaptığı bir muayene sırasında çene gelişimini  ilgilendiren ya da sürmekte olan daimi dişlerle ilgili gizli kalmış bazı  problemleri fark edip müdahale ederek problemin daha da büyümesine engel  olabildiğini söyledi.

Bazen problem fark edilse bile acil bir tedavi önerilmeyebileceğini  belirten Bakkalbaşı, dişi, çene yüz gelişimi devam ederken izlemenin ve ideal  tedavi zamanına karar vermenin tercih edilebileceğini vurguladı.

Banu Çakırer Bakkalbaşı, erken ortodontik muayenenin çok faydalı  olduğunu, her yaşta ortodonti uzmanına kontrole gidilebileceğini dile getirerek,  şu bilgileri verdi:

"Yetişkinlerin de her zaman ortodontik tedaviden faydalanabileceği  unutulmamalıdır. Süt dişleri fonksiyonel ve estetik özelliklerinin yanı sıra  daimi dişler için doğal yer tutucu görevine sahiptir. Süt dişlerinin çürük  nedeniyle erken kaybedilmesi daimi dişlerin çapraşık dizilmelerine, gömülü  kalmalarına, kısaca ortodontik tedavi ihtiyacının ortaya çıkmasına neden olur.  Özellikle şekerli ve asitli yiyecekler, içecekler tüketildikten sonra dişler  temizlenmezse çürüklerin oluşacağı bir ortam yaratılmış olur. Çocukların uyku  sırasında biberonla beslenmesi ağız ve diş sağlığı açısından son derece  yanlıştır. 'Biberon çürüğü' olarak adlandırdığımız yaygın süt dişi çürüklerine  neden olur. Çiğneme fonksiyonunun tam olarak yerine getirilmemesi de ortodontik  sorunlara neden olabilir. Sürekli çok yumuşak gıdalar ve sağlıksız hazır  gıdalarla beslenilmesi, çene kaslarının yeterince fonksiyon görmemesine, çene  gelişiminde problemlerin ortaya çıkmasına neden olabilir."

 "Süt dişlerinde oluşan çürüklerin tedavisi çok önemli"

 Bakkalbaşı, süt dişlerinde oluşan çürüklerin tedavi edilmesinin çok  önemli olduğunu, eğer dişin tedavisi mümkün değilse ve gereğinden önce çekilmesi  gerekiyorsa mutlaka yer tutucu yapılması gerektiğini, bu sayede ortodontik  problemlerin ortaya çıkmasının engellenebileceğini ifade etti.

 Süt dişi çekiminin hatalı yapılması ya da çekilen dişten parça  kalmasının, alttan gelen daimi dişlerin eğri çıkmasına veya gömülü kalmasına  neden olabileceğine işaret eden Bakkalbaşı, şöyle devam etti:

  "Çocukların özellikle uyku sırasında rahatça nefes alıp vermeleri ve  burun solunumu yapmaları çene-yüz gelişimleri açısından önemlidir. Horlama ve  ağız açık uyuma sorunlarının nedeni mutlaka bulunmalıdır. Bu çocukların  ortodontist ve kulak burun boğaz uzmanıyla birlikte değerlendirilmeleri  önemlidir. Aşırı büyümüş geniz eti ve bademciklerin alınması gerekebilir. Üst  çene darlığı, geriliği, alt çene geriliği gibi çene yüz gelişimini ilgilendiren  problemler ortaya çıkmış ise ortodontik tedavi planlanabilir. Her çocuk kendi  anne, babasının genetik özelliklerini taşır, ailede var olan alt çene büyüklüğü  ya da geriliği gibi özellikler çocukta da görülebilir. Bazen doğuştan diş  sayısında eksiklik olabilir bu da genetik geçişli bir problemdir. Babadan iri  diş, anneden küçük çene yapısı özelliğini alan bir çocukta çapraşık diş dizilimi  olması kaçınılmazdır."

 "Ortodontik tedavi erken yaşta daha kolay gerçekleştiriliyor"

 Prof. Dr. Bakkalbaşı, ortodontinin teknolojik gelişmelerle yakından  ilgili bir bilim dalı olduğuna dikkati çekerek, "Bilgisayar teknolojisindeki  gelişmeler ve özellikle üç boyutlu görüntüleme tekniklerinin yaygın olarak  kullanılması görünmez, şeffaf plaklar, kişiye özel üretilmiş braket ve teller,  dişlerin arka yüzeyine yapıştırılan teller, porselen braketler, beyaz kaplı  teller gibi yüksek teknolojili ürün ve tedavi tekniklerinin ortaya çıkmasını  sağlamıştır." diye konuştu.

 Erken yaşta ortodontik tedavinin daha hızlı ve kolay gerçekleştiğini  vurgulayan Bakkalbaşı, sözlerini şöyle tamamladı:

 "Yetişkinlik döneminde kemik yoğunluğu değişmiş, daha önce geçirilmiş  diş eti hastalıkları nedeniyle kemik yüksekliği azalmış, bağ dokusu zayıflamış  dişlerin kemik destekleri azalmış olabilir. Bu nedenlerle ortodontik tedavi  sırasında diş hareketi daha yavaş ve kontrollü gerçekleştirilmek zorunda  olabilir. Ayrıca, bazı çene yüz gelişimi sorunlarının büyüme-gelişim döneminde  ortodontik tedavi ile düzeltilmesi mümkünken yetişkinlik döneminde bu sorunların  düzeltilebilmesi için ortodontik tedaviye ek olarak cerrahi müdahale de yapılması  gerekebilir."

Eğitim Haberleri

Ortaokul öğrencileri "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diye haykırdı