Erzurum Güncel- Bilim insanlarının son araştırmasına göre, ibuprofen etken maddeli ilaçların uzun süre kullanılması erkeklerde kısırlık ve iktidarsızlığa yol açabiliyor. Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi'nin ibuprofen etken maddeli ilaçların yan etkileriyle ilgili 2002'de uyarı yayımladığı ortaya çıktı. Bu ilaçların 10 günden çok alınmaması gerektiği belirtiliyor.
İltihap önleyici ve ağrı kesici özelliği nedeniyle pekçok ilaçta etken madde olarak kullanılan “ibuprofen”in erkeklerde kısırlık dahil pek çok soruna yol açtığının belirlendiği Fransız ve Danimarkalı bilim insanlarının ABD’nin Ulusal Bilim Akdemisi’nin PNAS Dergisi’nde yayımlanan araştırmasını Habertürk Gazetesi manşetinden duyurmuştu. Bilim insanları araştırmalarıyla ibuprofenin yoğun kullanımının “erkeklik hormonu” olarak anılan testosteron hormonu üretimini etkilediği, aynı zamanda genç erkeklerin testislerinin fizyolojisini de değiştirdiği ve ileri yaşlarda iktidarsızlık, cinsel iştahsızlık, depresyon ve hatta kas kaybına yol açtığını tespit etmişti. Fransız ve Danimarkalı bilim adamlarının yaptığı son araştırmayla birlikte Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi’nin (FDA) ibuprofenin yan etkileri konusunda 16 yıl önce uyarı yaptığı ortaya çıktı. 2002 yılında yayımladığı açıklamada FDA, kullanıcıları ibuprofenin yan etkilerinden kaçınmak için ilacın 10 günden fazla süre kullanılmaması yönünde uyarıyor. FDA bu uyarısında “Günde 1200 miligramlık ağrı kesici dozları (maksimum 10 güne kadar) almak ilacın reçetesindekinden daha güvenli bir süre. Böylece sindirimle alakalı yan etkilerden de en az seviyede etkilenilmiş olunur” ifadesine yer veriliyor. FDA’daki uyarıda, hamileyken kullanımlarda kanın sulandırılması ya da başka bir soruna sebep olması tehlikesinden ötürü, bu ilaçların doktor kontrolünde kullanımı şart olduğuna da dikkat çekiliyor.
BAKANLIK KOMİSYONDA GÖRÜŞECEK
Sağlık Bakanlığı yapılan incelemelerde ibuprofen etkin maddeli ilaçların erkeklerde kısırlığa sebep olduğu şeklinde bir bildirime rastlanmadığını belirterek şu açıklamayı yaptı:
“Ibuprofen dünyada 1969, ülkemizde ise 1984 yılından bu yana ruhsatlı, kullanımı yaygın olan bir bileşiktir. Bugüne kadar da ibuprofen etkin maddeli ilaçların sağlığı riske attığı konusunda ciddi bir uyarı yapılmamıştır. Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ve Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) gibi diğer sağlık otoritelerinde konuyla ilgili hali hazırda alınmış bir önlem bulunmamaktadır. Söz konusu makale, yayımlanan veriler ve literatürlerle beraber, ilk Farmakovijilans Komisyonu’nda değerlendirilecektir.”
TEZGÂH ÜSTÜ İLAÇLARDA VAR’
Gazete Habertürk'ten Fatmanur Boylu'nun haberine göre uzmanlar, ibuprofen etkin maddesinin uzun yıllardır tartışma konusu olduğunu söylüyor. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. H. Zafer Güney, gündeme gelen yan etkilerin yeni bilgi olduğuna dikkat çekerek, “Kullanım alanı çok geniş. Maddenin farklı maddelerle bir araya gelmesinden kaynaklanan sorunlar olabiliyor” dedi. Asıl tehlikenin piyasada satılan, “tezgâh üstü” denilen reçetesiz, soğuk algınlığı ve ağrı kesici ilaçlar olduğunu söyleyen Güney, “Marketten alıyor gibi bu ilaçları kolaylıkla satın alabiliyorsunuz. Hekim kontrolünde olmadığı için dozu ve kullanım süresi takip edilemiyor. Bu yüzden bahsi geçen sağlık riskleri görülebilir” uyarısı yaptı.
‘MİDE KANAMASINA NEDEN OLABİLİR’
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Öğretim üyesi olan Dr. Ateş Kara da ibuprofenin dünyada da en çok kullanılan etken maddelerden biri olduğunu vurgulayarak, “Çocuk soğuk algınlığı ve ağrı kesici ilaçların tamamında var. Çok güvenilir bir madde olarak biliniyor. 6 haftadan fazla kullanılırsa tehlikeli olabilir. Yan etkileri arasında karın ve mide ağrısı, nadiren de mide kanaması görülebilir” dedi.
Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bahçeci, Öznur Karslı’nın sorusu üzerine, gebelik döneminde kontrolsüz olarak alınan ağrı kesicilerin doğan erkek bebeklerin testis gelişimlerini etkileyebildiğini söyledi. Bahçeci, “En basit ağrı kesicilerin bile yanlış kullanımının hem bizim hem de doğacak bebeklerimizin sağlığında olumsuz etkileri olabilir” dedi.