Erzurum Güncel- Bugün sabah hava yolu ile beraberindeki heyetle birlikte Erzurum’a gelen Gürcistan Devlet Başkanı Giorgi Margvelashvili, karşılama töreninin ardından Öşvank Kilisesi'nde incelemelerde bulunmak üzere Uzundere’ye hareket etti. Yaklaşık bir saat süren gezi programında Uzundere Öşvank Kilisesi'nde incelemelerde bulunan konuk devlet başkanına burada yöresel ikramlarda bulunuldu. Dut, köme ve pestil ikramının ardından kilisenin restorasyonu konusunda Gürcü heyetle istişarede bulunan Margvelashvili, daha sonra Artvin’in Yusufeli ilçesinde bulunan İşhan Kilisenini gezmek üzere buraya hareket etti.Konuk Devlet Başkanı Margvelashvili'ne Vali Vekili Ömer Hilmi Yamlı, Uzundere Kaymakamı Levent Kepçeli, Belediye Başkanı Halis Özsoy ve Müze Müdürü Mustafa Erkmen de eşlik ediyor.ÖŞVANK KİLİSESİNİN TARİHİUzundere ilçesi Çamlıyamaç köyündeki kiliseye dünya Hristiyan Gürcülerince çok büyük önem atfedilmektedir. Her yıl yerli turistlerin yanı sıra dünyanın çeşitli ülkelerinden teologlar ve turistler bu kiliseyi ziyarete gelmektedirler.Öşvank Kilisesi 958-966 yıllar arasında Gürcü Kralı Adarnesi III'ün oğulları Bagrat ve Davit tarafından yaptırılmıştır. Dış görünümü ile haç planlı ve sağlam görünümlü bir kilisedir. Dıştan bakıldığı zaman transept görünümlü olmasına rağmen içte apsislerin oluşturduğu üç dilimli kısım ve devamı olan uzun bir kol ile haç planlı bir yapıdır. Dış ve içteki düzgün kesme taş örgü ve yine iç ve dıştaki taş süslemeciliği ile çok güzel bir görünüme sahiptir.Yapıda asisin üstü yıkılmıştır. Ön cephedeki portal yanındaki ilave kısma ait sütunlardan birisi yoktur. Yerine ağaç kütüğü konulmuştur. Bina içindeki duvarlardan ve kemerlerden taşlar sökülmüştür. Bazı figürler kaçırılmak üzere iken kolluk kuvvetlerince ele geçirilmiştir. Haçın uzun kolunun üstü tamamen açıktır. Kilisenin müştemilatı olan hamam, yatakhane gibi birimleri iyice harap durumdadır. Yapının müştemilatı ile birlikte Kilisenin çatısı XI.yüzyıl başlarında Bizanslılar tarafından onarılmıştır. Haç planlı bir kilisedir. Haçın kısa ucu bir apsis ve iki yan neften ibaretir. Bu kısım dört büyük konsol ve sütunlarla taşınmaktadır. Bu sütunların kaideleri bitkisel arabesk,giroş ve çam kozalağı motifleriyle süslenmiştir.Ayrıca üstü kubbe ile örtülüdür. Kubbe üzerinde de kemerli 12 pencere vardır. Kubbenin oturduğu kalesal sütunlardan haçın uzun kolu (kuzey) tarafındaki ikisi diğer ikisinden çok daha fazla işlemelidir ve büyüklüğüde farklıdır.Apsisin karşı duvarında ortada bir büyük ve yanlarda birer küçük kemerli pencere vardır. Bu pencerelerin iç yan yüzlerinde ve pencerelerin üzerinde havarilerin renkli freskleri vardır.Yan neflerden batı yönündekinde de ortada büyük yanlarda birer küçük ve ortadakinde üstünde bir tane olmak üzere at nalı kemerli pencereler vardır. Doğudaki neftede aynı kemerli penceresi vardır. Her iki neftede fresk izlerine rastlanmaktadır.Dört kolosal sütunun yanlarında at nalı kemerli nişte geçilen küçük hücreler vardır. Bu kısımlar kilise kutsal emanetlerinin konulduğu yerlerdir.Bu küçük hücrelerden haçın uzun kolunun doğu yanının ikinci katına çıkılır. Buradan da bir merdivenle kubbeye varılır.Bugün bu merdivenlerin kubbeye bağlanan üst kısmı yıkılmıştır.Haçın uzun kolunun yüzlerinde ise iki küçük içleri düzgün kesme taşlarla örülü dört adet küçük sütuncelerden oluşan at nalı kemerli köşelı nişler vardır.Bu nişlerin ikinci kata tekabül eden üst kısmınında at nalı kemerli birer pencere vardır.Haçın uzun kolunun kuzey ucunda yan yüzeylerindeki küçük kapalı nişe kadar devam eden ikinci katın izleri vardır. Aynı bölmenin doğu yüzeyinde üst kata tekabül eden kısımda dört adet atnalı kemerli pencere vardır.Apsisin çatısını yer yer yıkılmış olup orta mekanı ile sağ ve sol neflerin üzeri kapalıdır. Haçın uzun kolunun çatısıda tamamen yıkılmıştır.Kilisesinin batısındaki yan nef önünde kare planlı portal vardır. Bu kısmın önde iki sütunla sağlanan kemerli girişi vardır. Sütunlardan birinin başlığı çam kozalağı, diğeri ise küçük palmiye yaprakları şeklinde işlenmiştir. Girişin yanları açıktır. Kemerli bu girişin üstü sivri üçgen çatılıdır. Kemerle üçgen çatı arası düzgün kesme taşlarla örülmüştür. Ve bu sütunların yanlarında birer küçük sütunce vardır. Sütüncelerin alt kısmında kabartma olarak bitkisel arabeks motifi işlenmiştir. Kare planlı ön bölmeden yan nefe geçiş düzgün dikdörtgen bir kapı ile sağlanır. Kapı kemerli niş içindedir. Kemer şeridi ile kapı arasında kalan kısımda kilisenin kitabesi vardır. Portalın her iki yanında kemerli, iç kısma doğru üçgen şeklinde daralarak son bulan istiridye nişler nef çatısına doğru uzanır. Nişlerin içerisinde portale bakan yanlarda üst yanda, diğer yüzlerinde ise alt yarıda pencereler vardır. Kemerli olan bu pencerelerin üzerinde alt yarıda olanda kabartma giyoş motifi, üst yarıda olanda ise taş içi koyu kırmızı ile boyanarak motifler yapılmıştır. İstiridyeler ise kırmızı, mavi ve krem renklidir. Portalın her iki yanındaki bu nişlerden portal üstüne denk gelen kısımda nef çatısına kadar uzanan bir diğer kapalı kemerli niş vardır. Bu nişin tam arka kısımda yükseltili olarak yapılmış bitkisel arabeks motifli atnalı kemerli biçimli süsleme vardır. Bu süslemenin altında çerçevesi bitkisel arabesk motifli kemerli pencere vardır. Pencere üzerindeki boş kısımda ise üstte iki, altta bir figür yüksek kabartma olarak işlenmiştir. Üstteki figürler uzun kıvrımlı elbise giymişlerdir ve kanatlıdırlar. Her iki elleride önde gögüsleri üzerindedir ve ellerinin birinde asa tutmaktadırlar. Baş kısımları, yüzleri kopartılmıştır. Altta ise kanatlarını açmış kartal küçük bir havyanı (keçi) yakalamıştır.Portal yanlarında yer alan istiridyeli nişlerin her iki yanındaki kapalı kemerli nişlerden sağ taraftakinde üstte ortada küçük bir pencere vardır.Bu pencere üstünde kabartma olarak yapılmış ortadaki hayat ağacına yönelik, saldıran iki ve bir tanede diğer yöne gider geyik yada keçi figürü vardır. Pencerenin altında ise iki hayvanın mücadelesi işlenmiştir. Sol yandaki kapalı nişde ise sadece küçük pencere vardır. Kilisenin arkasında kilise ile ilgiyi ek yapılar vardır. (vaftızhane, rahip evleri, mutfak vs.)Bilhassa içinde olmak üzere kilisenin duvarlarındaki taşlar yer yer tahrip olmasına rağmen günümüze kadar sağlam olarak gelen bu kilisenin Gürcü Kralı Adamesi III.Oğulların Bağrat ve Davit tarafından yaptırdığı(958-966 tarihinde)bilinmektedir.Yapının XI.yüzyıl başlarında Bizanslarca kullanıldığı ve onartıldığı bilinmektedir.