Tortumspor, geçtiğimiz sezon tarihinde ilk kez büyük bir başarıya imza atarak, Bölgesel Amatör Lig’e (BAL) yükseldi. Bu başarı, Kulübün Başkanı Yusuf Çoban ve yönetiminin özverili çalışmalarıyla elde edildi.
Ancak, bu başarıyı görmezden gelen, hatta engellemeye çalışan faktörler, kulübün geleceğini kararttı.
Başkan Yusuf Çoban ve yönetimi, zorlu şartlar altında mücadele ederek takımını şampiyon yapmayı başardı. Ancak bu başarı, bir yandan takımı üst liglere taşıyan başkan Çoban’a, bir yandan da kulübün başarısını gölgeleyen engelleri beraberinde getirdi.
Belediye Başkanı Muammer Yiğit’in siyasi tutumu ve sporun arkasında duran politik bakış açısı, Tortumspor’un başarılarını adeta yok saydı. Hatta, şampiyonluk kutlamalarını bile engellemeyi başaran Yiğider, futbolun sadece bir oyun olmadığını, politik hesapların içinde bir araç haline geldiğini gözler önüne serdi.
Yusuf Çoban ve yönetimi, kulüp tarihinde bir ilki başararak takımı şampiyon yapması ve Bölgesel Amatör Lige yükseltmesine rağmen adaletsiz bir tutum sergileyen Belediye Başkanı Muammer Yiğider, görevlerinde başarılı olmuş bir başkan ve yönetimi kenara itip, adeta onları silmesi, Tortumspor’un başarısını engellemeye yönelik bir hamle olarak tarihe geçti. Oysa, başkan Yusuf Çoban ve yönetimi, kulüp için çok daha büyük başarılara imza atabilirdi, ancak onlara yeterli imkan verilmedi.
31 Mart yerel seçimleri öncesi Tortumspor'u siyasi malzeme olarak kullanan ve elde edilen başarıda kendini en üst seviyede gören Belediye Başkanı Yiğider'in, şampiyon olmuş kulübün başkanı Yusuf çoban ve yönetimini dışlayarak yönetimsel anlamda yeni arayışa girmesi de büyük tepki toplamıştı.
Görevini layıktı ile yapan ve gece gündüz tüm mesailerini Tortumspor'un başarısı için harcayan Başkan Çoban ve yönetimine spor ahlakına uymayan Mobingler sergileyen bunun neticesinde işi daha da ileriye götürerek, "siz göreve devam ederseniz hiçbir desteğim olmaz" diyerek işi farklı bir boyuta taşıyan belediye başkanı Yiğider, sergilediği EGO'nun kurbanı oldu.
YENİ YÖNETİM SINIFTA KALDI!
Sezon başlamadan önce yönetimde büyük bir değişim yaşandı. Belediye Başkanı, hızlıca bir kongre kararı alarak, kendine yakın isimleri etrafında topladı. Cüneyt Kishali başkanlığındaki yeni yönetim, kongreyi takip eden ilk günlerde büyük vaatlerde bulunarak, herkesin Tortumspor’un BAL Ligi’nde şampiyon olacağına olan inancını pekiştirdi. Ancak bu vaatlerin ardından gelen gerçek, ne yazık ki, başarısızlıkla sonuçlandı.
Yeni yönetimin ve teknik heyetin hatalı transfer kararları, takımın oyun düzeni ve yapılan teknik değişiklikler, Tortumspor’u küme düşme mücadelesine kadar sürükledi. Takım, beklenenin aksine kötü sonuçlar almaya başladı. Erzurum’daki amatör spor kulüpleri, Tortumspor’un başarısız sonuçlarına büyük tepki göstererek, şehrin amatör futbolunun alınan başarısız sonuçlar ile yerlerde süründüğünü belirttiler. Amatör futbol camiası, Tortumspor’un başarısızlıklarının Erzurum’un amatör futbolunun itibarını zedelediğinide düşünüyor.
Bugün geldiğimiz noktada, şampiyonluk için hiçbir engel olmadığı bir zamanda, kulüp içindeki siyasi oyunlar ve yanlış yönetim stratejileri, Tortumspor’un başarılarını silip atmış durumda. Bu, sadece bir futbol kulübü için değil, aynı zamanda bölgenin sportif geleceği için büyük bir kayıp.
Tortumspor, geçtiğimiz sezon elde ettiği şampiyonlukla, sadece Erzurum değil, bölge futbolu için umut olmuştu. Ancak bu umut, kulübün içine çekilen siyasetin, yanlış yönetimlerin ve kırılgan yönetim stratejilerinin etkisiyle hızla tükeniyor. Bu noktada, önemli olan sadece başarıya ulaşmak değil, bu başarıyı sürdürülebilir kılacak bir yönetim anlayışına sahip olmaktır. Maalesef, Tortumspor bu noktada kaybeden taraf oldu.
Gelelim sözün özüne
"ALMA MAZLUMUN AHINI ÇIKAR AHESTE AHESTE"