Erzurum Güncel- İsrail ordusu, bir İHA'ya Lübnan topraklarından fırlatılan karadan havaya bir füzenin, vurulduğunu açıkladı. 7 Ekim'den bu yana ilk kez Lübnan'dan karadan havaya bir füze fırlatılmış olduğuna dikkat çekildi.
İsrail'in Hamas'ın Aksa Tufanı operasyonuna karşılık olarak başlattığı saldırıları devam ediyor. Gazze'de insanlık dramı yaşanırken her geçen dakika ölü ve yaralı sayısı artıyor. BMGK'da ABD ve Rusya'nın tasarıları reddedilirken Hollanda Temsilciler Meclisi'nde "Nehirden denize kadar, Filistin özgür olacak" ifadesi yasaklandı. İsrail ordusu, 7 Ekim'den bu zamana kadar Lübnan topraklarından karadan havaya ilk kez füze fırlatıldığını duyururken, füzenin hava savunma sistemleri tarafından düşürüldüğü açıklandı.
07.00
ÖLEN İSRAİL ASKERİ SAYISI 309'A YÜKSELDİ
İsrail ordusu, konuya ilişkin açıklamasında, Golani Tugayı'nda görev yapan Başçavuş Zev Dado Zal'ın öldüğünü duyurdu.
Zal'ın çatışmaların başladığı ilk gün hayatını kaybettiğinin belirtildiği açıklamada, cenaze töreninin dün yapıldığı kaydedildi.
Ayrıca 7 Ekim'den bu yana süren silahlı çatışmalarda ölen İsrailli asker sayısının 309'a yükseldiği belirtildi.
06.00
İSRAİL GAZZE'YE GECE BOYUNCA SALDIRILARINI SÜRDÜRDÜ
Gazze'deki Filistin İçişleri Bakanlığının Telegram sayfasında yapılan anlık kısa bilgi paylaşımlarına göre İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentindeki el-Astal Ailesi'nin evine hava saldırısı düzenledi.
Şihab haber ajansı, Astal Ailesi'nden 18 kişinin hayatını kaybettiğini, ölenlerin çoğunun çocuklardan oluştuğunu yazdı.
Han Yunus'un doğu kesimlerindeki yerleşim yerleri, hava saldırılarının yanı sıra yoğun topçu atışlarıyla da vuruldu.
Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahya bölgesinde el-Ran Ailesi'nin evine ve kentin orta kesimlerinde Nafak caddesinde Ebu Hasira ve Abdullatif ailelerine ait iki binaya düzenlenen hava saldırılarında ölü ve yaralılar bulunuyor.
Saldırının olduğu bölge yakınlarındaki depo ve dükkanlarda yangın çıktı, sivil savunma ve itfaiye ekipleri, yangına müdahale ediyor.
İsrail hava saldırısı, Gazze'deki Kemal Hastanesi yakınında bulunan Rezzan gökdeleninde bir daireyi hedef aldı. Hava saldırısına maruz kalan yerde ölü ve yaralıların olduğu kaydedildi.
Ayrıca, Gazze'nin orta kesimindeki Deyr Belah bölgesinde bulunan Aksa Şehitleri Hastanesi yakınında bir ev, İsrail uçakları tarafından hedef alındı.
Yine Gazze'nin orta kesimlerindeki Zevayde bölgesini vuran İsrail uçakları, saldırının gerçekleştiği mahalleyi yerle bir etti. Zevayde bölgesindeki saldırı sonucu büyük yıkımın yanı sıra ölü ve yaralıların olduğu ifade edildi.
Öte yandan Şifa Hastanesinin Müdürü, basına, bir binanın vurulmasının ardından kendilerine 50 cenazenin ulaştığını açıkladı.
05.00
BİR GAZETECİ DAHA HAYATINI KAYBETTİ
Filistin haber ajansı WAFA'nın haberine göre, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Zevayde bölgesindeki bir eve, İsrail savaş uçaklarından atılan füze sonucu gazeteci Dua Şeref ve yanındaki kızı yaşamını yitirdi.
Aksa'nın Sesi Radyosu, Gazeteci Dua Şeref'in, kurumlarında program sunucusu olarak çalıştığını duyurdu.
İsrail savaş uçakları bu gece, Tel el-Heva, el-Cevazat ve Nafak caddesi ile Yermuk Stadı çevresini yoğun bombardımanla ateş çemberinin içine aldı.
WAFA, Zevayde ve diğer bölgelere yönelik saldırılarda can kaybı ve hasara yönelik bilgi vermedi.
İsrail güçlerinin, 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye yönelik saldırıları sonucunda hayatını kaybeden gazeteci sayısı 21'e yükseldi.
04.00
7 EKİM'DEN BU YANA BİR İLK! 'DÜŞÜRÜLDÜ'
Yedioth Aharonoth gazetesine göre, ordu radyosuna açıklama yapan İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, İsrail'e ait bir insansız hava aracına yönelik Lübnan topraklarından fırlatılan karadan havaya bir füzenin, hava savunma sistemleri tarafından düşürüldüğünü söyledi.
Hagari, olayın ardından Hava Kuvvetleri'ne ait bir uçağın, Lübnan toprakları içindeki füzenin gönderildiği noktaya karşılık verdiğini belirtti.
Öte yandan, Yedioth Aharonoth, "7 Ekim'den bu yana ilk kez Lübnan'dan karadan havaya bir füze fırlatılmış olduğuna" dikkati çekti.
Lübnan tarafından konuya ilişkin henüz bir açıklama yapılmadı.
03.00
HOLLANDA'DA "NEHİRDEN DENİZE KADAR FİLİSTİN ÖZGÜR OLACAK" İFADESİ YASAKLANDI
Hollanda Temsilciler Meclisinde İsrail-Hamas savaşı ile ilgili oturum düzenlendi. Denk Partisi Meclis Grup Başkanı ve milletvekili Stephan van Baarle, oturumda yaptığı konuşmada, "Nehirden denize kadar, Filistin özgür olacak" ifadesini kullandıktan sonra Meclis Başkanı Vera Bergkamp tarafından uyarıldı.
Bergkamp, “Son cümlenin belirli bir çağrışımı olduğunu biliyorsunuz değil mi? Bu mecliste bu son cümleyi bir daha duymak istemiyorum. Sizi bu konuda uyarmıştım.” dedi.
Bazı milletvekilleri de van Baarle’nin kullandığı ifade ile Yahudi düşmanlığı yaptığını belirterek, sözlerini geri almasını talep etti.
Van Baarle de bu durumdan rahatsız olduğunu ifade ederek, “Filistinlilerin özgürlük ve eşitlik talepleri hemen antisemitizm ya da başka bir nefret biçimine sokuluyor. Ben antisemitizme karşıyım.” diye konuştu.
Söylediklerinin bir nefret unsuru olarak değerlendirilmesine itiraz eden van Baarle, “Sözlerimi geri almayacağım! Ben Filistinlilerin haklarını savunuyorum ve bunu istediğim şekilde yaparım. Biz nasıl bir üslupla konuşacağımızı kendimiz seçeriz.” ifadesini kullandı.
Van Baarle, toplum içerisindeki birçok kişinin de Mecliste Filistinlilerin hakları savunulduğu zaman farklı bir yöne çekilmesinden rahatsız olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“'Nehirden denize kadar, Filistin özgür olacak' ifadesi ile Filistinlilerin bu bölgede topraklarının yasadışı bir şekilde ilhak edilmeden, eşitlik ve özgürlük içinde, Apartheid rejimi altında yaşamadan ve ayrımcılığa uğramadan yaşama hakkına sahip olduklarından bahsediyorum. Filistinlilere uygulanan 75 yıllık baskı sona ermeli. Biz herkesin eşit haklara sahip olduğu tek devletten yanayız. İster Yahudi olun, ister Müslüman, bu devlet adı Filistin'dir.”
Oturumda, Hollanda’da hukuken suç teşkil etmeyen “Nehirden denize kadar, Filistin özgür olacak” ifadesine ilişkin, İsrail Devleti'nin yok edilmesinin propagandasının yapıldığı ve bu nedenle "şiddete çağrı” oluşturduğu gerekçesi ile sunulan önerge kabul edildi.
02.00
ABD VE RUSYA'NIN TASARILARI KARŞILIKLI REDDEDİLDİ
15 üyeli BMGK'de önce ABD'nin sunduğu karar tasarısı oylandı. Karar için 10 ülke "evet" oyu kullanırken 2 ülke "çekimser", 3 ülke ise "hayır" oyu verdi.
"Hayır" oyu kullanan Rusya ve Çin'in BMGK daimi üyesi olduğu için karar tasarısı veto edilmiş oldu. Birleşik Arap Emirlikleri de "hayır" oyu kullandı.
Oylamadan sonra açıklamada bulunan ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, "ABD, Rusya ve Çin'in vetosundan derin hayal kırıklığı duyuyor." dedi.
Thomas-Greenfield, ABD'nin tasarısının yoğun müzakereler sonucu ortaya koyulduğunu, güçlü ve dengeli bir karar tasarısı olduğunu savundu.
Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jung ise karar tasarısını veto etme nedenlerinin tasarının "fark gözetmeyen ve asimetrik güç kullanımını" sonlandırma çağrısı yapmaması olduğunu söyledi.
Jung, aynı zamanda tasarının Gazze Şeridi'nde el-Ehli Baptist Hastanesi'ne yönelik saldırının soruşturulmasını talep etmediğine dikkati çekti.
ABD'NİN KARAR TASARISINDA 'İNSANİ DURAKLAMA' TALEP EDİLİYORDU
ABD'nin veto edilen karar tasarısında "Hamas'ın 7 Ekim'de gerçekleştirdiği terör saldırıları şiddetle kınanırken" ülkelerin meşru müdafaa hakkı bulunduğuna işaret ediliyor.
Tasarıda "insani duraklama"nın gerekliliğine işaret edilirken Gazze'ye sürdürülebilir yardım sağlanması gerektiği kaydediliyor.
Reddedilen tasarıda, tüm taraflara uluslararası hukuk uyarınca yükümlülüklerini yerine getirme çağrısı ile "Gazze'de Hamas dahil tüm terör örgütlerine silah tedarikinin" engellenmesi için adım atılması talebi bulunuyor.
RUSYA'NIN İNSANİ ATEŞKES ÇAĞRISI İHTİVA EDEN TASARSI DA VETO YEDİ
ABD oylamasının ardından Rusya'nın Gazze'de insani ateşkes çağrısı ihtiva eden karar tasarısı oylamaya sunuldu.
Tasarıya 4 "evet", 9 "çekimser" ve 2 "hayır" oyu verildi.
Daimi üyeler ABD ve İngiltere'den "hayır" oyu alan Rusya tasarısı da böylelikle reddedildi.
Oylamanın ardından açıklama yapan Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, ülkelerin ulusal çıkarlarını düşünerek hareket ettiğini belirterek veto eden ülkeleri "cesur olmamakla" suçladı.
ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood ise Rusya tasarısı hakkında konuşarak "vaktini harcamayacağını" dile getirerek Rusya'nın tasarısının "sahadaki gerçekleri yansıtmadığını" savundu.
İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Barbara Woodward ise "İngiltere Rusya'nın tasarısını destekleyemezdi çünkü İsrail'in meşru müdafaa hakkında değinmeyi yine ihmal ediyordu." diye konuştu.
RUSYA'NIN KARAR TASARISI
Rusya'nın reddedilen karar tasarısında Gazze'de kötüleşen insani duruma işaret edilerek durumun tüm bölgede güvenlik ve barışı tehdit ettiğinin altı çiziliyor.
"Acilen kalıcı ve tüm tarafların saygı duyacağı bir insani ateşkes" sağlanması çağrısı yapılan tasarıda, bunun insani yardımların ulaşımına katkı sunacağı ve sivilleri koruyacağı kaydediliyor.
Karar tasarısında, "Hamas'ın korkunç saldırıları da" kınanırken rehinelerin serbest bırakılması çağrısı yapılıyor.
Gazze'ye yönelik tam ablukanın reddedildiği karar tasarısında, İsrail ordusunun bölgeleri boşaltma emrini geri çekmesi gerektiği ifade ediliyor.
Reddedilen tasarıda tüm taraflara uluslararası hukuk uyarınca yükümlülüklerini yerine getirme çağrısı da yer alıyor.
10 GÜNDE 4 KARAR TASARISI REDDEDİLDİ
BMGK 10 gün içinde İsrail-Filistin'deki duruma ilişkin 4 karar tasarısı veto etmiş oldu.
Geçen hafta Brezilya ve Rusya'nın iki farklı karar tasarısı reddedilmişti.
01.00
DİKKAT ÇEKEN İRAN İDDİASI
İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyine yakınlığıyla bilinen Nournews, Wall Street Journal'ın Hamas ve İslami Cihad üyelerinin İran'da eğitim aldığına dair iddiasının doğru olmadığını belirtti.
İsrail'in "Aksa Tufanı"nda aldığı yenilginin boyutlarını gizlemek için bu tür iddiaların ortaya atıldığını savunan Nournews, "Filistin direnişi, gücünü kanıtlamış, halk tarafından desteklenen, olgun, bağımsız bir harekettir." ifadelerine yer verdi.
ABD'nin Wall Street Journal gazetesi, saldırıya ilişkin istihbarat kaynaklarına dayandırdığı haberinde, İran Devrim Muhafızları Ordusunun, 7 Ekim'de İsrail'e düzenlenen saldırılardan önceki haftalarda 500 Hamas ve İslami Cihad Hareketine mensup Filistinli direnişçilere özel askeri eğitim verdiğini iddia etmişti.