Erzurum Güncel- İstanbul'daki Kudüs Zirvesi'nden tarihi bir çağrı yapıldı. İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi'nden sonra yapılan açıklamada, Doğu Kudüs Filistin'in başkenti ilan edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvenin ardından yaptığı açıklamada 'Taraf olan bir ABD’nin artık İsrail ve Filistin arasında arabuluculuk yapması söz konusu olamaz.O iş bitmiştir. Arabuluculuk konusunun artık İİT’nin tüm yetkilileriyle görüşmek suretiyle kim olacağının görüşülmesi lazım' diye konuştu.
İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Zirvesi'nin sonuç bildirisinde, Doğu Kudüs Filistin'in başkenti ilan edildi. Sonuç bildirisinde, uluslararası topluma Doğu Kudüs’ü Filistin’in işgal altındaki başkenti olarak tanıma çağrısı da yapıldı.
3 LİDER SONUÇ BİLDİRGESİNİ AÇIKLADI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin Devlet Bakşanı Mahmud Abbas ve İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri el Useymin, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın Kudüs Zirvesi'nde aldığı kararları açıkladı.
'ABD'Yİ ARTIK ARABULUCU OLARAK KABUL ETMİYORUZ'
Filistin Devlet Başkanı Abbas'ın konuşmasından satırbaşları:
Bizler bu zirveye, Recep Tayyip Erdoğan'ın davetiyle geldik. Ben bu zirveyi başarıyla sonuçlanmış İslami zirvelerden biri olarak görüyorum. Konumuz çok hassas bir konu. Kudüs-ü Şerif ile birlikte geldik. ABD'nin aslında kendi kendine aykırı davrandığını görmekteyiz. Zaten ABD'nin kabul ettiği kararlar var. Bu da Filistin meselesi çözülmeden büyükelçiliğin Kudüs'e hiçbir şekilde taşınmayacağı şeklindeydi. O nedenle bu karar uluslararası sözleşmelere aykırıdır.
Erdoğan: Kudüs'ü Filistin'in başkenti olarak tanıyalım
Bütün dünya buna tepki gösterdi. Dünyanın her yerinde protesto gösterileri düzenlendi. BM Güvenlik Konseyi'nin ABD dışındaki 14 üyesi buna tepki gösterdi ve karşı çıktı. Buna karşı İslam dünyasının harekete geçmesi gerekiyordu. Burada çok önemli kararlar aldık. Bizler Filistinliler olarak, ABD'yi çözüm sürecinde kabul edemeyeceğimizi söyledik. Bugün itibariyle bir arabulucu için tarafsızlık şartını yitirmiştir. Biz bundan sonra Güvenlik Konseyi'ne gidip, bu kararın iptali için başvuruda bulunacağız. Aleyhte bir karar alınması için çalışacağız.
Burada İslam dünyasının Kudüs'e ne sunabileceğini tartıştık. Kudüs'e karşı boykot asla kabul edilebilir bir şey değil. Halkına karşı boykot uygulayamayız. Kudüs'teki Filistinlileri ziyaret etmek, İsrail'i ziyaret etmek değildir. Orada bir mahkumu ziyaret ediyorsunuz, gardiyanı değil. Biz Kudüs'ü taş ve toprak olarak görmek istemiyoruz. Biz içerisinde yaşamın olduğu, insanların olduğu bir Kudüs istiyoruz.
'O İŞ BİTMİŞTİR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:
İİT'nin varlık gayesi, Kudüs'ün kutsiyetinin ve tarihi statüsünün varlığının muhafazasıdır. Bugün de anlamlı ve kritik bir toplantıo gerçekleştirdik. Bu tarihi zirveyle bir kez daha Kudüs'ün sahipsiz olmadığını tüm dünyaya gösterdiğimize inanıyorum.
TEZGAH HEP İSRAİL'E ÇALIŞTI
Bugüne kadar alınmış birçok güvenlik konseyi kararları var.Alınan hiçbir karara İsrail uymamıştır ama tezgah da hep İsrail'e çalışmıştır. Bu toprakların gerçek sahibi Filistin'dir. 1947'de İsrail neyse şimdi de Filistin o hale getirilmiş durumda. Trump efendi tamamının İsrail'in olmasını istiyor. Bu mantık Sultan Abdülhamit'e yaptıramadıklarını şimdi yapmak istiyorlar. Bizler bu duruşumuzu kararlı bir şekilde sürdürmemiz gerekiyor. AmerikanYönetimi tüm ikazlara rağmen ahlak, mantık dışı açıklamasını yaptı. Trump'ın ilan ettiği bu kararın bizim için bir kıymeti yoktur. Kendi çalar, kendi oynar.
Papa'yla yaptığımız açıklamalar örtüşüyor. Trump'ın kararının ardından tüm kardeşlerime davet yolladım, diğer ülkeleri de davet ettim. Bugün burada Venezuele Devlet Başkanı Maduro'da var. Venezuela nere İstanbul nere sağ olsun çıktı geldi. O da burada desteğini açıkladı. Kudüs'teki mukaddes mekanların hamisi konumunda olan Ürdün Kralı 2. Abdullah da desteğini açıkladı. Bugünkü zirveye 30'u aşkın devlet başkanları ve meclis başkanları da teşrif etti. Dışişleri bakanlarıyla beraber 50'yi aşkın katılım oldu.
SEN TEK BAŞINA BÖYLE BİR KARARI NASIL ALIYORSUN?
Bugün zirveden önce Dışişleri Bakanları toplantısı yapılarak, nihai bildiri için çalışma yürütüldü. İİT'nin bugünkü zirvesi tarihi bir mesajtır. Hatada ısrar etmenin kimseye faydası yoktur. Amerikan makamlarının bu karardan derhal dönmesini bekliyoruz. Zirvenin Kudüs'le dayanışma için birlikte hareket temasıyla yapılması bir kararlılık göstergesidir. Burdan bir ittifak doğmuştur. Özellikle 1980 yılının 4870 sayılı kararı hatırlattık. Güvenlik Konseyi üyelerinin itibarsız hale getirildiği bir sisteme kimsenin güvenmesi beklenmemelidir. ABD Başkanı, altında ABD'nin de imzası olan bir kararı nasıl yok sayar? Sen tek başına böyle bir kararı nasıl alıyorsun?