İşte bir Türkiye gerçeği!..

Diyarbakırlı Mehmet Karğı'nın hayatı 3 yıl önce kaybettiği nüfus cüzdanının fotokopisi yüzünden alt üst oldu. Adına çıkarılan telefon hattıyla Erzurum'da bir kadına hakaret edilince Karğı'nın hayatı karardı. Karğı, açılan dava sonucunda 2 bin TL para cezasına çarpıtıldı, ödemeyince de hakkında tutuklama kararı çıkartıldı. Karğı, kimlik fotokopisi kullanılarak hat çıkartıldığı sırada atılan imzanın kendisine ait olmadığını kriminal raporuyla tespit etmesine rağmen, cezadan kurtulamadı. Kendisini mahkûm eden mahkemenin itiraz yolunu da kapattığına dikkat çeken Karğı, bu duruma isyan ediyor.Kimlik bilgilerinin kötü amaçlı kişilerin eline geçmesi halinde neler olabileceğinin en güzel örneği Diyarbakır'da yaşandı. Üç yıl önce cebinde taşıdığı nüfuz cüzdanının fotokopisini kaybeden Mehmet Karğı'nın başı belaya girdi. Karğı, hiçbir şeyden haberi olmamasına rağmen hakkında açılan hakaret davaları sebebiyle iki yıldır kâbus yaşıyor. İnşaat boyacısı Mehmet Karğı için zor günler 2008 yılında başladı. İfade vermesi için kendisine çağrı belgesi gönderildi. Bağlar Polis Karakolu'na giden Karğı, Erzurum'da açılan 'basit hakaret ve tehdit ' davasından haberdar oldu. Erzurum'u sadece televizyonlarda gördüğünü, hiç gitmediğini anlattı. Ancak Erzurum'da ikamet eden üç kişiye hakaret içerikli mesaj gönderildiği belirtiliyordu. Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine talimatla ifadesi alınan Karğı, hiçbir şekilde kimseyi rahatsız etmediğini vurguladı. Davanın yanlışlıkla açılmış olabileceğini düşündü. Mahkemeye itiraz dilekçesi veren Karğı'ya gelen cevapta, belirtilen telefon numaralarıyla üç kişiye tehdit ve hakaret içerikli mesaj gönderildiği iddia ediliyordu. ADINA 9 ADET KONTÖRLÜ HAT ÇIKARTILMIŞ Bunun üzerine hatları satan GSM şirketine başvuran Karğı, 2007 yılında adına 9 kontörlü hat çıkarıldığını öğrendi. Hatların nasıl çıkarıldığını araştırırken Erzurum 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nden hakkında ikinci hakaret davası açıldığını öğrendi. İşini gücünü bırakıp suçsuzluğunu ispat etmeye çalışan Karğı, kendisi adına hat çıkaran GSM bayisi hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu, hat alırken atılan imzaların kendisine ait olmadığını vurguladı. Başsavcılığın isteği üzerine GSM şirketindeki belgeler Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Kriminal Şube Müdürlüğü'nde incelendi ve atılan imzaların Karğı'ya ait olmadığı ortaya çıktı. Raporda, 'imza ve yazıların aynı olduğuna dair kaligrafik ve karakteristik özelliklerin aynı olmadığı' vurgulandı. Rapor başka kişilerin Mahmet Karğı adına hat çıkardığını ortaya çıkarmasına rağmen Erzurum 2. Sulh Ceza Mahkemesi bunu dikkate almadı. Davalardan birinde 500 TL, ikincisinde 1.500 TL para cezasına çarpıtılan Karğı, çalışamadığı için bu parayı da ödeyemedi. Bunun üzerine Karğı hakkında tutuklama kararı çıkartıldı. İnşaatlarda iş bulamadığı için zor günler yaşadığını anlatan Karğı, mahkemenin delilleri dikkate almadan karar verdiğini söyledi. Adına hat alanların attığı imzanın kendisine ait olmadığının polis raporuyla ortaya çıkmasına rağmen mağdur edildiğini anlatan Karğı, "Mahkeme heyeti dosyayı okumadan, delillere bakmadan ceza vermiş ve itiraz yolunu kapatmış. Hak etmediğim halde cezalandırılmam beni derinden üzüyor. Mahkeme benim Erzurum'daki bir bayana hakaret içerikli mesaj attığımı iddia etti. Benim Erzurum'da tanıdığım kimse yok. Çocuklarımın geçimi için inşaatlarda kan ter içinde çalışan bir boyacıyım." dedi. Dava dosyasında, Karğı'nın, adına kayıtlı hattan müşteki A.Ş. ve ablasına 'Seni de kiminle kocanı aldattığını eyi bilirem. Seni Kenan abiye diyecem" yazılı mesaj gönderdiğini ileri sürülüyor. Mahkeme, 'sanık her ne kadar mesajın çekildiği telefon hattının kendisine ait olmadığını belirtse de sanığın kimliği ve hattın alındığı nüfus cüzdanının aynı olması nedeniyle cezalandırılması'na karar verdi. Karğı, mesajda geçen 'bilirem' ifadesine bile dikkat edilmediğini dile getiriyor. Bilerem sözcüğünün Erzurum'a şivesi olduğunu anlatan Karğı, Diyarbakır'da bilirem değil, 'bıliyim' diye söylendiğini vurguluyor.