Erzurum Güncel-
Cumhurbaşkanı Gül'ün, 'Helikopterdeki beyni keçiler sökmedi!' diyerek şüphelerini dile getirdiği kayıp cihazların sökülme görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde dört subay var. Biri cihazları sökerken, ikisi onu izliyor. Bir asker de görüntü çekiyor.
'Meçhul subay'ın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e gönderdiği ve Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopter kazasıyla ilgili sır perdesini aralayacak görüntüler ortaya çıktı. Zaman'ın ulaştığı video, Cumhurbaşkanı Gül'ün, "Bana video geldi. Birileri cesetlerle ilgileniyor, birileri vida söküyor. Cihazları keçiler gelip söküp götürmedi" diyerek işaret ettiği kayıp cihazlarla ilgili tartışmalara son noktayı koyuyor.
48 saniyelik kayıt
48 saniyelik kayıt, iki yıldır kayıp olan helikopterin beyni durumundaki cihazların kim tarafından söküldüğünü gösteriyor. Video, gökyüzünde bir askeri helikopterin görünmesiyle başlıyor. Ardından enkazın etrafındaki subaylar gözüküyor. Subaylardan biri elinde turuncu tornavidayla helikopterin ön panelinden parçaları sökerken, diğeri onu izliyor. Videodaki üçüncü asker ise biraz daha uzakta oturmuş sigara içiyor. Görüntüleri kaydeden asker ise "Kardeşim şu yüksekliğe bak, inanamıyorum ya, dağ tepemize gelecekmiş gibi sanki." diye bulundukları bölgeyi tarif ediyor.
Söz konusu görüntüler Gül'e, 'meçhul bir subay'ın mektubuyla birlikte ulaştı. Cumhurbaşkanlığı makamına yazılan ve imza taşımayan mektubun ilişiğinde, helikopterin enkazında özel tornavidalarla bir parça söken kişinin görüntüleri yollandı. Gül'ün 'helikopterin beyni' olarak nitelendirdiği parçaların Argus 5000 CE ve SKYMAP IIIC cihazları olabileceği kaydediliyor. Söz konusu donanım, helikopterin uçuş bilgilerini muhafaza ediyor.
Hangi noktalar arasında uçtuğunu, irtifa bilgilerini, hızını kayıt altına alıyor. Her iki cihaz da kazanın ardından 29 Mart 2009 tarihinde Ulaştırma Bakanlığı Kaza Soruşturma Kurulu tarafından olay yerinde görüntülenmişti. Fakat 2 gün sonra olay yerinde çekilen fotoğraflarda cihazlara da rastlanmamıştı. Söz konusu cihazlar iki yıldır kayıp.
Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun (DDK) kamuoyuna yansıyan raporunda, enkazda bulunamayan cihazlarla ilgili önemli tespitler yer almıştı. Tespitler rapora şöyle yansımıştı: "Cihazların 31.3.2009 günü öğle saatleri arasında yok olduğu/çalındığı anlaşılmıştır. Bölgede saat 17.00'ye kadar çalışmalarını sürdüren Kara Kuvvetleri'ne ait Sikorsky helikopterin kaza kırım heyetinde yer alan bazı personelin TC-HEK işaretli helikopter enkazı üzerinde çalışma yaptıkları görülmüştür. Başta Sikorsky helikopterin kaza kırım heyeti olmak üzere tüm şüpheliler hakkında cumhuriyet savcılığınca soruşturma yapılması önerilmektedir."
DDK raporunda ayrıca bölgedeki Doğal Afet Arama Kurtarma (DAK) ve Jandarma özel Asayiş Komutanlığı (JOAK) timlerine de yer verilmişti. Raporda şu ifadeler yer almıştı: "Kaza mahallinde yakılarak kısmen yok edilen helikoptere ait bazı parça ve atıkların, 28.3.2009 günü bölgede bulunan DAK timi ve daha sonra oraya ulaşan ve gece orada kalan Ankara JOAK Dağcılık timi tarafından yakılmış olabileceği anlaşılmıştır."
Raporda yine aynı günkü ceride kayıtlarından yola çıkılarak şu bilgiler yer almıştı: "Dokuz kişilik DAK timinin saat 10.20'de helikopter ile enkaz bölgesine indirildiği, ikinci helikopterin ise ekipleri indirirken kuyruk kısmından kırıma uğradığı ve olay bölgesinde kaldığı, ölü ve yaralı olmadığı, DAK timi yanında olay bölgesinde bir GKK ile üç komando olmak üzere 13 kişinin helikopter enkazının yanında olduğu bilgisi verilmiştir."
Kayıp GPS cihazlarıyla birlikte akıllarda soru işareti bırakan en önemli konulardan biri de helikopterin düştüğü esnada bölgede yaşanan hava hareketliliği. Genelkurmay'ın verdiği bilgilere göre, helikopterin düşmesinden yaklaşık 5 dakika önce olay mahalline 28,5 km uzaklıkta iki F-16 ve bir F-4 olmak üzere üç adet uçak vardı.
Genelkurmay Başkanlığı, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı'na da ulaşan yazısında kazanın yaşandığı gün saat 15:03.02 ile 15:07.40 arası dijital radar görüntü kayıtlarının doğu bölgesindeki bütün radarlarda meydana gelen kısa süreli bir arıza nedeniyle alınamadığını belirtti. DDK'nın daha önce yaptığı tespitlerde, helikopterin tam da bu zaman aralığında düştüğü yer almıştı. Genelkurmay yazısına göre ise helikopterin düştüğü anda etrafından bir savaş uçağının geçip geçmediğini gösterecek radar kayıtları yok. çünkü radarların o anda 4 dakika 47 saniye boyunca bozulduğu belirtiliyor.
Bütün bu yaşananların ardından DDK da savcılığa önemli tespitlerin yer aldığı yeni bir değerlendirme metni gönderdi. Raporda, "Gerek kurulumuza gerek cumhuriyet başsavcılığına verilen bilgilerin niteliği-farklılığı ile söz konusu süreçlerde yaşanan çelişkilerin, kaza gününe ilişkin Genelkurmay Başkanlığı tarafından üretilen bilgi ve belgelerin sıhhatini ve tamlığını tartışılır hale getirdiği kanaatine ulaşılmıştır." ifadelerine yer verildi. Raporda "Radar görüntülerinin belirli bir süre alınamamasına ilişkin arızanın gerçekliğinin ve uçak kayıt cihazlarındaki uçuş kayıtlarının saklanıp saklanmadığının araştırılması." önerisine yer verilmişti.
Savcılık, Genelkurmay'a o subayları sordu
Helikopter kazasında enkazdan 'tornavida ile parça söken' askeri personelin kimliğinin belirlenmesi için savcılık harekete geçti. Malatya özel Yetkili Savcılığı, Genelkurmay'dan o gün enkaz bölgesinde bulunan askeri personelin, ne maksatla orada oldukları ve kimlik bilgileri ile fotoğraflarını istedi. Bu arada başsavcılığın yeni bir kaza kırım ekibi oluşturacağı öğrenildi. Söz konusu ekip, olay yerinden başlayarak koruma altına alınan helikopter enkazı üzerinde inceleme yapacak. önceki gün olayı soruşturan savcı ile görüşen Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Kemal Yavuz, "Kaza kırım ekibi en az 14 kişiden oluşacak ve olay yerinden başlayarak enkaz üzerinde ve emanette bulunan cihazlar ve yakıt numuneleri üzerinde sil baştan yeniden rapor hazırlanacak." dedi.