Erzurum Güncel- Türkiye’de ilk koronavirüs vakasının açıklanmasından sonra gözler tekrar ‘Katil virüsten nasıl korunabileceğiz?’ sorusunun cevabına çevrildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma gününden bu yana kucaklaşmayı, tokalaşmayı kesip uzaktan selamlaşmaya başladığını açıkladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, korunmak için gripten korunma kurallarına mutlaka uyulması gerektiğini üzerine basarak tekrarladı. Sağlık Bakanlığı verileri, içinde bulunduğumuz dönemde grip vakalarının geçtiğimiz seneye nazaran yüzde 22 oranında azaldığını gösteriyor. Bunda koronavirüs ilk çıktığı günden bu yana korunmanın el hijyeni ve solunum hijyeni ile sağlanabileceği yolundaki bilgilendirmelerin etkisi görülüyor. Yani kısacası el ve solunum hijyenine dikkat etmek bizi koronavirüsten de koruyacak. Bu kuralların neler olduğunu Türkiye Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Yağcı’ya sorduk…
YIKARKEN 30’A KADAR SAYIN
El hijyeninde en önemli husus, ellerin sık sık yıkanması ve ağza, yüze ve göze götürülmemesidir. El temizliğinde sıvı ya da katı sabunlarla -süresi 30 saniyenin altında olmamak kaydı ile- ellerin köpürtülerek yıkanması en etkili tedbirdir. Bunu ölçmek için içinizden yavaşça 30’a kadar sayabilirsiniz. Virüs temas ve damlacık yolu ile geçebildiğinden özellikle el sıkışma ve öpüşme geleneğinin terk edilmesi çok önemlidir. Hasta olmayan ve hastalık geliştirmeyecek bir kişi düşük ihtimalle de olsa el sıkışarak virüsü taşımaya sebep olabilir. El dezenfektanlarının tamamına yakını ve 70 derece üzeri alkol (kolonya) de virüse karşı etkilidir. Özetle virüs olabilecek yüzeylere dokunmamak, dokunduysak dokunduğumuz yeri ve organımızı dezenfekte etmek, eli ağza götürmemek önemlidir. Ayrıca kişilere 1,5 metreden fazla yaklaşmamak da bulaşmayı engelleyebilir.
BELİRTİLERİ GRİPLE ÇOK BENZER
Halk arasında domuz gribi diye de bilinen influenza enfeksiyonları ile Covid-19 virüsü ile olan enfeksiyonun belirtileri birbirine çok benzer. İkisi arasındaki temel fark gripte olan yaygın kas ağrısının Covid-19 enfeksiyonunda daha az olması ve koronavirüs enfeksiyonunun özellikle nefes darlığı ile kendini belli etmesidir. Bu belirtileri gösterenler özellikle ciddi yüksek ateş ve nefes darlığı yoksa kendilerini izole etmeli, işe ve okula gitmemeli, birlikte yaşadıkları insanlar ile teması minimuma indirerek iki haftalık süreyi geçirmelidir.
KURU ÖKSÜRÜK, YÜKSEK ATEŞE DİKKAT!
Her basit belirtili hastanın sağlık kuruluşlarına başvurması muhtemel yayılmaları ciddi düzeyde artırmaktadır. Esas olan, özellikle genç hastada çevreden izole olarak geçirilecek iki haftadır. Bu süre zarfında belirtiler ağırlaşır, ateş ve nefes darlığı tedricî olarak artar ve virüsün olduğu ülkelere yolculuk ya da oradan gelenler ile temas öyküsü varsa acile başvurulmalıdır.
SİGARA KÖTÜ ETKİLİYOR
Sigara akciğerleri zedeleyen bir alışkanlık olduğundan özellikle belli yaş üzerinde ölüm riskini artırmaktadır. Sigaraya bağlı kronik akciğer hastalığı sahibi olanlar ise çok ciddi risk altındadır.
ÇORBA TARİFLERİNE İNANMAYIN
Özel bir beslenme şekli yoktur. Faydalı olduğu ispatlanmış besin ya da yemek de yoktur. Bilimsel olmayan çorba ya da baharat tariflerine inanmamalı, hatta bu tip yiyecekleri satan yerlere virüs taşıyanların gelme ihtimalinin fazla olduğunu unutmamalıdır. Zira bazı yanlış ve temelsiz bilgiler ile grip belirtileri gösterenler belli bir çorbayı içsinler denmiş, gripliler topluca çorbacılara yönlendirilmiş olabilir.
KLİMADAN BULAŞIR MI?
Koronavirüsün bulaşması ve korunma yöntemleriyle ilgili özellikle sosyal medyada ve halk arasında birçok yanlış bilgi dolaşıyor. Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı ve Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilimsel Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap akla takılan soruları cevapladı.
BİR METRE, 15 DAKİKA KURALI
Virüs, metrobüs, otobüs ya da diğer kapalı ortamlarda havadan veya klimadan bulaşır mı?
Koronavirüs, havada asılı kalabilen değil, damlacık yoluyla bulaşan bir virüs. Sadece hastanede yapılan hayat kurtarıcı işlemler sırasında, hastadan çıkan salgılar havada asılı kalabilir. Şu ana kadar elimizdeki bilgiler bir metreden uzağa ulaşmadığı yolunda. Eğer virüsü taşıyan kişi ile bir metreden yakın, 15 dakika boyunca yüz yüze kalırsanız virüs alma ihtimaliniz olabilir. Bunun dışında aynı ortamda uzaktaki kişiler etkilenmez. Bunu uçaklardan biliyoruz. Virüs, Vuhan’dan uçaklarla taşınan kişilerle dünyaya bulaştı. Ancak hiç uçak salgını ya da hastalanan uçuş görevlisi olmadı. Hava yoluyla kolay bulaşmaz ama yine de dikkatli olmak ve birbirimize bir metreden fazla yaklaşmamak gerekiyor.
MASKEYİ DOĞRU KULLANIN
¥ Korunmak için maske takalım mı?
Sağlıklı kişilere tıbbi maskeyi tavsiye etmiyoruz. Bunun iki menfi yönü var. Birincisi takan kişiye yalancı bir güven gelir ve korunma tedbirlerini gerektiği gibi uygulamaz. Ayrıca tıbbi maskeyi kullanmak özel bilgi gerektirir. Gerekiyorsa kullanılıp atılmalıdır. İkide bir ellemek, cebine koyup tekrar takmak söz konusu bile olamaz. Eline bulaşan virüsü maskeye dokunduğu noktadan solunum yoluna alabilir. Maskenin kendisi kaynak hâline gelebilir. Sadece yaşlılar ve hastalar gibi risk grubundaki kişilere korunmak ve virüs taşıyan kişilere topluma bulaştırmamaları için maske takmalarını tavsiye ediyoruz. Ancak kurallarına uygun kullanılmalıdır.
ÇOCUKLARI DAHA AZ ETKİLİYOR
¥ Çocuklar riskte mi?
Koronavirüste bizi de mutlu eden ve onu gripten ayıran bir özellik çocuklarda ağır seyretmemesi ve çocukların toplumda asıl kaynağı oluşturmaması. Çocuklara büyüklerden bulaşıyor. Yirmi yaşın altında çok hafif seyrediyor. Kırk yaşın altında ölüm oranı binde 2’nin altında, 80 yaşın üzerinde yüzde 14’lere yükseliyor. Bu yüzden yaşlıların virüs etkinliği sırasında fazla evden çıkmamaları ve kendilerini korumaları tavsiye ediliyor.
KOL İÇİNE HAPŞIRIN
Öksürme veya hapşırma sırasında burun ve ağızınızı tek kullanımlık kâğıt mendille örtün. Kâğıt mendilin bulunmadığı durumlarda ise dirsek içini kullanın. Mendili derhâl çöp kutusuna atın ve ellerinizi su ve sabunla yıkayın.
TUTAMAÇLAR VİRÜS BULAŞTIRIYOR
¥ Virüs cansız yüzeylerde kalıyor mu?
Virüsün en önemli bulaşma yolu hasta kişinin öksürüğü, hapşırığı ve solunum salgılarının cansız yüzeylere bulaşmasıdır. Virüsün buralarda en az iki-üç saat canlı kaldığını biliyoruz. Virüs bulaşan yerlere dokunan kişiler ellerini iyi temizlemezlerse virüsü alabilirler. Kapı kolu, telefon ahizesi, otobüs tumaçları, koltukları, masaya bırakılan cep telefonları risk oluşturuyor.
ELDİVEN KORUYUCU DEĞİL
¥ Eldiven korur mu?
Sadece hastanelerde, kurallarına uygun eldiven kullanılabilir. Bunun dışında kesinlikle önermiyoruz. Çünkü eldivenle el hijyeni yapamazsınız. Alkolle ovaladığınızda üzerindeki virüsleri öldüremez, o kirli eldivenle virüsü her yere bulaştırırsınız. Ayrıca eldivenlerin üzerinde mikroskobik çatlaklar vardır. Eldiven hiçbir zaman el yıkamanın yerine geçemez.
DÜNYANIN YARISI ETKİLENECEK
Havalar ısınınca virüsün canlı yüzeylerde yaşama imkânı biraz daha düşeceği ve insanların toplu ortamlardan daha fazla açık havaya çıkmaları yüzünden hava ısınınca enfeksiyon azalacak ama tamamen bitmeyecek. Kuzey yarımküreden güneye geçecek oradan tekrar geri gelecek. Virüsün tesirini 12 ay sürdürmesini bekliyoruz. Dünya nüfusunun yüzde 40-50’sinin virüsle tanışacağı iddia ediliyor.
Türkiye