Maklubeden DÖNERE

Mehmet ŞENER

FETÖ’nün yeni para kaynağı “Maydonoz Döner”in sahibi kim?

Erzurum bu dönere maydanoz oldu mu?

Türk halkı yeniden “himmet” adı altında ne kadar soyuldu?

Şimdilik “dönerci” yakalandı, pekii halen milleti soymayı sürdüren daha şirket var?

Maklubeden DÖNERE

“FETÖ bitti” şeklinde ahkam kesenler, bu gelişme karşısında ne düşünüyor?

Kamuoyu merak ediyor: Erzurum’dan da gözaltılar var mı?

Aynı mahut çevreler…

15 Temmuz meşum darbe girişiminden önce şöyle diyorlardı:

“Paralel yapı diye bir şey yok. Hizmet hareketi ve bu uğurda mücadele eden müminler var.”

Kanlı kalkışmanın ardından bir müddet sessiz kaldılar hatta kafalarını kuma gömdüler.

Kalkışmanın üzerinden yıllar geçip normalleşme süreci başlayınca da, şöyle konuşmaya başladılar:

“FETÖ devletten temizlendi, artık yeni bir darbe tehlikesi ve paralel yapı yok.”

Böyle düşünenlerin bir kısmı elbette ki samimiydi.

Öyle ya, devletin gece gündüz aralıksız yaptığı FETÖ operasyonlarına bakarak, “bu iş bitti” diyorlardı.

Lakin bir de aynı cümleyi söylemesine rağmen samimi olmayan bilakis FETÖ adına propaganda yapanlar var.

İşte tehlikeli olanlar tam da bunlardır.

Çünkü bunlar, Amerika’nın FETÖ’yü yeniden diriltmek istediğini çok iyi biliyorlar.

Devlet, artık eski devlet değil.

Kuklayı da kuklacıyı da çok iyi tanıyor.

Biliyor:

Tehlike bitmiş değil. Çünkü FETÖ eskisi kadar olmasa da…

Devletin kılcal damarlarında yaşamaya devam ettiğini…

Adı açığa çıkmamış kripto teröristlerin aramızda dolaştığını…

Yeni bir fırsat yakalamaları halinde tekrar harekete geçeceklerini…

“FETÖ bitti” yalanı ile maksatları şudur:

Bu algıyı toplumun her kesiminde yaygınlaştırarak, atalet oluşturmaktır.

Öte yandan ve daha mühimi de, devleti yöneten kadroların FETÖ’yle mücadelesini gevşetmesini sağlamak.

Tabii ki avuçlarını yaladılar, duvara tosladılar.

Devlet, “Bir Müslüman aynı delikten iki kere ısırılmaz” ilkesinden hareketle, FETÖ’yle mücadeleyi asla tali derecede görmedi, ıskalamadı, az tehlikeli bir şey nazarıyla bakmadı.

Bu ülkede bir kesim var ki, Erdoğan’a olan düşmanlığı yüzünden gerçekleri göremeyecek kadar kör, sağır ve şuursuz…

“Erdoğan devrilsin, devlet de yıkılırsa yıkılsın” diyen bu güruh, tıpkı o meşhur atasözünü tekrarlıyor:

“Çarşıda mum yokmuş korun (körün) umurunda mı?”

Beri yanda ise, hem devlet hem de aklı başında olan herkes FETÖ melanetinin bu ülke için tehdit olmaya devam ettiğini biliyor.

Biliyor. Çünkü: Meselenin arkasında küresel güçlerin olduğunu gördü.

Gelelim bu yazının ana konusunu oluşturan son operasyona…

“MAYDONOZ DÖNER”

İşin içinde FETÖ olunca harften de kelimeden de kuşku duymalıyız.

Aslında maydanoz olması gerekirken FETÖ dönercinin adını “maydonoz” koymuş!

Dilbilgisi yoksunluğundan ötürü tabelada tashih yapmışlar diyemeyiz.

Onlar maydanozun nasıl yazılacağını bilirler. Buna rağmen “a” yerine, “o”yu tercih etmekle, mutlaka gizli bir mesaj saklamışlardır.

Neyse…

Bu “Maydonoz Döner”in başta ülkemiz olmak üzere, dünya ölçeğinde 400 civarında şubesi var.

Halbuki kuruluş tarihi çok yakın.

Öyle dünya çapında organize olabilecek bir maziye sahip değil.

Malum; devlet bu dönerciye operasyon çekti, yönetimine de kayyum atadı.

Sayı ilerleyen günlerde daha da artacağa benziyor.

Şimdilik 353 kişi enselendi. Firarda olan kişiler var.

Türkiye’de 31 ilde şubesi varmış.

O şubelerden biri de Erzurum’da.

Pekii biz buna şaşırdık mı, hayır elbette…

Mesele FETÖ olur da, Erzurum bu işin dışında kalır mı hiç?

Kalmamış nitekim…

“Maydonoz Döner”, şubeleri aracılığıyla, terör örgütüne para aktarıyormuş.

Lideri öldü, ama örgüt ayakta!

Şimdilik 300 milyon lira civarında bir para akışı tespit edildi.

İlla ki turpun büyüğü heybede…

Devlet tepelerine bindi. Yargı seri biçimde harekete geçti.

Eskiden esnafı, memuru, ev hanımlarını, iş insanlarını “himmet” adı altında soyup soğana çevirirlerdi.

Ahaliyi, Arap coğrafyasına ait bir yemek olan maklube pilavıyla tuzağa düşürürlerdi.

Yeni taktikleri: Döner!

Emin olun ki bir sonraki planları da hazırdır.

Bir oyunları bozuldu mu öbür oyunları devreye giriyor.

Birileri, bu sistemin artık çöp olduğunu zannediyordu.

Yanıldılar.

Terör örgütü, o dönerci şubeleri üstünden yine “himmet” diyerek operasyon yapıyormuş.

FETÖ terör örgütünün bu ülkeye, bu millete ve bu devlete verdiği zararın haddi hesabı yok.

Bunu izan ve insaf sahibi herkesin görmüş olmasına rağmen ne yazık ki hala bu örgüte para aktaranlar var.

Amentü edinmişler:

“Yakın bir zamanda yeniden devleti ele geçireceğiz!”

Şayet…

Başkan Erdoğan’ın dirayetli duruşu, tavizsiz mücadele anlayışı ve cesur yaklaşımı olmasaydı, teröristlerin bu beklentileri çok da ütopya olmayacaktı.

Bazı siyasetçiler ya da üst düzey kamu yöneticileri, bugün bile ısrarla FETÖ terör örgütünü sütten çıkmış ak kaşık gibi gösterme derdinde!

Mademki, “FETÖ bitti” o halde neredeyse her hafta yapılan bu operasyonlar, neyin nesi?

“Maydonoz Döner” film icabı mı?

Nasıl ki PKK, bir avuç vatan haininin kurduğu bir terör örgütü değildiyse, FETÖ de o sümüklünün kendi kendine planladığı bir yapı değil.

Bunları artık herkes biliyor.

Kimileri buna rağmen karşı safta yer alıyor.

Yani mesele cehalet filan değil. Bilinçli ve sistematik bir bakış…

Müşterekleri:

Türkiye düşmanlığı!

Devlet iz sürüyor.

Kuşkunuz olmasın ki, dönerciyi nasıl deşifre ettiyse muhtemel başka şirketler de sıradadır.

Terör örgütü değil, artık devlet onlardan beş on adım önde…

Hangi oyunu kurarlarsa kursunlar, nafile…

Devlet, her daim teyakkuzda…

Gafillere rağmen üstelik de…

“ERZURUM MAYDONOZ DA TERÖR ŞEBEKESİ Mİ?”

Yargı kararı kesinleşmeden böyle bir hükümde bulunmak elbette ki hukuka da ahlaka da aykırı olur.

Terör örgütü, 400 şubeye yetki vermiş.

Tamamı örgütün elamanıdır, yani teröristtir diyemeyiz.

(Gerçi kendilerinden olmayan birine asla şubelik vermezler ama)

İlla ki içlerinde bilmeden bu zincire dahil olanlar da vardır.

“Erzurum Maydonoz” Terminal Caddesi’nde faaliyet gösteren bir işletme…

Sahipleri kimdir, neyle bağlantıları var veya yok bilmiyorum.

Emniyet çok kapsamlı bir soruşturma yürütüyor.

MASAK da bu soruşturmanın sıklet merkezini oluşturuyor.

353 kişi soruşturma kapsamında gözaltına alındı…

Sayının bini geçeceği kesin gibi…

Geçen sene ölen terörist başı Fetullah Gülen, esasında Erzurumlu olmadığı halde ne yazık ki kayıtlara “Erzurumlu” diye geçmişti.

Bizzat kendisi kaleme aldığı “Küçük Dünyam” dediği o sayıklamasında, atalarının Hicaz’dan geldiğini anlatıyordu!

Öyle ya…

Mehdiliğini ilan edebilmesi için bazı kesimlerin inancına göre, Arap olması, yetmez; Peygamber soyundan gelmesi gerekiyordu!

FETÖ, Erzurum’da Amerika’nın meşhur “Yeşil Kuşak Projesinin” ete kemiğe bürünmüş haliydi.

Amerika ve AB FETÖ’yü küresel bir güç haline getirdi.

Erzurum, örgüt açısından manevi bir öneme haizdi!

Sözde “Hocaefendinin memleketi”

Çok dramatiktir, ama anlamlı bir sözdür:

“İdam çıkan evde ipten söz edilmez.”

Bendeniz bu sözü ters yüz ederek diyorum ki:

İçinde FETÖ kelimesi geçen hiçbir cümleden hayır çıkmaz.

ERZURUMLU ÖMER Ş. KİM?

Polisin yaptığı araştırmaya göre, bu “Maydonoz” Döner’in bağlı bulunduğu şirketin kağıt üzerindeki sahibi genç biri…

Açıköğretim mezunu.

Adı: Ömer Ş.

Araştırdım, hafızasına güvendiğim dostlarıma danıştım: Bu isim, size bir şey ifade ediyor mu?

Ağız birliği etmişçesine, “hayır” dediler. “Hiç bu ismi duymadık.”

Biz de duymadık.

Genç bir isim…

400 şubesi olan bir dönerci zincirinin güya sahibi, ama ne tanıyan ne bilen kimse yok.

Ticari bir hikayesi de yok.

Besbelli ki bir figüran…

Davul onun boynunda, tokmak Amerika’da…

Erzurumlu olmak ayrı, Erzurum nüfusuna kayıtlı olmak başka bir şey…

Ömer Ş. hakikaten Erzurumlu mu yoksa Erzurum nüfusuna mı kayıtlı?

Erzurumlu da olsa aslında bir öne mi yok ama…

Bekleyip göreceğiz.

İster paranoya, isterse komplo teorisi deyin. Umurumda değil.

Bildiğim şu:

Su uyur, FETÖ uyumaz.

Sizi temin ederim ki, “Maydonoz Dönerden” başkaları da var.

“Maydonoz”, kıyıya vurduğu için tanıdık.