Erzurum Güncel- Yeşim Erbil, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, ünlü sanatçının zor günlerinde destek olanlara teşekkür etti.
Evinin banyosunda düşmesi sonucu hastaneye kaldırılan Mehmet Ali Erbil, 16 yıldır mücadele ettiği 'Kaçış Sendromu' hastalığının da nüksetmesiyle nedeniyle Ekim ayından bu yana hastanede tedavi görüyor. Mehmet Ali Erbil geçtiğimiz günlerde yoğun bakımdan çıkartılarak normal odaya alınmıştı.
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç da Mehmet Ali Erbil'e telefonla arayarak doğum günü sürprizi yapmıştı. Mehmet Ali Erbil'in sağlık durumuyla ilgili bilgiler veren kardeşi Prof. Dr. Yeşim Erbil, 'Bu adamın sahibi kim ?' başlığıyla yeni bir açıklama yaptı.
Yeşim Erbil, kardeşinin tedavisi sürecinde zor anlar yaşadıklarını belirterek, yoğun bakımda geçen 4 aylık süreyı Erbil'in hatırlamadığını söyledi.
İşte Prof. Dr. Yeşim Erbil'in o açıklamaları:
"Bu adamın sahibi kim? Abimden söz ediyorum. Ailesinin yanı sıra belki de en çok sahiplenen sizlersiniz… “sevenleri, izleyicileri SİZLER… Benim katılmadığım doğum günü kutlamasında “Fenerbahçe” canlı yayını ile ilk kez sesini duydunuz ve çok sevindiniz. Ben de bugün uğradım ve onun da çok sevindiğini gördüm. İyileşeceğine inanan daha moralli ve çevresi ile çok daha ilgili olduğunu paylaşabilirim sizlerle. Şimdi bu süreci özetlemek istiyorum.
Ekim ayında başlayan bu kabus gibi yolculukta aslında ben doktor kardeşi olarak "kriz yönetimini" yapmaya çalıştım. 17 yıl önceki hastalığında da bunu yapmıştım ancak kamuda çalıştığım için hep geri planda durmuştum. Bu dönemde yanlış anlaşılabilecek bilgiler kimseyi huzursuz etmesin diye buradan açıklamalar yazdım. Her cümleyi düşünerek kaleme aldım. Yaşananlar kabus gibiydi, bunu sadece ben ve yoğun bakım doktorları biliyordu"
"Ben onun 56 yıllık kardeşiyim. Kendi halinde işi ile meşgul bir kardeşiyim. Yıllarca abilerim adına da rahmetli babamın sağlığı ile ilgilendim. Sonra da rahmetli annemle..
Birçoğunuz beni bu süreçte tanıdı. Bu kötü olay buna vesile oldu, planlanan bir şey değildi ama hayırlı oldu. Sayfamda paylaştığım tıbbi bilgilerin daha fazla insana ulaşmasını sağladı. Çünkü ben kendini bilime, eğitime, eğitmeye, anlatmaya adamış bir cerrahım.
Topluma mal olmuş kişiler hasta olduğu zaman her kafadan ayrı bir ses çıkar. İlgili ilgisiz herkes tedavi sürecine müdahale etmeye kalkar. Bu aslında yarardan çok zarar verir hastaya. İşte bu noktada devredeydim. Yoğun bakımda tedaviyi üstlenen arkadaşlarımın özgürce süreci yönetmelerine yardımcı oldum. Bu nedenle bana güvenen Sezin, Yasmin, Mustafa ebim ve eski eşlerine teşekkür ederim."
"Yoğun bakımda entübe haldeyken uzun süre hayati fonksiyonlarını kağıt üzerinde normal olmasına karşın uyandırılamıyordu. Bunu aileye açıklamak gerçekten zordu, çünkü biz de açıklayamıyorduk sonra bir gün pat diye uyandırıldı ve cihazdan ayrıldı. İşte bu Allah'ın mucizesi, sizlerin duaları... Mucize olmasa daha önce cihazdan ayrılırdı. Bu süreç sanırım 300 sayfalık kitapla anlatılabilir.
İkinci kez yoğun bakıma girdiğinde moralimiz çok bozulmuştu. Düze çıkmışken ne oldu diye. Yine açıklaması zor bir olaydı. Aslında yaklaşık 1 ay önce yoğun bakımdan normal odaya alınmıştı ama çok yorgun ve moralsizdi. İyi ki bu 4 aylık süreci hatırlayamıyor. Kopuk kopuk bazı sahneleri anlatıyor. Uzun süre yoğun bakımda kalan ve organ yetmezliği gelişen hastalarda kaslarda güçsüzlük ve ağır depresyon olur. Bunlar da yavaş yavaş düzeliyor. Fizik tedavisi devam ediyor. Sizlerin sevgisini sevincini anlatmak onu daha çabuk ayağa kaldıracak."