Bugün bir başka yazıda, "İyi de Selim Alak'ın o göreve gelmesi için kim kefil oldu?" diye sorduk ya; meğerse Selim Alak meselesi, diğer olayların yanında devede kulak bile değilmiş!
Sahte diplomalı kadın avukattan tutunuz da o sahte diplomalı kadın avukata kol kanat geren ve halen AK Parti Erzurum teşkilatında yöneticilik yapan kişilerin korunup kollanmasına kadar nice rezalet yaşanmış da kimseciklerin haberi olmamış.
Millet, son derece saf ve temiz duygularla Tayyip Bey'in arkasında gittiğini zannederken, bir de öğreniyoruz ki, AK Parti Erzurum teşkilatına bağlı Aziziye teşkilatında filmlere konu olacak skandallar art arda yaşanmış ve bütün bu rezillikler ört bas edilerek, bir kaç kişinin istifasının istenmesiyle noktalanmış!
Düşünebiliyor musunuz bir kadın ortaya çıkıyor ve "ben avukatım" diyerek hem Erzurum'da hem de parti genel merkezinde en etkili isimlerle dostluklar kurarak bu sayede partinin en mahrem noktalarına kadar yükseliyor.
Oysa o kadın, aslında bir avukat değil.
Partiye gösterdiği belgeler de sahte, ilişkileri de...
Misal; Erzurum Barosu'nda olmadığı gibi Türkiye'deki hiç bir baroda da kaydı yok. Ama ne hikmetse o kadın tüm ikazlara rağmen Mehmet Emin Öz'e kendisini avukat olduğuna inandırmış ve bu sayede uzun zaman AK Parti adına at oynatmış!
Sonra kadının sahte avukat olduğu anlaşılınca beş kişi ile birlikte o sahte avukatın partiden (pardon parti yönetiminden) istifaları istenmiş!
Misal; Mehmet Emin Öz'ün partide "sağ kolu" olarak bilinen bir zat var. O zat bu sahte avukat kadını uzunca bir süre ölümüne koruyup kollamış ve kimsenin onu sorgulamasına izin vermemiş!
Niye?
Mehmet Emin Öz, o kişiyi hala niye sağ kolu olarak yanında tutuyor?
Rezillik büyük, skandallar çok...
Burada oturup bu pislik şeyleri yazarak sizleri de rahatsız etmek istemiyorum.
Ayrıca Mehmet Emin Öz zaten herşeyi en başından beri biliyor!
Şu saate kadar çok basit bir sorumuza bile cevap vermeyen Mehmet Emin Öz'den bu skandallara dair bir açıklama yapmasını elbette beklemiyoruz.
Lakin Mehmet Emin Öz de unutmasın ki mızrak çuvala sığmaz.
Elbet birileri "gel hele buraya anlat bakalım" der.
Şimdilik bu kadarıyla yetiniyoruz.
Mehmet Emin Öz eğer bizi tekzip ederse kalanını da o vakit yazacağız.
Bendenizin anladığı şu: AK Parti Erzurum'da tutanın elinde kalmış!
Ne Bakan Bey, ne vekiller, ne belediye başkanları ne de parti üst yönetimi bir güne bir gün Erzurum'da neler olup bitiyor diye dönüp bakmamışlar.
Öyle ya Erzurum referandumda yüzde yetmişbeşle birinci il oldu.
Gerisi hikaye...
İster AK Partili bakanlara "hırsız" diyen biri ilçe başkanı olsun, ister vaktiyle başka partiden aday olduğunda Tayyip Bey için "Amerikan ajanı" diyen biri vekil seçilmiş olsun, isterse sahte diplomalı avukat parti yönetimine girsin...
Mehmet Emin Öz, mümkün ki sizi "kaale almıyorum" diyorsundur, mümkün ki, "benim arkamda falan ağabeyi filan ağabeyi var" diyorsundur...
Olabilir...
Fakat o dediklerinin hepsi hikaye...
Sen önce şu Selim Alak'ı, sonra da sahte diploması olduğu uyarısı sana geldiği halde bile bile parti yönetimine aldığın kadın avukat meselesini ve o sahte kadın avukatı ölümüne koruyan sağ kolunu bir açıkla...
Sonra bakalım ki, arkandaki abilerin seni nereye kadar koruyacak?
Mehmet Emin Öz, sen ki eski bir öğretmen, eski bir belediyeci ve de eski bir züccaciyecisin... Bu sorular senin için çok basit olmalı.