Erzurum Güncel- Mehmet Metiner, köşesinde kaleme aldığı yazıda, "Bu hareketin lideri Erdoğan'dır. Erdoğan liderliği Ak Parti'yi anlamlı ve gerekli kılan ana sütundur. Ak Parti'nin Erdoğan merkezli olması, tek adamlıkla izah edilebilecek bir olgu değildir. Erdoğan liderliğinin hem Ak Parti hareketi için önemini, hem de genel başkanlıktan farklı bir şey olduğunu anlamak lazım" diyerek Erdoğan'a olan methiyelerine şöyle devam etti:
BEN REİSÇİ'YİM
Kendi adıma ben Reisçi olarak kendini tanımlayan biriyim. Öyle ki Ak Partililiğim bile Reis'ten dolayıdır. Reis'ten dolayı Ak Partili aidiyetimle gurur duysam bile partime karşı her daim "sahiplenici eleştiri" dediğim ilkesel bir duruşun içinde olmuşumdur. Partimin yeni dönemde bu "sahiplenici eleştiri" anlayışını bir ahlaki ilke olarak kurumsallaştırmasını hayati önemde gördüğümü de yeri gelmişken belirtmek isterim.
SADAKATLE SAHİPLENMEK
Bizim Reisiçiliğimiz, o birilerinin putçuluk biçiminde tanımladığı şahısperestlik değildir. Tersine Reis'in büyük bir liyakatle ve cesaretle üstünde taşıdığı idealleri sadakatle sahiplenmekten ibarettir. Biz iktidardaki Erdoğan'ı değil, Reis'in kendisini sevenlerdeniz. Uğruna ölüme gidecek kadar da seviyoruz. Bu sevgimizin ve sadakatimizin adını putçuluk olarak koyanlar bilsinler ki biz her türlü putçuluğa ve şahısperestliğe karşıyız. Bilinsin ki buna en başta Reis'imizin kendisi hiddetle ve şiddetle karşıdır. Kim ki Reis'i hatasız, kusursuz, günahsız ve lâyüs'el görüyorsa bilesiniz ki Reis'in kendisinin nefretini üstüne çeker. Çünkü kişilere bu tür sıfatlar izafe etmenin akidemiz açısından ziyadesiyle sorunlu olduğunu Reis'in kendisi herkesten çok bilir.