Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğüne bağlı olarak faaliyet gösteren Patates Araştırma Enstitüsünde 2005 Kasım ayında başlatılan "Ülkesel Patates Tohumluk Üretim Sisteminin Geliştirilmesi Projesi" tamamlandı. TÜBİTAK’ın desteği, 8 enstitü ve 3 üniversitenin işbirliğiyle yürütülen projede, tohumculuğun geliştirilmesi konusunda önemli aşama kaydedildi. Enstitü Müdürü Hüseyin Onaran, patates üretim alanı ve üretim miktarı açısından dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olan Türkiye’nin, ancak üretimin önemli girdisini oluşturan tohumluk konusunda büyük oranda dışa bağımlı olduğunu belirtti. Türkiye’de yıllık ortalama 160 bin hektar alanda patates üretimi yapıldığını, bunun için 500 bin ton civarında tohumluk kullanıldığını bildiren Onaran, sertifikalı tohumluk kullanım oranının ise ancak yüzde 8-10 seviyelerinde kaldığını vurguladı. Patates üretimi maliyetinde tohumluğun payının yüzde 70’lere kadar çıkabildiğine dikkati çeken Onaran, şu bilgileri verdi: "Tespitlerimize göre son 4 yılda, her yıl ortalama anaç tohumluk ithalatı için 17-18 milyon avro ödenmiştir. Çiftçilerimiz sertifikalı tohumluk kullanmadan babadan kalma yöntemlerle üretim yaptıkları zaman verim çok aşırı şekilde düşmektedir. Anaç ve sertifikalı tohumluk kullanımı ise dışa bağımlılık sorununa yol açmaktadır. Türkiye, Avrupa ülkeleri ağırlıklı olmak üzere tohumluk patates ithalatı yapıyor. Bu dışa bağımlılık durumu, ekonomik zararın yanı sıra hastalıkların taşınması gibi sorunlara da neden oluyor. Bu sorunların önlenmesi için milli bir patates politikamızın olması ve tohumluğumuzu kendimizin üretmesi gerekiyor. Bu proje, bu açıdan büyük önem taşıyor." İlk milli patateslerimiz oldu Yaklaşık 5 yıldır sürdürdükleri proje kapsamında anaç tohumluk ve yerli cins patatesler üretmek için çalıştıklarını ifade eden Onaran, laboratuvar ortamında elde ettikleri yeni tür patatesleri, proje kapsamında belirledikleri özel üretim alanlarında çoğalttıklarını kaydetti. Büyük aşama kaydettikleri projenin tamamlandığını ve ilk Türk milli patatesi adaylarının üretildiğini dile getiren Onaran, şöyle devam etti: "Proje kapsamında enstitümüz bünyesinde doku kültürü laboratuvarı ve seralar oluşturduk. Buralarda önce bilimsel yöntemlerle hastalıklardan arındırılmış 40 bin civarında mini patates yumrusu elde ettik. Araştırmalarımız sonucunda Sivas, Kayseri, Konya, Tokat, Kahramanmaraş, Eskişehir, Erzincan ve Erzurum’da 200 bin hektar alanda tohumluk patates üretimi yapılabileceğini belirledik. Yüksek verimli patates çeşitlerinden ebeveynler seçerek, bitkilerin çiçeklerinden tozlama yapıp melez tohumlar elde ettik. Melez tohum sayımız 211 bine ulaştı. Bu melez tohumlardan 70 bini kullanılarak melez çeşit adayları seçildi ve seleksiyon çalışmaları ile 5 bine yakın milli patatesimiz diyebileceğimiz çeşit adayları geliştirdik. Bunların arasından da ilk etapta üretime hazır 15 yeni çeşit adayı belirledik. Bu çeşit adaylarını, projemizin devamında çoğaltarak ilk Türk milli patatesleri olarak tescil ettireceğiz." Patateslere Türk ismi Bu ilk milli patates çeşit adaylarını bir süre daha çoğaltmak istediklerini, daha sonra talep doğrultusunda istenildiği kadar bu patates çeşitlerinin anaç tohumluklarının üretilebileceğini belirten Onaran, bu nedenle çalışmalarını devam ettirmek için yeni bir proje hazırlayarak TÜBİTAK’a sunacaklarını kaydetti. Geliştirdikleri yeni çeşitlere Türk isimleri koyacaklarını anlatan Onaran, patateslere Niğde Güzeli veya Niğde Sarısı gibi yöreyi çağrıştıran isimler ile Ahmet, Mehmet, Ayşe, Fatma gibi isimler de konulabileceğini, buna Tarım ve Köyişleri Bakanlığının karar vereceğini söyledi. Yürüttükleri bu bilimsel çalışmaların özel sektöre de model oluşturduğunu, yeni çeşitlerin ve özel sektöre ait olan çeşitlerin elit tohumluklarının çoğaltılması için talep almaya başladıklarını bildiren Onaran, bu çalışmalar ile Türkiye’nin patates tohumluğunda dışa bağımlılığını azaltarak, ekonomiye ciddi katkılar sağlamayı ve patates üretiminde milli bir politika oluşturulmasına katkı sağlamayı amaçladıklarını sözlerine ekledi.