MİT'in 12 Eylül İtitrafları

12 Eylül cuntasının yargılandığı davanın dördüncü duruşması dün yapıldı. Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya yine gelmedi.

Erzurum Güncel - 12 Eylül cuntasının yargılandığı davanın dördüncü duruşması dün yapıldı. Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıklar Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya yine gelmedi. Duruşmada, darbeye ilişkin çeşitli kamu kurumlarından mahkemeye gönderilen bilgi ve belgeler açıklandı. Buna göre MİT, TBMM'yi ve Başbakanlık'ı yaklaşan darbeden haberdar etmemiş.12 Eylül 1980 darbesinin mimarları dönemin Genelkurmay Başkanı Ahmet Kenan Evren ile Hava Kuvvetler Komutanı Ali Tahsin Şahinka-ya'nın yargılandığı davanın dördüncü duruşması dün yapıldı. Mahkemeye, Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık, Genelkurmay Başkanlığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı, üniversiteler ve çeşitli kamu kurumlarından çok sayıda belge ulaştırıldı. Klasörler dolusu evraktan, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) darbeyi ne TBMM'ye ne de Başbakanlık'a bildirmediği ortaya çıktı. Başbakanlık, TBMM Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı'ndan gelen yazılarda kendilerine MİT'ten darbeye ait herhangi bir evrak ulaşmadığı belirtildi. MİT de, yıllardan beri konuşulan bu iddiayı ilk defa mahkemeye gönderdiği bir yazıyla doğruladı. MİT, darbeye zemin hazırlama çalışması olduğu belirtilen Maraş, Çorum ve Sivas olayları ile 'kanlı 1 Mayıs'a ait istihbarat bilgilerini ise gönderdi. Ayrıca Bayrak Harekât Planı'nın orijinal hali ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e gönderdiği mektubun fotokopisi mahkemeye iletildi. Sanıklar Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya, sağlık problemlerini gerekçe göstererek dünkü duruşmaya da gelmedi. Mahkeme salonuna sedye ile katılan 104 yaşındaki Berfo Kırbayır'ın (Berfo Ana) sözleri ise duruşmaya damgasını vurdu: "Oğlumun cenazesini istiyorum. Kenan Evren buraya gelsin. Ölene kadar oğlumun hakkını soracağım." 12 Eylül'ün yargılandığı davanın dünkü duruşmasında mahkemeye çeşitli kamu kurumlarından darbeye ilişkin gönderilen bilgi ve belgeler okundu. Buna göre MİT'in, darbeyi ne TBMM'ye ne de Başbakanlık'a bildirmediği ortaya çıktı. MİT'in, Maraş, Çorum ve Sivas olayları ile 'kanlı 1 Mayıs'a ait istihbarat bilgilerini 'devlet sırrı' gerekçesiyle göndermediği de öğrenildi. Ancak daha sonra Genelkurmay'dan benzer bilgilerin iletilmesi üzerine mahkemeye vermeyi kabul ettiği belirtildi. Mahkemeye, 4 cilt halinde 12 Eylül darbesi öncesinde yapılan sıkıyönetim koordinasyon kurulu toplantısına ilişkin belgeler de ulaştırıldı. Darbeye hazırlık çalışmalarını içermeyen bu evrakta, kimlerin darbeyi istediklerinin açıkça yer aldığı görüldü. Bayrak Harekât Planı ise ilk olarak güncellenmiş haliyle mahkemeye iletildi. Gönderilen planın bazı sayfalarının eksik olduğu görüldü, mahkemenin itirazı üzerine planın orijinali mahkemeye gönderildi. TSK tarafından Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e gönderilen mektubun orijinalinin fotokopisi de gönderildi. Milli Savunma Bakanlığı'na yazılan müzekkereye cevap olarak, Fatsa olaylarından sonra ihtilalin ardından yapılan operasyonlarla ilgili belgeler geldi. İşkence ile ilgili belgelerin ise sıkıyönetim mahkemeleri ve sıkıyönetim komutanlıklarında bulunabileceği söylendi. Yükseköğretim Kurulu'ndan gelen evraklarda da darbe döneminde üniversitelerden atılan 55 öğretim üyesi ve görevlisinin listesi yer aldı. Sanıklar Kenan Evren ve Şahinkaya'nın sağlık durumunu belirlemek için istenen raporun mahiyeti de Adli Tıp Genel Kurulu'na soruldu. Adli Tıp, tam teşekküllü bir eğitim araştırma hastanesi olması gerektiğini belirtti. Sanık avukatları ise bu duruma itiraz etti. Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, 12 Eylül döneminin İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş ile 1 Mayıs 1977 olaylarıyla ilgili davanın savcısı Çetin Yetkin'in de tanık olarak dinlenmesini istedi. 12 Eylül davasına müdahil olan MHP, yargılamaya ilişkin taleplerini içeren dilekçeyi avukat Yücel Bulut aracılığıyla mahkemeye sundu. 80 sayfalık dilekçenin talepler bölümünde 27 Mayıs 1980'de öldürülen dönemin Gümrük ve Tekel Bakanı ve MHP Genel Başkan Yardımcısı Gün Sazak için iade-i itibar talep ediliyor. Davanın dünkü duruşmasında 122 gerçek ya da tüzel kişi de müdahillik talebinde bulundu. 3 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşının da müdahillik talebi dikkat çekti. Berfo Ana: Oğlumun cenazesini istiyorum 12 Eylül cuntasının yargılandığı Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya 104 yaşındaki Berfo Kırbayır da (Berfo Ana) geldi. Sağlık personeli, Berfo Ana'nın rahatsızlanma ihtimaline karşın duruşma salonunda bekletildi. Berfo Kırbayır, "Ben Kenan Evren'in peşindeyim. Ben anayım. Oğlumu (Cemil Kırbayır) nasıl doğradı? Nasıl yaptı? Nasıl etti? Ben oğlumun cenazesini istiyorum. Ama bunu yapanların da peşini bırakmam. Evren'in evi yıkıla, ocağı söne. Ben anayım, ben onu öyle bırakmam. Bak kardeş, bacı, ana hepsi gelmişler. Ben en iyisini Allah'tan, devletimden isterim. Yapacak devletim. 'Acaba Cemil Kırbayır'ın annesi buraya nasıl geldi?' diye soruyorlar. Ben anneyim, tabii gelirim." dedi. 'Benim yerime babama işkence yaptılar' Duruşmada söz alan İsmail Uyar, "Ülkü-Yol Derneği Yönetim Kurulu üyesiydim. 40 gün ağır işkenceler gördüm. 3 sene yattıktan sonra kaçtım. Ben cezaevinden kaçtıktan sonra babamı işkenceye alıp 'Üç gün içinde gelmezse karını kızını getirip tecavüz edeceğiz' şeklinde tehdit ettiler. Babam bunlara dayanamayarak bir caminin minaresinden atlayarak intihar etti." ifadelerini kullandı. Darbe döneminde Diyarbakır Cezaevi'nde işkence gören İsa Tekin ise "İşkencelerden sonra kara rüyalar gördüm. Bu davadan sonra artık kâbus görmüyorum ama rüyalarım hâlâ siyah-beyaz. Umarım bu cuntacıları duruşmaya getirirsiniz de renkli rüyalar görmeye başlarız." şeklinde konuştu. Bir başka mağdur Serdar Can, "Diyarbakır Cezaevi'nde 50'ye yakın genç öldürüldü. Bu insanların katillerinin burada yargılanmasını talep ediyorum." dedi. Recep Şeftalidalı da, "İşkenceye dayanamayan 4 arkadaşımın kendilerini ateşe verdiğini gördüm. Altan Tan'ın babası Bedii Tan'ın katledilmesine şahitlik ettim. Tanıklık ettiğim olayları anlatmak üzere davaya müdahil olmak istiyorum." ifadelerini kullandı.

Genel Haberleri

Kimliğiniz, adresiniz, telefonunuz... 200 liraya satılıyor olabilir!
MasterChef Beyza gözyaşları içinde şiddete uğradığını açıkladı! 'Yüzüm yanınca...'
ÇÖP araba! Tıka basa çöp dolu