Erzurum Güncel - Fenerbahçe'nin Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda Başkanvekili Nihat Özdemir, "Galatasaray maçından sonra nelerin neden yaşandığını kamuoyuna yakın zamanda açıklayacağız" dediFenerbahçe Spor Kulübünün Olağan Genel Kurul Toplantısı İstanbulda yapılıyor.Fenerbahçe Uluslararası Spor Kompleksi Ülker Arenadaki kongrede, üyelerin konuşmalarının ardından yeniden kürsüye gelen Kulüp Başkanvekili Nihat Özdemir, Galatasaray ile yaptıkları son maçta çok üzüntülü zamanlar geçirdiklerini belirterek, Kupayı kaybetme üzüntüsünü daha da aşan üzüntüler yaşamamıza sebep oldu. Yakın zamanda Galatasaray maçından sonra nelerin olduğunu, nelerin neden yaşandığını kamuoyuna açıklayacağız dedi.Bu karşılaşmadan sonra kendilerine verilen 6 maçlık ceza için Tahkim Kuruluna gideceklerini kaydeden Özdemir, 6 maç ceza fazladır. Tahkim Kuruluna gidip, hakkımızı arayacağız. Çok önemli bir dosya hazırladık. Bu dosyayla tahkime gideceğiz şeklinde konuştu.Hesabını soracağızNihat Özdemir, şike davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini belirterek, Masumiyet karinesi unutulmamalıdır. Sayın başkanımızın bugün bazı medya organlarında çıkan açıklamalarında olduğu gibi, onlara, bize yapılanların hepsinin zamanı gelince hesabını soracağız. Bunu kimse unutmasın dedi.Tahvil borçlanmasıyla ilgili Yüksek Divan Kurulu Başkanı Yüksel Günayın eleştirisine karşılık Özdemir, Tahvil borçlanmasıyla banka borcunun arasında hiçbir fark yoktur. İkisi de borçtur. Ama bir ödeme planı ve maliyet meselesi vardır. Tahvil, günlük banka borcundan daha uzun vadelidir ve daha ekonomiktir. Geçen genel kurulda sizlerin bize verdiği yetkiyi kullandık şeklinde konuştu.İlk konuşmasında kendisine teşekkür etmediği için sitem eden Günaydan özür dileyen Özdemir Yüksel ağabey, bu zorlu süreçte her zaman yanımızda oldu, yol gösterdi. Kendisine teşekkür ediyorum. Sen bizim her şeyimizsin dedi.Nihat Özdemir, bir kongre üyesinin, 3 Temmuz ile ilgili abide yapılması önerisine ilişkin, Kendi arazimize bir abide yapılmalıdır. İnşallah bu sürecin sonuna doğru 3 Temmuzu hatırlatan bir abidenin yapılmasına canı gönülden iştirak ediyoruz ifadelerini kullandı.Bir kongre üyesinin CAS davasıyla ilgili sözlerine karşılık Nihat Özdemir, CAS açıklamasında çok düşündük, danıştık. Hem ülke hem de Fenerbahçe menfaatleri gereği CAS davasını çekmemiz gerektiğine inandığımız için bunu yaptık dedi.AZİZ YILDIRIM TEK ADAY KALDIFenerbahçe Kulübü'nde seçimli genel kurul heyecanı... Ülker Sports Arena'da çoğunluğa bakılmaksızın gerçekleştirilen kongre saat 10:30'da başladı. Yönetici Ali Yıldırım, Başkan Aziz Yıldırım'ın mektubunu okudu.İlk gün faaliyet raporları ve mai konular görüşülecek. 2012 yılı için hazırlanan 144.5 milyon liralık bütçe onaya sunulacak. Yaklaşık 15 bin üyesi bulunan sarı-lacivertli kulüpte kongreye, aidatlarını yatıran 11 bin 653 üyenin katılma hakkının bulunduğu açıklanmıştı.Aziz Yıldırım'ın yeniden aday olduğu kongrenin yarınki başkanlık seçiminde Murat Çelikel de yarışacak.MURAT ÇELİKEL ADAYLIKTAN ÇEKİLDİFenerbahçe Kulübü'nün bugün yapılmakta olan Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda, Aziz Yıldırım'a rakip olarak çıkan Murat Çelikel yarıştan çekildi.Çelikel, Kongre Divan Başkanlığı'na gönderdiği yazıda, Fenerbahçe'nin içinde bulunduğu sıkıntılı sürecin atlatılması adına ekibiyle birlikte programlarını hazırladığını ve adaylığını açıkladığını hatırlatarak, şunları kaydetti: Programımız doğrultusunda, sportif başarımızın kalıcı olması, yeni gelir kaynakları yaratılması ve de kulübümüze yeni tesisler kazandırılması adına yoğun ve başarılı çalışmalar yaptık. Ancak tüm bu çalışmaları yaparken, camiamızdan gelen objektif değerlendirmeleri de göz ardı etmemiz mümkün değildi. Gelişen süreç içerisinde, yapmış olduğumuz görüşmelerden çıkardığımız sonuç; Fenerbahçemiz'in mevcut kongremize tek adayla gitmesinin zorunluluğu oldu.Bu doğrultuda ekibimizde yer alan arkadaşlarımızla yaptığımız istişare sonucu başkan adaylığından çekilme kararı aldık.Diğer yandan hazırlamış olduğumuz tüm projelerin, Fenerbahçe adına Yönetim Kurulumuz'un emrinde olduğunu da bildirmek isterim. MESAJINI ALİ YILDIRIM OKUDUFenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın kongre için kaleme aldığı konuşmayı, aynı zamanda kardeşi de olan F.Bahçe Yöneticisi Ali Yıldırım okudu. İşte Aziz Yıldırım'ın mesajı...Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, yeniden aday olduğu Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda okunmak üzere bir yazı kaleme aldı. Konuşmayı Aziz Yıldırım'ın kardeşi de olan Fenerbahçe Asbaşkanı Ali Yıldırım okudu.Aziz Yıldırım mesajında, "Bugün orada binlerce Aziz Yıldırım, Metriste de milyonlarca Fenerbahçeli var" derken; Fenerbahçe'ye karşı bir operasyon yürütüldüğü iddiasını yineledi. 3 Temmuz sonrası yaşananlara yönelik eleştirilerini sürdüren Aziz Yıldırım, "Fenerbahçe Başkanı ve yöneticilerinin, Fenerbahçeden kaynaklanan yıkılmazlığı ve duruşu tüm bu çabaların sonuçsuz kalmasına neden olunca, oyunun aktörleri kendilerine yeni hedefler belirlemişlerdir. Bu hedefler, Aykut Kocaman yönetimindeki Fenerbahçeli cesur yürekler ve büyük Fenerbahçe taraftarıdır. Vahşice uygulanan linç kampanyası önce sahalara inmiş, futbolcularımız sahada sindirilmeye çalışılmış, toplum önünde itibarsızlaştırılmak istenmiş, Aykut Kocamanımız gün aşırı açıkça siyasetin içine çekilmeye çalışılmış ve bunlar yapılırken "güneydoğu" olayları benzetmesi gibi nitelendirilmeler bilerek ve kasten yapılarak, spor kamuoyu bölünmeye ve kaos yaratılmaya çabalanmış ve bunun faturası da bizlere yanı Fenerbahçemize kesilmeye çalışılmıştır." dedi.Ülker Arena'da bulunan kongre üyeleri Aziz Yıldırım'ın mesajını ayakta alkışladı. İşte Ali Yıldırım'ın okuğu Aziz Yıldırım'ın mesajı:Sayın Başkan, Değerli Fenerbahçe Kongre Üyeleri, Büyük Fenerbahçeliler,Fenerbahçelıler için çok önemli ve anlamlı bir gündeyiz. Fenerbahçeliliğin yalnızca Fenerbahçenin geçmişine değil, geleceğine de sahip çıkmak olduğunu bilen sizlerin katkı ve katılımlarıyla bir araya gelmiş bulunmaktayız.Böyle bir günde aranızda bulunamamaktan dolayı duyduğum üzüntü tarif edilemez. Ama şunu da hepimiz ve herkes çok iyi biliyor ki; bugün orada binlerce Aziz Yıldırım, Metriste de milyonlarca Fenerbahçeli var.3 Temmuzdan bu yana yürütülen ve her aşaması her ayrıntısı planlanmış "Fenerbahçe operasyonu" artık tüm Türkiyenin gözleri önünde tüm çıplaklığı ile durmaktadır. Herkes bilmektedir ki bu Fenerbahçe Operasyonudur. Ama unutulmamalıdır ki; bu operasyon sadece Fenerbahçe ve Fenerbahçelilerin değil artık ülkenin bir sorunu ve açmazı haline gelmiştir.Fenerbahçeyi "böl, yönet" teorisiyle parçalayarak, istedikleri şekle sokmak isteyenler tarafından 3 Temmuzdan çok önceleri düğmeye basılmış ve bu tehlikeli oyun başlatılmıştır. Fenerbahçe başkanının TFF Başkanı ile yaptığı 2 telefon görüşmesi gerekçe gösterilerek ortada bir "silahlı suç örgütü" olduğu iddiasıyla dinleme ve takıp başlatılmıştır. Ancak bu operasyonun düğmesine basanlar aslında oynanacak oyunun ne kadar hukuksuz ve gerekçesiz olacağının da ilk sinyallerini vermişlerdir. Hatta gözü dönmüş bu zihniyet o kadar ilerı gidebilmiştir ki, bazı Fenerbahçeli yöneticiler hakkında alınan dinleme kararları henüz gerçekleşmemiş telefon konuşmalarına dayansa da, "hukuki delil" olarak dosyaya konulmuştur. Bunu yapanlar bu hukuksuzluktan dahi çekinmemişlerdir.Yasadışı silahlı suç örgütü gibi tümüyle akıl dışı bir gerekçe ile oynanan bu ortaoyunu Nisan 2011e kadar bu şekilde devam etmiş ve oyuncular Nisan 2011de oyunun 2. perdesine geçmişlerdir. Bu, 6222 sayılı "şike" trajedyasıdır.Fenerbahçe başkan ve yöneticilerıni "silahlı suç örgütü" suçlamasıyla derdest edemeyeceklerini anlayanlar, TFFdekı kadrolu Fenerbahçe düşmanlarına sipariş ettikleri 6222 sayılı yasa ile kendilerine bir çıkar yol yarattıklarını zannetmişlerdir. Zira, 6222 sayılı yasa ile getirilen cezalar "silahlı suç örgütü" suçlamasından daha ağır olduğu için, birdenbire suç isnadı "şike ve teşvik" olarak değiştirilmiş ve 3 Temmuza kadar "silahlı suç örgütü" olan bizlerin, "şike ve teşvik" suçlamasıyla tutuklanması, yaratılan infialle tüm kamuoyuna bir linç kampanyası ile servis edilmiş ve Fenerbahçe başkanı ile yöneticileri tüm insan hakları ve hukuk dışı ihlallerın eşliğinde katledilmeye başlanmıştır.Fenerbahçe başkanı ve yöneticilerini kamuoyu önünde itibarsızlaştırmak adına ne gerekiyorsa yapılmış, dosyadaki gizlilik kararları açıkça ihlal edilerek, medyadaki tetikçiler aracılığıyla gün be gün, doz doz şırınga edilmiş ve maalesef bu oyunda, kendini Fenerbahçeli olarak nitelendiren bazı kişilere de başroller verilerek, operasyon Fenerbahçe taraftarının ve tüm Türkiyenin şaşkın ve tedirgin bakışları altında süratle sonlandırılmaya çalışılmıştır.Amaç, ne olup bittiği anlaşılmadan, gerçekler ortaya çıkmadan ve en önemlisi Büyük Fenerbahçe taraftarına enjekte edilen narkozun etkisi geçmeden Fenerbahçeyi ele geçirmektir. Bu süreç,ilk karşı dıirenişin sinyalleri olan 6222 sayılı yasada yapılmak istenen değişikliğe kadar bu şekilde sürüp gitmiştır. Yasada yapılan değişiklığıi mecliste görüşüldüğü gün iddianamenın açıklanması ya da yasa değişikliğinin veto edildiği saatlerde iddianamenin mahkeme tarafından kabul edildiğinin meydan okurcasına kamuoyuna sunulması asla tesadüf değildir. Sayın başbakan ve hükümetimiz başta olmak üzere mecliste yer alan tüm partilerimizin katılımıyla, her türlü dayatmaya rağmen yürürlüğe giren bu yasa değişikliği, aslında yapılanlara karşı verilen ilk toplumsal tepki olmuş ve bu operasyonu yapanlar 3 Temmuzdan bu yana ilk defa yenilmişlerdir.Ancak bu sefer de, yasanın "kişiye özel" olarak çıkartılan, Aziz Yıldırım ve Fenerbahçeli yöneticileri aklamak için sipariş edilmiş bir yasa olduğu söylentileri vakit geçirilmeden topluma empoze edilmeye başlanmıştır.Ama ne tesadüftür ki Fenerbahçe yasası olarak adlandırılan bu yasadan bir tek Fenerbahçeliler yararlandırılmamış, kısacası operasyon tüm hızıyla kaldığı yerden devam ettirilmeye çalışılmıştır.Sıra iddianamenin açıklanması, tüm dosyanın ve delillerin kamuoyunun bilgisine sunulmasına geldiğinde, artık süreç haklının yanında ilerlemeye başlamıştır. Zira iddianamenin tutarsızlığı, 19 maçta şike olduğu iddiaları, asılsız polis fezlekesının traji-komik iddiaları tüm kamuoyu tarafından görülmüş, operasyon kendi kendini yok etmeye başlamış ve Fenerbahçe tüm haklılığı ve dik duruşuyla yeniden küllerinden doğmaya başlamıştır. Hatta, silahlı suç örgütünden suçlanarak alenen fişlenen bizlere karşı oynanan son oyunun yeni ismi de konulmuştur: "haksız ve çıkar amaçlı suç örgütü".Ancak bu sefer de, sahne sırası "fenerbahçe operasyonu" nun yardımcı aktörlerine gelmiş, Türkiye Cumhurıyetinin hükümeti ve Başbakanını tehdit etmekten kaçınmayan, hakem atamaları yaparken yakalanan, Sivasta "balık", Karabükte "profil" siparişi veren ve hatta, devletten aldıkları trilyonları, iıke ve teşvik eylemlerinde kullanmadıklarını ortaya koyamayanlar, umutsuzca ortaya dökülmüşlerdir.Şike ve teşviğin Türkiyedeki ilk günden tohumlarını ekerken suçüstü yakalananlar, Fenerbahçenin Şampiyonlar Ligine gitmemesi için ülke menfaatlerini dahi hiçe sayarak muhbirlik yaparken tespit edilenler, yasalarda suç tanımlamasının olmadığı tarihlerdeki eylemleri nedeniyle "dolandırıcılık" suçundan yargılanmayı "temiz" olarak yalanlarıyla örtmekten kaçınmayanlar, Türk sporuna siyaseti sokan ilk düşüncenin mimarları olmalarına rağmen Fenerbahçemize saldırmaya devam etmişlerdir.Fenerbahçe başkanı ve yöneticilerinin, Fenerbahçeden kaynaklanan yıkılmazlığı ve duruşu tüm bu çabaların sonuçsuz kalmasına neden olunca, oyunun aktörleri kendilerine yeni hedefler belirlemişlerdir. Bu hedefler, Aykut Kocaman yönetimindeki Fenerbahçeli cesur yürekler ve büyük Fenerbahçe taraftarıdır.Vahşice uygulanan linç kampanyası önce sahalara inmiş, futbolcularımız sahada sindirilmeye çalışılmış, toplum önünde itibarsızlaştırılmak istenmiş, Aykut Kocamanımız gün aşırı açıkça siyasetin içine çekilmeye çalışılmış ve bunlar yapılırken "güneydoğu" olayları benzetmesi gibi nitelendirilmeler bilerek ve kasten yapılarak, spor kamuoyu bölünmeye ve kaos yaratılmaya çabalanmış ve bunun faturası da bizlere yanı Fenerbahçemize kesilmeye çalışılmıştır.Toplumsal kargaşa ve kaos umutlarını Fenerbahçe üzerinden gerçekleştirmeye çalışanlar asla muvaffak olamayacaklardır.Fenerbahçe başkanı, yönetimi, taraftarı ve sporcularıyla beraber Türkıye Cumhuriyetinin her değerini temsil eder ve hepsine sahip çıkar.Unutulmamalıdır ki Fenerbahçe kendisine yönelik her türlü davranışına rağmen Türk polisidir.Fenerbahçe kendisinin cezalandırılmasını isteyen Türk savcısıdır, Türk hakimidir.Fenerbahçe, kendisini sıkça eleştirse de Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve Fenerbahçeli başbakanıdır.Fenerbahçe, türlü gayrı hukuki girişimlerine rağmen ezeli ve ebedi dostları Beşiktaştır, Galatasaraydır ve diğer kulüplerdir.Kısacası, Fenerbahçe Türkiye Cumhuriyetidir.Ve Fenerbahçe Spor Kulübü sahip olduğu tüm bu değerlerini, hiç kimseye teslim etmeme kararlılığındadır.Bu noktada bu kararlılığın asıl mimarı ve uygulayıcısı olan, camiasına her zaman destek olduğunu gösteren siz değerli kongre üyelerine, yüksek divan kurulu üyelerine, Fenerbahçesini dilinden düşürmeyen tüm taraftarlarımıza, Fenerbahçemiz için ter döken sporcularımıza, kulübümüz için çalışan emekçilerımıze huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum.Ayrıca uzun süre benimle birlikte görev yapan ancak bu kongrede aday olmayan yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımıza da bu zor süreçte Fenerbahçemiz için yaptıkları hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum.Yönetimde yer alacak olan arkadaşlarımızın da başarılı bir dönem geçirmelerini temenni ediyorum.Bu kongrenin kulübümüze hayırlı uğurlu olmasını diliyor saygı ve selamlarımı sunuyorum "