Erzurum Güncel- İNTERNETHABER.COM - PKK'dan Başbakan Yardımcısı Akdoğan'ın "Bölgede eylemsizlik var diyeceksin, onun dışında her şeyi yapacaksın. Adam gibi sözünde duracaksın, sözünü tutmuyorsan biz gereğini yaparız" sözlerine tehdit gibi bir yanıt geldi.'Hüseyin Ali' mahlasıyla Özgür Gündem'de yazan KCK Yürütme Konseyi Üyesi Mustafa Karasu, "AKP, Kürt Halk Önderi’nin dediği gibi ya üç dört ay içinde, yani seçim öncesine kadar sorunu çözecektir ya da cumhurbaşkanı sert yaklaşarak milliyetçileri; biz de yumuşak yaklaşarak sorunu çözmede kararlıyız, başarıyla çözeceğiz diyerek demokrasi güçleri ve Kürtleri oyalar, böylece 2015 seçimlerine ulaşır ve seçim kazanırız diye düşünüyorsa bunu ne Kürt halkı, ne Kürt Özgürlük Hareketi, ne de demokrasi güçleri yutar. AKP böyle düşünüyorsa bu defa ters köşeye yatar. Bazı toy bakanlarının tehditleri ve şantajlarını kimse yutmaz. Aksine bu tür tehdit ve şantajları yapanlar eşekten düşmüşe dönerler. Bizden söylemesi!" dedi.Mustafa Karasu'nun 'Sorun zihniyet sorunudur' başlıklı yazısının ilgili kısmı şöyle:BU SORUN İKİ AYDA ÇÖZÜLÜRKürt Halk Önderi’nin dediği gibi, AKP hükümetinin çözüm politikası olsun bu sorun bir iki ayda çözülür. Ancak AKP hükümetinin bir çözüm zihniyeti ve politikası yoktur. Milletin kabul etmeyeceği bir şey yapmayız, diyorlar. Herhalde milletimiz derken de devleti ve milleti temsil ettiği söylenen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tek millet, tek vatan, tek devlet ve tek bayrak zihniyetinden söz ediyorlar. Bu “tek tek tek” kafası değişmezse ne yapılsa da boştur. Havanda su dövmektir. Başbakan yardımcısı Numan Kurtulmuş “Çözüm sürecini başarıyla sonuçlandıracağız” demiş. Bu da demagojidir. Sen Kürtlerin varlığını tanımaz, demokratik özerkliği ve anadilde eğitimi kabul etmezsen nasıl başarıyla çözeceksin? Yoksa çözüm süreci derken başka şeyden mi bahsediyorsunuz?KÜRTLERİN HAKLARINI KABUL ETMİYORLARSürekli asayişten söz ediliyor. Türk devleti doksan yıldır sıkıyönetim, olağanüstü hal ya da kurumlaşmış kültürel soykırımcı faşizmle yönetiliyor. Hala da kurumsal bir faşizm var. Tüm bu uygulamalar milletin birliği ve bölünmezliği için asayişi sağlamak amacıyla yapılmış. Kürtler böylece zapturapt altına alınmaya çalışılmıştır. Şimdi de Kürtlerin hak araması, baskılara karşı protestoları asayişi bozmak olarak değerlendirilip yeni baskı yasaları çıkarılıyor. Sorun asayiş sorunu değil; sorun AKP’nin ve sorumlularının Kürtlerin haklarını kabul etmeyen kafalarıdır.Kürt halkını oyalarım, aldatırım, zaman kazanırım, kültürel soykırım politikaları uygularım, adam vururum, asarım, keserim, tutuklarım, ama kimse de sesini çıkarmasın deniyorsa, adama “burada dur” derler. Kürt sorununda politikan nedir, nasıl çözeceksin bunu ortaya koy, derler. Özcesi kafanı değiştir, derler.TOY BAKANLARIN TEHDİTLERİNİ KİMSE YUTMAZAKP, Kürt Halk Önderi’nin dediği gibi ya üç dört ay içinde, yani seçim öncesine kadar sorunu çözecektir ya da cumhurbaşkanı sert yaklaşarak milliyetçileri; biz de yumuşak yaklaşarak sorunu çözmede kararlıyız, başarıyla çözeceğiz diyerek demokrasi güçleri ve Kürtleri oyalar, böylece 2015 seçimlerine ulaşır ve seçim kazanırız diye düşünüyorsa bunu ne Kürt halkı, ne Kürt Özgürlük Hareketi, ne de demokrasi güçleri yutar. AKP böyle düşünüyorsa bu defa ters köşeye yatar. Bazı toy bakanlarının tehditleri ve şantajlarını kimse yutmaz. Aksine bu tür tehdit ve şantajları yapanlar eşekten düşmüşe dönerler. Bizden söylemesi!