Erzurum Güncel- HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, DBP Eş Genel Başkanları Emine Ayna Ve Kamuran Yüksek, HDK Eş Başkanları Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel ve DTK Eş Başkanları Hatip Dicle ve Selma Irmak ile İmralı heyetinden ortak açıklama yayınlandı.Yapılan açıklamadı, "Ülkeyi savaş ve şiddet sarmalından çıkarmak için, Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasını sağlayarak, müzakereleri derhal başlatmak üzere bütün demokrasi güçlerini barış ve demokratik siyaset yolunda seferber olmaya çağırıyoruz" değerlendirmesinde bulunuldu.Açıklamada, son siyasal gelişmeler ve alınacak tutum konusunda olağanüstü olarak bir araya gelindiği ve yapılan değerlendirmelerin kamuoyu ile paylaşmaya karar verildiği belirtildi.AK PARTİ TÜRKİYE'Yİ SAVAŞIN EŞİĞİNE GETİRDİ "Genel seçimin ardından görevden uzaklaştırılan AK Parti hükümetinin ülkeyi içeride ve dışarıda savaşın eşiğine getirdiği" öne sürülen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:"Savaşa giden yol, bu özel örgütün düzenlediği, Adana, Mersin, Diyarbakır, Ardahan ve en son olarak Suruç'taki katliamlarla açılmış, Erdoğan'ın başkanlık rejimi hayalleri önünde engel olarak gördüğü başta Kürt halkı olmak üzere yakın tarihimizin en büyük demokrasi, barış ve emek bloku hedef alınmıştır. IŞİD, Suruç'ta yaptığı gibi, demokrasi güçlerini hedef alarak katlederken AKP darbe yönetimi de IŞİD ile ittifakını siyasi soykırım operasyonlarıyla sürdürmektedir. AKP hükümeti, Suruç katliamından birinci dereceden sorumlu olduğu halde katliamı demokrasi güçlerine yönelik saldırıların gerekçesi haline getirmiş, yüzlerce tutuklamayla devam eden operasyon ve infazlarla IŞİD'e karşı aktif mücadele yürüten kesimler hedef alınmıştır."Toplantı ve gösteri yasakları, basın ve sosyal medya üzerindeki sansür ve benzeri uygulamaların "Halkın muhalefetini önlemek üzere alınan tedbirler arasında" olduğu savunulan açıklamada, "Erdoğan ve özel örgütü, tek parti iktidarının sona ermesiyle yolsuzluk ve cinayetlerinin hesabını vermek zorunda olduklarının bilincindedirler. Sırf iktidarı sürdürmek ve pekiştirmek için sonunda kurtarıcı rolü oynamayı umdukları bir güvenlik krizini binlerce gencimizin yaşamları pahasına kasten yaratmaktadırlar. Kürt siyasal hareketine karşı açılan savaşın anlamı budur" görüşüne yer verildi.Açıklamada, şunlar kaydedildi:"Bu ara rejim kabinesinin saldırıları karşısında başta TBMM olmak üzere, siyasetin ve yaşamın her alanında geliştirilen darbe ve savaş politikalarına karşı barış ve demokrasi mücadelesini yükseltme kararlılığındayız. Katliamların, savaşın ve soygunların sorumluların adil ve tarafsız bir yargı önüne çıkarılmasını sağlayacağız. Müstafi Başbakan Davutoğlu'nun yapmamızı istediği tercihi yaptığımızı bildiriyoruz. Size savaş yaptırmayacağız. Bütün bu gelişmeler ışığında, ülkeyi savaş ve şiddet sarmalından çıkarmak için, Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasını sağlayarak, müzakereleri derhal başlatmak üzere bütün demokrasi güçlerini barış ve demokratik siyaset yolunda seferber olmaya çağırıyoruz."