Erzurum Güncel- Tutkun Erdoğan'ı desteklediği için 'yandaş' olarak eleştirilere maruz kaldığını da söyledi.
Sanatçı Şükriye Tutkun, 24 TV'de yayınlanan Arafta Sorular programında, Star yazarı Esra Elönü'nün sorularını yanıtladı. 'Devletimin yanındayım' paylaşımından sonra şahsına yönelik saldırılara da değinen Tutkun, yetimhane günlerini hatırlattı.
Esra Elönü'nün 'Şükriye Tutkun kimdir?' sorusuna yanıt veren sanatçı, şu ifadeleri kullandı:
"1996 yılında albümüm ilk çıktığı zaman dedim ki Ben devletin yetiştirdiği biriyim. 2 yaşımdan 16 yaşıma kadar devletin yurtlarında kaldım. 16 yaşımda yurttan çıktım. O süre zarfında da devlete baba dedik. Müdürümüze Müdür Baba diyorduk. Hademe teyzelere de anne diyorduk. Biz böyle gördük. Devlete benim neden baba dediğimi yurtta kalan gençler anlar. O kadar hazırlar ki insanları yerin dibine sokmaya. Hiç sormadılar. Devlete neden baba diyorsun? diye. Bununla ilgili tweet attığım için beni eleştirdiler. Ben yetimhanelerde büyüdüğümü gururla söylüyorum."
"BENİM YANIMDA HİÇ KİMSE YOKKEN DEVLET VARDI..."
Şükriye Tutkun "Devletimin yanındayım diye de oldu bunlar. Devletimin yanında olacağım tabi kimin yanında olacağım. Tabi ki devletimin yanında olacağım. Benim yanımda hiç kimse yokken devlet vardı. Bana yandaş diyorlar. Evet ben devletimin yandaşıyım" dedi.
"BEN ORDA BABA GİBİ GÖRMÜŞÜM ÖZENMİŞİM ARALARINDAKİ İLİŞKİYE..."
Şükriye Tutkun Cumhurbaşkanının fotoğrafını paylaştığı için linç edildiğini söyleyerek fotoğrafı paylaştığı için pişman olmadığını dile getirdi. Tutkun açıklamasında şunları söyledi:
"Pişman olmadım, zaten orada da dedim linç edileceğimi bilerek paylaşıyorum. Babam 29 Aralık'ta ölmüş. Ben babamı ilk kez 18 yaşımda iki kere gördüm ikisinde de hastanede gördüm. Çünkü hastaydı. Bir kere de baba diyemeden öldü. Hiç kimseye ben baba demedim, müdürlerimizden başka. O fotoğrafta çok güzel bir fotoğraf. Orda Kur'an – I Kerim öğretiyormuş ben hiç onun bile farkında değilim. Neler neler söylendi. Ben ne düşünerek yazdım onlar neler söylendi. Sen bana niye saldırıyorsun kardeşim. Ben orada baba gibi görmüşüm özenmişim aralarındaki ilişkiye... Ben bir siyasetçi olduğunu düşünmeden söyledim bunu. Bu kadar mı duyarsız, duygusuzsunuz. Bu benim özlediğim, görmediğim, hiç yaşamadığım bir durum, fotoğraf."