Tek ilerici parti biziz

Ak Parti İzmir İl Başkanlığın'nda partililerle biraraya gelen Bakan Günay, AKP'nin kendini ‘muhafazakar demokrat’ bir parti olarak tanımlandığına, ancak bu muhafazakarlığın Avrupa'daki anlamından farklı olduğuna dikkat çekti. Toplumun değerleriyle barışık olmayı ve sosyoekonomik koşulları halk yararına değiştirmeyi muhafazakarlık olarak algıladıklarını dile getiren Günay, “Ama toplumun öz değerleriyle, tarih bilinciyle, inanç kökeniyle kavga etmemek anlamına geliyor. Biz toplumun inancıyla kavga etmiyoruz. Herkesin inancına saygımız var. Bu saygı çerçevesinde muhafazakarız. Asla geriye dönük hayallerimiz yok” diye konuştu.TUZU KURULARKonuşmasında birtakım eleştirilerde de bulunan Günay, “Biz aslında ilerici bir siyasi hareketiyiz. İlerici, varolan eşitsizlikleri savunmak değil, bazı tuzu kuruların imtiyazlarını savunmak değil, toplumun bütününü savunmaktır. Biz Türkiye'nin bu anlamda en ilerici, hatta iddiayla söylüyorum tek ilerici hareketiyiz. Moda olduğu gibi halkımızın inançlarıyla alay etmeyiz. Giyim kuşam tarzıyla alay etmeyiz. Tam tersine onların çağdaş bir düzeyde toplumun değerleri olarak geleceğe taşınmasına katkı yaparız. Toplumun giyimi kuşamı ile uğraşmak, insanların yüreğindeki inancı ibadeti alay konusu yapmak ilericilik olmaz” dedi. Günay, geçen 27 Eylül'de İzmir'in Menderes İlçesi'ne bağlı Çatalca Köyü'nde ‘18 Köy Bir Konser’ adıyla düzenlenen, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası'nın verdiği, kendisin de izlediği konseri hatırlatarak, “Geçenlerde bir köy konseri vardı. İzmir'in tuzu kurularının gidip geldiği salonlardan biri değildi. Orada başı açık ve kapalılar, yaşlılar ve gençler, köylüler ve şehirliler birarada oturdu. İşte budur, bunu yapmaya çalışıyoruz” dedi.ŞİİRLİ YANITBütün bunları yerel seçimlerin kaybedildiği İzmir, Aydın, Muğla ve Çanakkale gibi illerde anlatamadıklarına işaret eden Günay, risk üstlenerek ve fedakarlık göstererek çözüme ulaşılabileceğini ifade etti. Konuşmasında şiirlere de yer veren Günay, “Vatan gayretli insanların omuzlarında yükselir/ Zafer biraz da hasar ister” ve “Koşan cihad-ı mealiye şanlı, lakin ağır/ mahuf adımlar atar/ önünde zelzeleler arkasında zelzeleler” dizelerini okuyarak insanların doğdukları yerlere göre de sınıflandırılmaması gerektiğini vurgulayarak demokratik açılıma da işaret etti.ECEVİT'İN CHP'SİNE GÖNDERME Yüksek tansiyona bağlı olarak sol gözü kanlanan Bakan Günay, sık sık gözlerini ovuşturdu. AK Partiyi, Türkiye'nin çok partili hayatındaki Adalet Partisi, Demokrat Parti ve Anavatan Partisi gibi merkez sağ partilere ve 1970'lerdeki Ecevit'in CHP'sine benzeten Günay, bu partilerin hepsinin İzmir'de yerel seçim zaferi kazandığını aktardı. Günay, parti yöneticilerinin çalışmaları daha iyi anlatarak İzmir'de iktidar olunması gerektiğinin altını çizdi. Günay, “60 yıllık süreçte her zaman millete daha iyiyi yapabileceğini vaadeden ve inandıran partiler iktidar oldu. Bu hareket İzmir'de birinci parti olmakta zorlanıyorsa biz neyi eksik yapıyoruz diye sormak lazım. Geçmişteki siyasi hareketler, Menderes'li Demokrat Parti, Demirel'in Adalet Partisi, Ecevit'in CHP'si, Özal'ın Anavatan'ı, bunlar burada lider olabildi. Bizim daha özel bir gayrete ihtiyacımız var” diye konuştu. “ATATÜRKÇÜLÜK NUTUK ATMAK DEĞİL”Bakan Günay, Cumhuriyet'in 100'ncü yılına doğru gidildiğini anımsatarak eğitim, sağlık, ulaştırma alanlarında önemli çalışmalar yapıldığını belirtti ve şunları söyledi:“Şimdi Atatürk resminin önünde başkalarını suçlayarak nutuk atmak mı Atatürkçülüktür, yoksa hizmet üretmek mi? Atatürkçülük bir dönemde donmak değilse, bir hedefe yürümekse biz bu hedefi içselleştirdik. Bir dönemi müzeye koyup dondurmak istemiyoruz.”“KAHROLASI 12 EYLÜL”Türkiye'de daha önce kavgacı bir dış politika izlendiğini ve turizm potansiyelinin de düştüğünü öne süren Günay, “10 yıl önce ve o kahrolası 12 Eylül döneminde dört yanımız düşmanlarla çevriliydi. Şimdi ne oldu? O düşmanlar, turist olarak ülkemize geliyor. Türkiye'nin komşularıyla barışık olmasıyla turizmi arttı. Rusya bize en çok turist gönderen ülke haline geldi. 10 sene önce oraya gitmek gelmek polis takibine maruz bırakıyordu. Şu anda işadamlarının gidip en fazla yatırım yaptığı ülkelerden biri haline geldi” dedi.İZMİR'E MÜZE 2010 BÜTÇESİNDEBakan Günay, Ak Parti İl Başkanlığı'na gitmeden önce İzmir'e yeni bir müze kazandırılması için, Alsancak'taki Tarihi Havagazı Fabrikası'nda CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Valisi Cahit Kıraç başta olmak üzere, kentteki meslek odaları ve iş dünyası temsilcilerinden oluşan İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu'nun üyeleriyle biraraya geldi. İzmir'e büyük bir müze kazandırılması gerektiğinin altını çizen Günay, “Atina'daki müzeyi gördüm, kıskandım. Bizim de yapmamız lazım. Buradaki yetkililer ve kentin ileri gelenleri hep birlikte yerini belirlesin. Biz de önümüzdeki yılın bütçesine alırız. 2010 yılında da bu projeyi hayata geçiririz” dedi. TERMAL TURİZMİ ÖNCELİKLİİzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu'nun kentin öncelikli sorunları arasında belirlediği İnciraltı'nda sağlık turizminin geliştirilmesi için devlet teşviği sağlanmasında da güzel haberler veren Günay, teşviklerle ilgili yeni düzenlemeye göre, termal ve kongre turizmi konusunda yatırım yapanlara öncelikli teşviklerin uygulanacağını kaydetti. “Bunun için elimizden gelen gayreti göstereceğiz” diyen Günay, İzmir'in turizm alanında büyük potansiyelinin bulunduğunu ancak turizm politikalarını yüksek döviz bırakabilecek, yüksek gelirli turiste odaklı hazırlaması gerektiğini savundu. İNCİRALTI İMAR PLANLAMASI AZ KALDIİnciraltı'nın imar planlaması hakkında da konuşan Günay, “Bu konuda yüksekliği ve yoğunluğu sınırlı tutan bir planlama istiyoruz. Bu yıl da iyi mesafe aldık. Sınırımız doğanın korunması, betonlaşmanın sınırlı seviyede gerçekleşmesi. Planlama konusunda İnciraltı'nı kısa vadede tamamlayacağız. Liman arkası konusunda da çalışmaları sürdüreceğiz” dedi. Günay, Çeşme'deki ecrimisil sorununun ise, Turizm Bakanlığı'nın yetkisi kapsamında olmadığını söyledi.KOCAOĞLU DOSYA SUNDUToplantıda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da, Bakan Günay'a İzmir İl Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu tarafından hazırlanan ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yardımıyla çözülebilecek sorunları bir dosya halinde sundu. Sunduğu dosyada, İnciraltı'ndaki sağlık turizminin teşvik kapsamına alınmasını, İzmir'e Ege Medeniyetler Müzesi yapılmasını ve İzmir'e kruvaziyer ve yat limanı yapılmasını istedi. İzmir Valisi Cahit Kıraç da, İzmir'de kültür sanat etkinliklerinin yapıldığı alanların daha modern koşullara kavuşturulması gerektiğini dile getirdi. Vali Kıraç ayrıca, müze yeri konusunda 30-40 bin dönümlük, ulaşılabilir her arazinin değerlendirilebileceğini belirterek “Coğrafi inceleme yapılsın, uygunsa oraya yapın düşüncesindeyim” dedi.