Erzurum Güncel-Erzurum Barosu’nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Baro Başkanı Faruk Terzioğlu, savcı Zekeriya Öz hakkındaki iddiaları değerlendirdi. Terzioğlu, “Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum. Cumhuriyet Savcıları da toplum içerisinde yaşayan sosyal çevresi olan insanlardır. Birine selam vermesi, merhaba demesi ile birinin yemeğine gitmesi fazla göze batar bir hareket olmaması gerekir. Ama, bugün konuşulan konu gözaltına alınan bir iş adamının gözaltına alınması, daha sonra serbest bırakılan kişinin, parası ile tatil yaptığı yolunda birtakım iddialar var. Bunlar ne derece doğrudur, değildir bilemiyoruz. Ama bu doğru ise çok vahim bir şeydir. Cumhuriyet Savcısı ‘ben kendi paramla gittim’ diyorsa ona inanmak lazım, aksi varsa, başkasının parası ile gitmiş ise parası ile tatil yaptırmış bir kişinin parası ile gitmiş ise kişi serbest bırakılmış ise bu bir Cumhuriyet Savcısının davranışı olarak hoş karşılanması mümkün değil” şeklinde konuştu."DERHAL İSTİFA ETMELİ"İddialar doğruysa savcı Zekeriya Öz’ün derhal istifa etmesi gerektiğini söyleyen Terzioğlu, şunları söyledi: “Savcı, her şeyin ötesinde mesleğin onuru ile bağdaşır, mesleğin ağırlığı ile bağdaşır ilişkiler kurmak zorundadır. Bu saygınlığın, güvenirliğin korumanın başka bir yolu da yoktur. Bu şekildeki bir davranışın her şeyin ötesinde mesleki ahlak açısından doğru olmadığını ifade etmek istiyorum. Bu iddialar doğruysa, Zekeriya Öz’ün süratle istifa etmesi lazım. Cumhuriyet Savcılığı makamına böyle, tartışma ve yıpratılmaması gerekir, istifa etmesi hayırlısı olur. Böyle bir ilişkinin belirlenmesi halinde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından tayin edilen müfettiş ile araştırılır. Bu görevlendirilen müfettiş iddiaları doğru bulursa görev yaptırılmaz.Türkiye’de bu şekilde hareket eden hâkim ve savcıların görevlerine devam etme şansları yoktur. Hukuk sistemi, yargı sistemi içerisinde bu tür davranışları sergileyenlerin görev yapma şansları yok, ama ümit ediyorum ki, iddia doğru ise bu böyle ama kendi parası ile gitmiş ise ayrı bir olay ona kimsenin bir şey demeye hakkı yoktur.”