Erzurum Güncel- Cemaat gazetesi yazarı Yazar Mümtaz’er Türköne, Başbakan Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında cemaatin tepe yönetimini Hasan Sabbah‘ın Haşhaşi çetesine benzetmesine sert tepki gösterdi. Zaman’daki yazısında Türköne, “Terazi tartacak ve adaletin keskin kılıcı inecek ve bazı başlar yere düşecek.” dedi.Benzetmenin aşırıya kaçmasını Erdoğan’ın sıkışmasına bağlayan yazar, Erdoğan’ı yolsuzluklar üzerinden hedef aldı.“Haşhaşin” lafının onur kırıcı ağır bir niteleme olduğunu ifade eden Türköne, köşesinde bu örgütü böyle anlattı:“Haşhaşînler, uyuşturucu ve kadın ile gençlerin beynini esir alan ve onları suikastçı olarak kullanan bir örgüt. Dehşet salmak için tenhada kıstırmak yerine cuma vakti gibi kalabalık mekânlarda devlet büyüklerini öldürüyorlar. Suikastçı yakın mesafeden, hançer kullanarak işini bitiriyor ve sonrasında kesin olarak kaçmıyor. Dehşeti büyütmek için yakalanmasına ve paramparça edilmesine karşı koymuyor. Yaydıkları dehşet o kadar büyük ve kalıcı ki, Batı dünyası hâlâ suikast deyimini “assasin” yani “haşhaşin” kelimesi ile karşılıyor.”Hükümetin ağır bir yolsuzluk suçlaması altında ezildiğini yazan Türköne’ye göre Erdoğan, elindeki bütün imkânları seferber ederek, dört taraftan kıstırıldığı bu bataklık alandan çıkmaya çalışıyor.“BAŞLAR DÜŞECEK…”Yolsuzluk iddialarının üstünün komplo teorileriyle kapatılmak istenmesine tepki gösteren yazar, bu tür benzetmelerle olayın kapatılamayacağı görüşünde.“Hiç şansları yok. Haçlı Seferleri çok gerilerde kaldı. Alamut Kalesi de, suikastlarla yürüyen siyaset de çökmüş vaziyette. Başbakan’ın siyasî geleceğini belirleyecek hesaplar savaş alanlarında veya bataklıkta değil, hukukun buz gibi sakin aklının egemen olduğu yargı alanında verilecek. Terazi tartacak ve adaletin keskin kılıcı inecek ve bazı başlar yere düşecek. Başbakan’ın geçtiğimiz günlerde gönderme yaptığı Anayasa’nın 138. maddesi, bu sefer sadece son bendi ile kimin kazandığını ve kimin kaybettiğini belirleyecek. “Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.” Uygulanmayan mahkeme kararları var. Türkiye, hukukun askıya alındığı bu garip duruma daha ne kadar tahammül edebilir?”Sözcü