Erzurum Güncel- Yargı, milyonlarca kira ve kiracıyı ilgilendiren bir karara imza attı. 35, 36 ve 49 Hukuk Dairesi'nin baktığı dosya sayısı ev sahibi ve kiracı anlaşmazlıklarının artmasıyla eş değer artınca yargısal faaliyetlerin hız kazanması, vatandaşın adalete erken erişimi noktasında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nde kira davalarına bakan bir dördüncü hukuk dairesi kurulması kararı alındı.
Son zamanlarda kira artışı nedeniyle yaşanan ev sahibi ve kiracı anlaşmazlıkları birçok sorunu da beraberinde getirdi. Anlaşmazlıkların ucu kiracıların ikamet ettiği yerden kilometrelerce uzağa taşınmasına, dahası tartışma ve cinayete kadar uzandı.
YENİ MAHKEME İÇİN ADIM ATILDI
Uzlaşamayan taraflar ise soluğu mahkemede aldı. Dolayıyla mahkemelere de oldukça yük bindi. Öyle ki İstanbul ve Trakya Bölgesi'ndeki tüm dosyalara bakan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ndeki ilgili dairelerde dosyaların çoğunu kira davalarının iş yükü oluşturuyor.
Geçen yılın ilk 6 ayında kira davalarına bakan 3 mahkemeye gelen toplam dosya sayısı 4 bin 263 iken, bu yılın rakamları ise artışı işaret ediyor. 1 Ocak 2022 tarihinden 13 Haziran 2022 gününe kadar geçen 6 aylık sürede gelen dosya sayısı 5 bin 692 olarak belirlendi.
35, 36 ve 49 Hukuk Dairesi'nin baktığı dosya sayısı ev sahibi ve kiracı anlaşmazlıklarının artmasıyla eş değer artınca yargısal faaliyetlerin hız kazanması, vatandaşın adalete erken erişimi noktasında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nde kira davalarına bakan bir dördüncü hukuk dairesi kurulması kararı alındı.
YAKLAŞIK 2 KATI ARTIŞ
Haftada ortalama 80 dosya karara çıkaran bir üst mahkeme, yılda ortalama 4 bin dosyada 2 bin 500 kadar karara imza atıyor. Dava sayılarının her geçen gün arttığı mahkemelerde 2020 yılının Eylül ayında kurulan bir mahkemeye 3 bin 664 dosya gelirken 2021 yılına devreden dosya sayısı 3 bin 477, bu yıl henüz 6 aylık dilimde ise devreden dosya sayısı 6 bin 309'a ulaştı. Bu da yaklaşık 2 katı bir artışa işaret ediyor.
Mahkemeler süratle ve titizlikle çalışırken 2022 yılı içinde gelen bin 991 dosyadan bin 447'si karara bağlandı. Kat mülkiyeti, veraset, vesayet hukuku gibi birçok konunun nihayete erdirildiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ndeki dosyaların çoğunluğunu gündemi de oldukça meşgul eden kira davaları oluşturuyor.
EV SAHİBİ İSTEDİĞİ ŞEKİLDE ÇIKARAMIYOR
Ev sahibin kira artışı için mahkemelerin kapısını çaldığı kira tespit davaları istatistikleri ise mahkemelerin kiracıların yanında olduğunu işaret ediyor.
Peki ev sahibi hangi koşullarda kiracıyı tahliye edebilir ve kira tespit davalarında mahkemeler hangi yöntemlerle kiracıların lehine karara imza atıyor? Kiracı ve ev sahiplerinin hakları Türk Borçlar Kanunu'nda düzenlenmiş durumda. Dolayısıyla kanundaki ilgili maddeler belirleyici. Tahliye nedenlerini de sıralıyor.
Ev sahibi kiracısını zamanında kirasını ödememe, temerrüt, ihtiyaç, yeni malikin ihtiyacı, 10 yılın dolması halinde, akde aykırılık ve tahliye taahhüdüne aykırılık gibi nedenlerle ev sahibi kiracıyı tahliye edebiliyor. Ancak her bir madde de kendi içinde önemli kriterler taşıyor.
Örneğin bir ev sahibi kiracıya "Benim bu eve ihtiyacım var, çıkmalısın" şeklinde şifahi bir durumla çıkarım sağlayamıyor. Kendisi ve alt soyunun ihtiyacı olması gerekli. İhtiyaç iddiası da karar kesinleşene kadar devam etmeli. Hayatını yitirmesi yada yeni bir ev alması durumunda iddiası sonlandığından yine kiracısını çıkaramıyor.
10 yıldır dairede oturan kiracının çıkması için ise 3 ay önceden ihtarname gönderilmesi gerekli. Temerrüt nedeniyle çıkarılması istendiyse 30 gün içinde ödeme ihtarı çekilmeli. Kiracı zamanında öde yapmadıysa bunu 2 kez tekrarlamış olmalı.
Sözleşme akdine aykırılık varsa ev sahibi bildirimde bulunmalı. Kiracı 30 gün içinde aykırılığı giderirse yine tahliye edilemiyor. Sözün kısası ev sahibi "çıkın" deyince kiracı çıkarılamıyor.
MAHKEMELER KİRACI LEHİNE KARARLARA İMZA ATIYOR
Bir diğer husus ise fahiş oranlardaki kira artış tutarı. Mahkemeler bu noktada kiracının hakkını koruyan bir yaklaşıma sahip. Kiracı lehine kararlara imza atılıyor.
Örneğin kirası 3 bin lira olan ev bir anda yüksek oranda zam yapılarak kiracının evsiz kalmasıyla sonuçlanıyor. Veya mahkemelerden umut bekleniyor. Bu noktada çözüme ulaşmak için mahkemeler yoğun mesai harcıyor.
Re'sen araştırma ilkesi gereği mahkemeler rayici belirleyen oluyor. Bunun için gidip yerinde keşif dahi yapıyor. Kiracılık süresi gibi parametreleri de dikkate alıp büyük oranda ev sahibinin istediği tutarda değil, kiracının mağduriyetini katlamayacak şekilde kararlara imza atıyor.
Sabah