'Yargılanmak İstiyorum'

Kılıçdaroğlu: ”(Hakkındaki fezleke) Madem olması gereken oldu, onun gereğini yapın. Dokunulmazlığımı kaldırın, ben gidip yargılanmak istiyorum”

Erzurum Güncel -
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle hazırlanan fezlekenin TBMM Başkanlığına ulaşmasıyla ilgili olarak, ”Madem olması gereken oldu, onun gereğini yapın. Dokunulmazlığımı kaldırın, ben gidip yargılanmak istiyorum” dedi.

Kılıçdaroğlu, CHP Meclis Grubu tarafından Sheraton Hotel’de düzenlenen ”4 4 4 eğitim” konulu toplantıya gelişinde gazetecilerin sorularını
yanıtladı.

Toplantının içeriğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, yaptıkları 
toplantının çok önemli olduğunu söyledi. Milli Eğitim Bakanlığının yapması 
gereken bir toplantıyı düzenlediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

”çocuklarımızın nasıl yetişmesi gerekir, bununla ilgili olarak 
pedagogların, bilim insanlarının, eğitimcilerin görüş bildirmesi lazım çünkü bu 
konunun uzmanı onlar. Nasıl bir ameliyathaneye cerrah girer, siyasetçi girmezse 
milli eğitim konusu da böyledir. Burada da eğitimcileri, pedagogları dinlemek 
gerekir. çocuğun psikolojisini, geleceğe bakışını, toplum içinde sosyalleşmesini 
sağlayacak olan eğitimcilerdir. Milli Eğitim Bakanlığı bunu yapmadı, bu görevini 
ihmal etti. Parlamentoya bir kanun teklifi geldi Bakanlar Kurulu’ndan geçmeden, 
hükümet bunu konuşmadan, tartışmadan, kamuoyunda tartışılmadan... Bütün medya 
mensubu arkadaşlarımdan rica ediyorum, televizyon yöneticilerinden rica ediyorum; 
halka ’yeni getirilen eğitim sisteminden sizin bilginiz var mı’ diye sorsunlar. 
çocuklarınız eğitilecek, 4 4 4 ne anlama geliyor bilen yok. Kendi çocuğunu 
eğitecek bu anne-baba nasıl olur da bunlar bilinmez. Biz, bakanlığın yapmadığı 
bir görevi yerine getiriyoruz. Biz konuşmayacağız. Bu işin uzmanları konuşacak, 
parlamenter arkadaşlarımla dinleyeceğiz bu işin doğrusu nedir diye. Yapmak 
istediğimiz şey bu. Umuyorum güzel sonuçlar çıkacak buradan.

Pozantı’da Adalet Bakanlığı nasıl görevini yapmadıysa, CHP görevini 
yapıp, o soruna parmak basıp rapor yazdıysa ve Adalet Bakanlığı arkadan geldiyse, 
şimdi Milli Eğitim Bakanlığına da aynı çağrıyı yapıyoruz. Lütfen Milli Eğitim 
Bakanlığı bu tasarıyı geriye çeksin. Oturulsun, konuşulsun. üniversiteler, 
eğitimciler, sivil toplum kuruluşları bu konuda fikirlerini söylesin. Tasarı 
olgunlaştırılsın, parlamentoya gelsin.”

Hiçbir anne-babanın çocuklarının daha iyi eğitim alması konusunda farklı 
bir düşünceyi dile getirmeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, Türk eğitim sisteminde 
ciddi sorunlar olduğunu savundu. Getirilen sistem ne kadar mükemmel olursa olsun, 
öğretmenin sorunlu olması halinde başarı elde edilemeyeceğini ifade eden 
Kılıçdaroğlu, öğretmenlere sorunlarının olup olmadığının sorulmasını istedi.

Finlandiya’daki öğrencilerin başarısını örnek gösteren Kılıçdaroğlu, 
”Acaba bizim milli eğitimimiz hiç merak etti mi, oradaki çocuklar neden 
başarılı? Bizim çocuklarımızın zeka düzeyinde bir sorun mu var acaba? Hayır böyle 
bir sorun yok. O zaman sormamız gerekir, bizim çocuklarımız neden sondan ikinci 
de Finlandiya birinci. Neden Finlandiya’daki çocuklar gibi bizim çocuklarımız 
birinci olmuyor. önündeki tek engel, kısır siyasetçilerin eğitim konusunu dikkate 
almamaları, üzerinde düşünmemeleri, çocuklar üzerinden siyaset yapmayı alışkanlık 
haline getirmeleri. çocuklarımızın en iyi şekilde okumalarını isteriz” diye 
konuştu.

Kılıçdaroğlu, bu konuda hükümet programında ve kalkınma planlarında 
hiçbir şey olmadığını, Milli Eğitim Bakanlığının stratejik planında konunun yer 
almadığını öne sürdü.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türk Lirası’nın yeni simgesiyle ilgili 
değerlendirmesinin sorulması üzerine, konunun üzerinde durulacak kadar ciddi 
olmadığını söyledi.

-”Fezleke, utanç belgesi”- 

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, ”Sizinle ilgili fezlekenin Meclis 
Başkanlığına ulaştığı haberi geldi. Bu konudaki değerlendirmenizi alabilir 
miyiz” demesi üzerine ise, şöyle konuştu:

”Bu fezleke demokrasi açısından bir utanç belgesidir. Ana muhalefet 
partisine ’sen belli konularda düşüncelerini söyleme, kamuoyuyla paylaşma’ deme 
fezlekesidir bu. Demokrasinin temeline dinamit koyma fezlekesidir bu. Bu fezleke, 
siyasi otoritenin bilgisi ve algısı doğrultusunda hazırlanan bir fezlekedir. 
çünkü o fezleke sonucunda Sayın başbakanın söylediği bir laf var; ’Olması gereken 
oldu’. Yani oh oldu. Buradan sayın başbakana çağrı yapıyorum; madem olması 
gereken oldu, onun gereğini yapın, dokunulmazlığımı kaldırın, ben gidip 
yargılanmak istiyorum.”

Başka bir soru üzerine Pozantı Cezaevi’nde Adalet Bakanlığının aldığı 
önlemlerin yeterli olmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, bu konuda CHP 
milletvekillerinin yetkililerle ve sivil otoritelerle görüştüğünü, hazırladıkları 
raporu hem parti grubuna hem de partiye sunduklarını anlattı.

Kılıçdaroğlu, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in ilgililerin görevden 
alınmasını dün açıkladığını anımsatarak, şöyle devam etti:

”çok geç kalmış bir olay. Türkiye’de hükümetin şöyle bir çalışma tarzı 
var. Riski hatırlatırsınız, burada bir risk var dersiniz. Hükümet kulaklarını 
tıkar. Risk oluşur, insanlar sorunlarla karşılaşırlar, bedenen de ruhen de ciddi 
sorunlar yaşanır. O sorunlar yaşandıktan sonra hükümet soruna el atar. Ama geriye 
dönülüp bu sorunun nasıl tamir edileceğini kimse düşünmez. Bu grizu patlamasında 
da böyledir, Pozantı’daki olayda da böyledir. 2 yıl önce dilekçeler verilmiştir. 
2 yıldır ne yapıyor Adalet Bakanlığı? O çocuklar bizim çocuklarımız. O çocukları 
topluma kazandırmak lazım. O çocukları eğer topluma kazandırmazsanız, onların 
geleceğini karartırsınız. Toplumun geleceği güvence altında olmamış olur. Adalet 
Bakanlığı bu konuda gecikti.”

Kılıçdaroğlu, daha sonra beraberindeki grup başkanvekilleriyle toplantı 
salonuna geçti. Toplantı basına kapalı yapıldı.

Siyaset Haberleri

Erdoğan'dan CHP'ye Atatürk çıkışı
Devlet Bahçeli "Öcalan" çağrısını yeniledi
Kayapınar Belediye Başkanı Cengiz Dündar gözaltına alındı