Erzurum Güncel- PKK üyesi olarak yakalandıktan sonra 1995 yılında dönemin Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından ömür boyu hapis cezasına çarptırılan ve cezasını Gümüşhane E Tipi Cezaevi’nde çeken Haci Aslan, yazdığı mektup yüzünden 18 yıl sonra yeniden hakim karşısına çıktı. Erzurum Kriminal Polis Laboratuarı Müdürlüğü tarafından verilen ekspertiz raporlarında mektubun Hacı Aslan’a ait olduğu belirlendi. TMK 10. Madde ile Yetkili Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, hükümlü Haci Aslan’ın PKK’lı teröristlere verilmek üzere kaleme aldığı 5 sayfalık mektubunda; itirafçı olarak suçlanmayı kabul etmediğini belirterek, “Partime hiçbir zaman yalan atmadım. Önderlik çizgisi ve parti talimatlarıma ters düşen bir yaklaşımım olmadı. Durup dururken hiçbir soruşturma ve savunma hakkı tanımadan benim hakkımda ‘mıhlama’ kararı alınmış olunması bir hakarettir. Bunun bir parti kararı olduğunu düşünmüyorum. İç koordinasyonunun bir bütün kararı olduğuna da inanmıyorum. Bu nedenle öncelikle kendi güvenliğimi sağlayıp partiye ulaşmayı hedefledim” diyerek örgüte karşı kendini savunduğu belirlendi.“HÜKÜMLÜ VE TUTUKLULARI ÖRGÜTLEME ÇABASI”Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hükümlü Hacı Arslan'ın cezaevinde hiyerarşik ilişki içerisinde, PKK terör örgütü üyeliği suçundan hükümlü ve tutuklu bulunan kişileri örgütlediği ve bu kişilerin örgütsel bilincinin artırılmasıyla mücadele ettiği ileri sürüldü.Hacı Arslan, yargılandığı 4.Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, ”Ben Gümüşhane E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlü olarak bulunmaktayım. Hükümlü Mehmet Sait Uğurlu ile bir ay kadar aynı koğuşta kaldık. Ben kesinlikle kendisine yazılı mektupları vermedim. Yazı benim değil. Suçlamaları kabul etmiyorum. Ben PKK'lı olmaya çalışan, Sayın Abdullah Öcalan'ın öğrencisiyim. PKK'nın görüşlerini düşüncelerini benimsemiş durumdayım. Sayın Apo'yu başkanım olarak görmüş bu uğurda ceza almış biriyim” dedi. Dağlıca baskınına katılan ve 9 yıla hükümlü PKK militanı Mehmet Sat Uğurlu ise, “Örgütün şu andaki yönetimini beğenmeyerek itirafçı koğuşuna gelen Haci Aslan’ın benim Erzurum’a sevkimin yapılacağını öğrendikten sonra, kendisi tarafından hazırladığı mektubu Erzurum Cezaevi’ndeki örgüt üyelerine vermemi istedi. Bu mektup, Hacı Aslan tarafından bana verilmiştir" şeklinde ifade verdi.Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesi karar duruşmasında hükümlü Haci Aslan’ı eylemine uyan ‘Silahlı Terör Örgütü Üyesi’ olmak ve Örgüt Propagandası yapmak' suçlarından 13 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı.Mahkeme mektubu üzerinde yakalatan Mehmet Sait Uğurlu’yu ise ‘silahlı terör örgütüne yardım etmek’ suçundan 2 yıl 6 ay hapse mahkum etti.