Erzurum Güncel- Yıldırım, suikast işaretinin camiden verildiğini ima etmiş ve “Üç yere gül bıraktım; biri camiye, biri Başbakanlık’a, biri de Çeçenistan’a” demiş. Yıldırım’ın yazısının da bulunduğu taziye defteri ise kayıpUğur Mumcu’nun eşi TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, eşi gazeteci-yazar Uğur Mumcu’nun aracına konulan bombanın patlaması sonucu öldürüldüğü tarih olan 24 Ocak 1993’ten sonra yaşadıklarını, “İçimden geçen zaman” isimli kitapta topladı. Kitap, Pazartesi günü Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı (um:ag) yayınlarından çıkacak. Kitap satışından elde edilecek gelir, um:ag’ın gazetecilik faaliyetlerinde kullanılacak. Güldal Mumcu’nun kitabıyla birlikte, cinayetten sonra yaşananlara ilişkin birçok çarpıcı bilgi de gün ışığına çıkacak.Mumcu’nun kitapta yer verdiği en çarpıcı bilgilerden biri, “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’ın, Mumcu ailesine yaptığı ziyaret ve anlattıkları:Uğur Mumcu cinayetinin üzerinden yaklaşık 3 yıl geçmişti. Mumcu ailesi, 1996 yılında, Uğur Mumcu’nun eşi Güldal Mumcu, oğlu Özgür ve Özge ile birkaç aile dostu, bir bayram sabahı Gaziosmanpaşa semtinde, önceki adı Karyağdı sokağı olan, suikastten sonra adı Uğur Mumcu’nun Sokağı olarak değiştirilen sokaktaki evlerinde bayram için biraraya gelmişti. Kapı çaldı, üstünde eskice, dökük elbiseli bir adam ile elinden tuttuğu iki çocuk kapıda belirdi. Adam, adının Mahmut Yıldırım olduğunu, yurtdışında olduğu için gelemediğini ve Mumcu ailesine başsağlığı dilemek istediğini söyledi. Garip görünüşlü adam, biraz da yanında iki çocuk olmasının verdiği güvenle içeri buyur edildi. Mahmut Yıldırım o bayram günü ve daha sonra bir kez daha geldiği Mumcular’ın evinde cinayete ilişkin simgesel ve çarpıcı şeyler anlattı.Mumcu ailesi bu kişinin, adı birçok faili meçhul cinayete karışan ve derin devletin en önemli isimlerinden biri olan Yeşil kod adlı JİTEM elemanını olduğunu ise Susurluk kazasından sonra anladı.Camiyi ti’ye alınMahmut Yıldırım, Mumcu ailesine, “Evin karşısındaki camiyi ‘ti’ye alın” dedi. Ve sonra ekledi: “3 yere gül bırakacağım. Bunlardan biri cami, diğeri Başbakanlık ve üçüncüsü de Çeçenistan.” Mumcu ailesinin çıkarımlarına göre Yeşil, camiyi ‘ti’ye alın demekle, cinayet için işaretin camiden verildiğini söylüyordu. Üç gül bıraktığını söylediği “Cami, Başbakanlık ve Çeçenistan” ise cinayetin içindeydi.Mahmut Yıldırım, evde taziyeye gelenler için konulan deftere de birşeyler yazdı. Ancak Yıldırım’ın deftere ne yazdığı bilinmiyor, çünkü Mumcu ailesinin evindeki bu defter, Yeşil yazdıktan sonra kayboldu.Güldal Mumcu’nun kitabında, Uğur Mumcu cinayetinden sonra “önemli bir sosyal demokratın” Mumcu ailesine yurt dışına yerleşmeyi önerdiği de yer alıyor.1996 yılında Ramazan Bayramı 20 Şubat, Kurban Bayramı ise 28 Nisan’daydı. Susurluk kazası ise 3 Kasım’da oldu. Yani Yeşil, Mumcu’ların evine, Susurluk kazasından sadece 9 veya 7 ay önce gelmişti.Sırlarıyla kaybolan JİTEM’ci: YeşilTürkiye, “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’ın derin devletin faili olduğu çok sayıda suça karıştığını 3 Kasım 1996’da Susurluk yakınlarında yaşanan kazadan sonra öğrendi. JİTEM adına çok sayıda cinayete karışan Yeşil, Susurluk kazasından sonra yakalanmadı ve adeta bir “efsane” haline geldi. Devletin özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde PKK’yla mücadele görüntüsü altında işlediği büyük suçların faili olarak mimlenen Yeşil’in adı, son olarak Ergenekon davasında “gizli tanık” olarak ifade verdiği ortaya çıkan Şemdin Sakık’ın beyanlarında geçmişti. Sakık, Yeşil’in 2001 yılında Malatya’da düşen CASA tipi askeri uçakta olduğu ve kazada öldüğünü iddia etmişti.