Erzurum Güncel- Özdil CHP'nin kendi değerlerine sırt çevirerek DEM'a dayanmasını şu sözlerle eleştirdi;
CHP ile DEM Parti arasında başta İstanbul olmak üzere “kent uzlaşısı” çerçevesinde yerel seçim iş birliği görüşmelerine değinen Yılmaz Özdil CHP'yi yerden yere vurdu.
Öğrencinin biri bisikletiyle okula gelir. Bisikletini kabak gibi bahçeye bırakır derse girer. Çıktığında bakar ki bisikletin yerinde yerler esiyor. Söylene söylene evine yürüyerek döner. Ertesi sabah yine yürüye yürüye okula geldiğinde bir ne ne görsün bisikleti dün bıraktığı yerde duruyor. Selesine bir not iliştirilmiş; "Acil ihtiyacım vardı, geri getirdim ama ders çıkışına yetişemedim hem özür dilerim, hem teşekkür ederim." yazıyor. Meğer çalınmamış yani biri almış kullanmış, işi bitince getirmiş.
bisikletin sahibi olan öğrenci bisikleti geri aldığına sevinir ama doğal olarak sempatik ifadelerle yazılan bu nota öfkelenir. Bir daha böyle bir şey gelmesin diye de kilit alır bisikletine takar. Huzur içinde derse girer. Dersten çıktığında bir bakar ki bisikletin üstünde iki kilit var ve gene seleye bir not iliştirilmiş. Bu defa "Bana lazım olduğunda ben kullanamayacaksam kusura bakma sen de kullanamayacaksın." yazıyor.
CHP ve DEM Parti ilişkisi işte bu bisiklettir. CHP bisikletini sahipsiz bıraktı. DEm Parti kendi bisikletiymiş gibi yıllarca kullandı. CHP şimdi bisikletini kullandırmak istemiyor. DEM Parti getirdi kilidin üstüne kilidi taktı: Ben kullanamayacaksam sen de kullanamayacaksın. Ya ikimiz kullanacağız, ya da hiç kimse. Yıllarca anlatmaya çalıştığımız işte buydu. CHP'nin yıllardır DEM parti ile yürüttüğü bu yazılı olmayan ittifakın hazin ve kaçınılmaz sonucudur bu. Seçim kazanmak için kendi bileğine güveneceğine, çalışıp kendi oylarını arttıracağına, kendi seçmen kitleni büyüteceğine işin kolayına kaçıp DEM'in oylarına güvenirsen olacağı bu. CHP'yi kurucu ayarlarından uzaklaştıran, CHP'yi adeta tanınmaz hale getiren, CHP'yi DEM Parti'nin bisikleti haline getiren Guguk Kuşu Operasyonu'nun kaçınılmaz sonucudur bu.